A S K E Bakanlık Şem'i Erginin daveti nbeş gün kadar önce, Milli Sa- a Baka! odası, tadda ziyade milletvekili ziyaret- çıyle doluydu Milletvekilleri, Milli Savunma Komisyonuna seçılmış olan yenı üyelerdi. Muvafık ve — muhalif farkını gözetmeden, Bakan kendile- rini davet etmiş ve işbirliği yapa- cağı kimselerle yakından tanışmak istemişti. Şemi Ergin, bakanlık — işlerini vekaleten tedvir etmeye başladığı gündenberi, bu gibi hususlara aza- mi itina gösteren ve her fırsatta il- gililerle şahsen temas imkânını a- rayan yegâne Hükümet üyesi ol- muştu. Zaman, zaman hastaları zi- yaret ederek hatırlarını sorar; asker- le birlikte yemek yer ve dini bay- ramlarda Ankara Garnizonundaki birlikleri dolaşarak subay, astsubay ve erlerle bayramlaşırdı. Diğer ta- raftan, Ordu mensuplarının bir çok dertlerını cesaretle ele alıp, hal ça- edilemezdi. Eskı İktidarın vunma Bakanlarından Münir Birsel- den beri, askerlerin en k sevdiği kanm, Şemı Ergin olduğuna her- kes inanmıştı.. O gün, davetıne icabet ederek ge- len Komisyon üyeleriyle, Bakan ay- ul oldu ve arzularım öğ- B ir u nazi mılletvekıllerı- nin de samimi havayı bozmamak İ- çin azami gayret sarfettikleri hisso- lunuyordu. Mütekabil — konuşmalar hiç kimseyi üzmemiş, aksine mem- nun etmişti. Neticede, icra organıy- la teşrii kuvvet arasındaki anlayış ve ıyınıyet çerçevesi içinde müşterek alışma arzusunun, bir kat daha kuv- vetlendiği müşahede edilmişdi. İkin- ci toplantının bir müddet sonra ya- pılması kararlaştırılmış Komi yon üyeleri gelecekten umıtlı olarak Bakanlıktan ayrılmışları Gerçi bu ilk toplantıda, bilhassa muhalif milletvekilleri dilek ve şi- kâyetlerini esaslı olarak ortaya koy- mamışlardı. İşin doğrusu da buydu. Ancak ikinci toplantıdakı fikir t ea- tisi, ayni minval üzere "sudan" mev- zulara inhisar etmeyecekti. Şem'i Erginin Milli Savunma Ba- kam olarak icraatında çok müspet yönler vardı. Bunlara bir şey denile- a, bunların yanında — -az dahi olsa önemi kusumsenmıyecek ve Bakanlığın mutlaka — dikkatinin çekilmesi ve âcil tedbirlerin alınma- sı gereken hususların mevcut oldu- ğu da bir vakıa idi. Herşeyden ön- ce, Silâhlı kuvvetlerin, iç politika mücadelelerinin tesirlerinden masun bulundurulmasını milli bekamızla il- gili bir temel prensip olarak kabul etmek lâzımdı. Bu prı uzaktan veya yakından zedelendiği intibammnı AKİS, 21 ARALIK 1957 R LİK verecek basıt gibi gorunen her hadı— se Üüze muvafık -muhalif bü mılletvekıllerının hassasıyetle egıl- meleri bır zaruret halini almıştı. Meselâ bir kaç ay önce İktidar Partısı Genel Başkanı, Çanakkale Demokrat Parti ti Kongresinde, bir yanında İkinci Kolordu Komutanı di. ğer yanında Müstahkem Mevki Ko- mutam olduğu halde iştirak etmış- ti. İşin garib tarafı şuy formalı bu askerler, bır partili gıbı kongreyi sonuna kadar takip etmiş- lerdi. Hâdise, gazetelere de intikal ettiği halde tekzip dahi olunmamıştı! Dahası vardı.. Seçim mücadelelerine, askeri cıpler renk değiştirilerek işti- rak ettirilmişlerdi. Hem de nerede biliyor musunuz?.. Manisada, yani, Şem'i Erginin seçim bölgesinde. Bun- lar olacak şeyler degildi' Bu cipleri İktidar Partisi emrine veren veya bu- na müsamaha gösteren ılgılılerın ce- zalandırıldıkları da hen uyulma- mıştı.. Keza, son seçımlerde, askeri uçaklar iktidar partisi adaylarım se- çim bölgelerine taşı şardı Meclis Başkan Vekillerinden bir satın Kay- seriye yaptığı hava yolcıılugu buna bir misal olarak gösterilmekteydi. Simdi halli gereken mesele: Si- lâhli Kuvvetlere yapılan bu gibi po- dı, alınmıyacak mıiydı?.. İşte, Milli Savunma Komısyonu üyelerinin Ba- kanla yapacağı hususi toplantı- lardaki konuşmalarının mihrakım muhtemelen bu mevzular teşkil e- decekti. Aksi halde Celâl Doralar, İs- mail Hakkı Talaylar, Necati İlterler, Asım Erenler, Selim Soleyler ve Ars- lan Boralar gibi askerlerin, »neden milletvekili seçilmiş olduklarının se- bebi hikmeti, daima, zihinleri meş- gul eden bir soru olarak kalacaktı. Ama aslında Silâhlı Kuvvetlerin iç politikadan uzak tutulması nin ve herkesten çok Şem'i Erginin inanç beyan ettikleri bir husııstu A- tatürkün ve İnönünün bilhassa Ma- reşal Çakmak vasıtasıyla gerçekleş- tırdıklerı bu fiili durumdan Türkiye büyük fayda saglamıştı Bu bakım- dan iki tarafın da ıyı niyet göster- mesi neticesi eski yolda başarıyla devam olunal bılırdı Her halde bakan ile Meclis Komisyonunun güzel baş- ladıkları karşılıklı münasebet — çok ümid vericiydi. YERÇEKİMLİ KARANFİL EDİP CANSEVER'İN YENİ ŞİİR KİTABI ÇIKTI. 100 Kuruş YEDİTEPE YAYINLARI P. K. 77, İSTANBUL Okuyucu mektuptan İktidar — hakkında azetelerde gün geçmiyor ki eni bir şiddet tedbirinden bahseden başlıklar görmiyelim. Hani bunları, yalnızca muhalefet gazeteleri yazsalar pek aldırmaya- cağız. Muhalif oldukları, 1çın orta- lığı bulandırmak istiyor diye- ceğiz. Ama değil. En larafsız, en Havadis Biraderler Kollektif Şir- keti dahi başka bir makamdan da olsa ayni lafları ediyor. Bu ne gi- diştir böyle? Sonu nereye varacak bunun? Ayçetin Kalafat - İstanbul meklilik Kanununun — malüm maddeleri, memurları ve bil- hassa hâkimleri kâfi derecede yıl- lışsın muhalefet rahatsız ne kadar nazlı bir ikti- dardır böyle ki, muhalefetten Tra- hatsız olur, Basmdan rahatsız olur, Üniversite, hocalarından olur, — tarafsız hatsız olur. E, insaf yani. Bu ikti- darın rahatsız olmadığı hiç bir şey yok mudur ki boyuna ve her şey yıldırma ve sindirme kam- panyasına girişmiştir. Metin Erdal - Samsun Politikacılar — hakkında on sayılarınızda bir Cemil Sa- it ve arkadaşları edebiyatı tut- turdunuz gidiyorsunuz. Gazetecilik bakımından bu iyi, güzel birşey. işleri Bakanı neler anlattı. Siz tidarın anlattığının dışında hâdise- yi içyüzüyle bir de siz anlatın da ne oldugunu tam manasıyla bile- lim. Ama neşir yasagı var diye- ceksiniz. Bu yasak sizin için var da Zafer ve Havadis için yok mu? Ali Gül - Maraş Mecmua — hakkında on sayılarınızda nedendir bi- i terti- pertavsızla uzun araştırmalara gi- rişmek gerek. Anladık, kapak kâ- ğidiniz çok kötü. Öyle anlaşılıyor ki daha iyi kâğıt vermedikleri için nda kalı- üst üste basılıyor. Bazan da elimi- ze tek renk basılmış, diğer renkleri basılmamış kapaklar geçiyor. Allah rızası için bunlara bul bir çare bulun. Güngör Seven - Adana 23