DÜNYADA A, B. D. Heyecansız yarış Avrupa başkentlerinin Süveyş me- selesinin akisleriyle çalkalandıgı sıralarda, Amerikan umum yesinin — gözleri yaklaşan başkanlık seçimlerine çevrilmiş bulunuyordu. Başkan — Eisenhower'in muta a- sın toplantılarının sonuncusunda so- rulan yüze yakın sualden sadece iki- si Süveyş meselesıyle ilgiliydi. Bu iki sualden bir de bir ya- bancı gazeteci - "Le Monde" un muhabiri- tarafından sorulduğu göz önüne alınırsa Amerikan halk efkâ- rının gözlerinin nereye çevrilmiş bu- lunduğu daha iyi anlaşılacaktı. A- merika, bugünlerde Süveyşten de mühim bir meseleyle — uğraşıyordu : Seçimler.. Amerikanın idarecileri de bu o- yunda hisselerine düşeni yapmaktan geri kalmıyorlardı. Dünyayı — derin derin düşündüren bütün — meseleler adeta bir "time-out" ile seçimlerden sonraya bırakılmış gibiydi. Bu hal, diğer devletlerin liderlerinin de go— zünden kaçmıyordu. Nitekim bu se- nenin ilk aylarında Moskovaya giden Fransız başbakanı Guy — Mollet'nin oradaki temasları — neticesinde Al- manyanın birleştirilmesi meselesinde Fransız tezinin Rus. görüşü ile ol- dukça yakınlık arzettiği ortaya çık- mıştı. Fakat Fransız başbakanı 'her şeye rağmen bir taahhüt altına gir- mekten kaçınmıştı. Bunun — üzerine Isrardan vazgeçen Kruçef, Mollet'- vurarak, "A- merika seçimleri, de- miş ve kahkahayı savurmuştu. Süveyş meselesinde de Amerika- nın seçimler neticelenmeden — kesin Christian A. Kerter Stassen'in — kozu AKİS, 25 AĞUSTOS 1956 OLUP BİTENLER Başkan Eisenhower ve Yardımcısı Nixon “Favori" bir. hareket tarzı' tutması beklenme- meliydi. Görünüşe göre — Amerika, Londra konferansının sürüncemede kalması için elinden geleni yapacak ve ancak seçimlerden — sonradır ki vazgeçilmez dost, ihtiyar İngiliz as- lanını memnun edecek bir hareket tarzı tutturacak ve muhtemelen Na- sır'a dışlerını gosterecektı Amerikanın vrupa — meseleleri karşısındakı bu kayıtsızhgına mu kabil, Avrupa da rikan se kadar alaka ster İke seçil- merikanın politikayı olan Avru- lerine 1952 senesındekı göstermemekte idi. sin, ister Stevenson.. emen hemen aynı dış takip edeceğinden emin pa memleketleri 1956 seçımlerıyle meşgul olmaya lüzum duym taydılar. Halbuki 1952 yıhnda Cum— huriyetçi partinin iktidara gelmesi Avrupada bir felâket olarak vasıf- landırılıyordu. Herhan; bir Rus tecavüzünden endişe edıldıgı bir. sı- rada Cumhuriyetçilerin "Rus bo- yunduruğu altındaki memleketlerin kurtarılması" nevinden seçim pro- pağandaları Avrupayı bir hayli kor- kutuyordu. İtimat uyandırıcı mesut tebessümüne rağmen İke'ın parti müf- ritlerine alet olmasından endişe edi- liyordu. Ne de olsa Eisenhower'in bir "asker" oldugu unutulamıyordu. Stevenson geniş bilgisi ve nükteli konuşmalarıyle Avrupaya daha sem- patik geliyordu ve daha çok emni- yet uyandırıyordu- Hatta "Le Mon- ve "Handikap'"ı de" gıbı cıddıyetıyle tanınan bir ga- zete bile 1962 seçimlerinin arifesin- de Eger Avrupalılar da seçime iş- tirak etselerdi, Stevenson'un baş- kanlığının garantı olduğunu şimdi- den söylemek mümkün olurdu" diye yazmaktan çekinmemişti. Ike'ın se- çilmesi Avrupayı titretiyordu. Maa- mafih Ike, uzunca süren bir bocala- ma devresinden sonra, — liberal dış politikası — sayesinde — Avrupalıların da kalbini kazanmasını bildi. — 1952 de sık sık 1ş1tılen "Stevenson'un se- kaybetmesi dünya çapında bir felâkettir lafı 1956 da — duyulmaz oldu. Şimdi Avrupa, Amerikan se- çimlerini, sadece aynı eküriye. men- sup iki atın iştirak ettiği bir yarı- şı seyreden meraklıların sükünetiy- le takip etmektedir. Onun için şunun veya bunun kazanmasının pek o ka- dar büyük farkı yoktur Cumhuriyetçiler arasında F akat yarışanlar için mesele değişi- ( Başlangıçta seçimlerin a- nahtarını İke'ın hastalığı teşkil edi- yordu. Meseleleri ahlâk bakımından ele almayı > seven Amerikan halkı ne de olsa hasta bir adama daha 4 sene başkanlığın ağır vazifelerini yükle- menin ahlâki bir hareket — sayılıp sayılamıyacagına kafa yoruyordu. Ike'ın adaylığını kat'i olarak koyma- sı da meseleleri bitiremedi.Bu — de- fa tasa sırası profesyonel politikacı- lara gelmişti: Ya Ike'a bir şey o- ur da, Anayasaya göre Nixon oto- 11