ki bütün serbestliye rağmen bazı pren- sipler, ana kaideler de şarttır... Anca aktır ki, gençlerin birbir iki gencin eline tenis raketini verip kordo yolla- yın!.» Öyle bir yaş vardır: ki, her erkek bir kadın ve her kadın bir erkek arar... Tabiatın bu en normal kaidesini çiğne- mek kimsenin hakkı değildir... Eskiden insanlar izdivaç hayatına, çak erken yaş- birbirile tanışmak, arkadaşlık etmek im- kânını bulursa her önüne akana sarkın- tılık etmek değil, seçmek yoluna doğru gidecektir... Halbuki bugün memleketimizde va- ziyet bambaşkadır... sahası sokaklardır... Bu tan nızca «harici m «Görücülük» ortadan kalkacaktı... Kalkacaktı atma yerine ne koyduk? Bir- çok erkek neden mekteplerin önüne gidi- yor? Ve cemiyetten almış olduğu ter- biyeye sadık kalarak daha pasif olan kız- lar, neden ebessum]erı ve bakışları ile bu erkekleri ertesi gün, ge rin, de bu kızların hafta, sonunda, kend akranları ile buluşup konuşacak- ları, spor yapacakları, eğlenecekleri bir yerleri, bir kulüpleri vardır.. durumda, tabii birçok yan]ışlıklar olur... Talip vazıyetınde olan erkel karşıdan gelen kızın bir gülüşüne, bir şakasına, kıyafetine, süsüne mâna verir, hele onu bir erkekle konuşurken görmüş- küstah- ça hareketler inatçı takipler bu yınlış zihniyetin mahsulüdür... Ve zavallı kü- çük kızın bütün bu badirede bir tek si- lâhı vardır; çatık kaşlar ayır, — içtimai eksıkhklerımız ta- mamlanmadıkça sarkıntılığın önüne ge- çilemez... Bunu önliyecek olan polis de- ğil, medeni seviyedir. — Güzellik İdeal kadın Bu bir kadın mecmuasının, bir psi- kolojik yazının tarifinde veya evlen- mek projesi kuran bir erkeğin kafasında dolasan Ur hay al olmayıp", etli, kemikli ve hattâ sinirli bir varlıktır. San Pellegrino'da «ideal kadın» mü- sabakasında, birinciliği Fevkalâde güzel yemek ecnebi lisan konuşmaktadır, şıktır, ev e- konomisine riayet eder, dikiş diker. ço- cuk bakmasını bilir, zarif, nazik ve sa- lon kadınıdır, bile yazar... Bütün bu kadın mayo ile i, neşeli, zeki bir görünüşe sahiptir. kadın» müsabakası zaman, bu kad kılmıyacak kadar sürülm Halbuki be de not yekununun çok kısmını dolduruyordu; netice ne olacak- tı? Endişe edenler doğrusu çok şaşırdı- çe er i bir güzellik müsabaka- sındaki kadar çok güzel kız, bu müsaba- kaya iştirak etmişti... He hepsi me- züyetliydiler. ğer ra nra, y pılacak güzellik müsabakalarında yalnız kaşa göze bakılmıyacak olursa, dünyayı saran ve son zamanlarda bırçok me tepkiler uyandıran bu musabakalann kalitesi birdenbire yükselecektir. bir tecrübe göstermiştir ki mezıyet Ve marifet sahibi kadın olmak, güzel ol- maya hiç te mani değildir! Bu ıdeal ev kadınlarının mayolu defileleri jüri' he- yetini hiç te sukutu hayale uğratmamış- Kf ::ı KADIN e. Ruhiyat Psikanaliz merakı Amerika'da psikanaliz modası o ka- dar almış yürümüş ki, bilhassa ka- dınlar bir yığın para vererek ruh dok- torlarına gidip dertlerini Bunun sinde kira, taksıtler gaz ve elektrik fa- turası yanında, bir de psikanaliz hanesi ayırmak, de büyücek bir — masraf hanesi icabediyor... Psikanaliz neticesi, cidden rahata ve buzum kavu- şan birçok insan olduğu gibi, bunu bir fantezi ve kapris olarak yapanlar da mevcuttur.. bir ruh mütehassısına mu- vaffakıyetının sebebini ve sırrını, hasta- larını iyileştirmek için muşlar. vermiş: «— Yaptığım şey, erkeklerin karıla— rına ve kadınların kocalarına — bedav olarak sordukları fiyatlara sormaktır... ne yaptığını sor- Mütehassis gülerek şu cevabı se, hiddetten kudurur, ben isi le, urun uzun dinlerim... En b rını, işte bu dinleme kaabiliyetimdir... Bazı «kadınlar sırf kendilerini dinletmek için bana gelirler... Görülüyor ki yaptı- ğim iş, bazan zannedildiği kadar kolay değildir... Ve birçok kocalar, bu sabrımı yüksek fiyatlarla odemeye hazırdırlar, onlar halden anlarlar!...» Bu münasebetle, bir mecmuada da şöyle bir hikâye çıkmış: Amerika'da bir yerde, günün birinde, büyük bir apartı- manda yangın çıkmış... Apartman halkı telâş idinde dairelerden fırlamış, apart- manın avlusunda buluşmuşlar... Dehşet içinde yangını seyreden bir kadın, daire komşularından birinin elindeki kafesi görünce hayretle «— Çok büyük bir kuşunuz var» de- Miş. bana onu seneler- «— Bu kuş değil efendim, uğur getiren bir horozdur, AKİS, 15 EKİM 1955 En güzel ev kadınları Komple mallar 23