Meclisinin takdirine bıraktıran Genel Başkanın bu sene aynı şekilde dav- ranmıyacağı aşikârdır. 2 Mayıstan sonra çıkarılan kanunların tatbikatı bir yıldan beri görülmektedir. Hattâ . nin kanaatine göre, bazı kim- seler kanunların dahi dışına çık- makta ve bu şahıslar hakkında yapı- lan şikâyetler bir netice vermemek- tedir. O halde seçimlere girmekte bir fayda olmadığı kanaati İsmet İnönü- e ve onunla beraber parti ileri ge- lenlerinin ekseriyetine hâkimdir. Bu- na mukabil tıpkı P. de olduğu gibi C.H.P. teşkilâtının ufak kade- melerinde de seçimlere girildiği tak- dirde kazanılacağı ümidi mevcuttur ve bu kademeler girmeme karalının aleyhindedir. Fakat partının yüksek kademeleri bunun mânası bulunama- yacagını zira tipkı Malatyada olduğu gibi hükümetin muhtelif sebeplerle muhtelif seçimleri iptal edeceğini i- leri sürmektedirler öyle anlaşılıyor ki Parti Mecli- sinde seçimlere girilip — girilmemesi meselesinden ziyade girmeme kara- rının umumi efkâra bildirilme şekli üzerinde durulacaktır. Zira C.H.P. ik- tidarı 1946-1950 arasında D.P. mu- halefeti seçimlere iştirak etmeme ka- rarı aldığında bu hareket tarzına şiddetle hücum etmiş ve böyle dav- ranmanın vatanseverlıkle alâkası bu- lunmadığını ileri sürmüştü. Geçen sene bu zaman da Genel Başkan İs- met İnönü meşruiyetten ayrılmak is- temeyen bir partinin seçimlere gir- mesi lüzumuna ışaret etmişti. Bun- lar karşısında C.H seçimlere gir- meme kararım nasıl ilân edecekti? Unutulmayacak — yardım Bu —mevzuda da C.H.P. nin işini ko- laylaştıracak olan, beş seneden be- ri daima olduğu gibi D.P. nin tutumu- dur. Demokrat Parti — muhalefette yaptığı vaadleri tutmuş ve bir hür- riyet rejimini, bir murakabe sistemi- ni gerçekleştirmiş olsaydı C.H.P. se- çimleri boykot kararı aldığı gün bü- tün itibarım kaybederdi. Ama şimdi C, . Meclisi demokratik şartların 1946-1950 arasiyle kıyas edilemiye- cek kadar ağırlaştığını ve seçimlere iştirak imkânının ortadan kalktığını bıldırdıgı takdirde millet tarafından hiç olmazsa milletin büyük kısmı tarafından - tasvip görecektir. Mu- halefet hatiplerinin, muhalefet yazar- larının halleri meydandayken şartla- rın hafifliğini iddiaya cüret etmek pek zordur. Evet, normal şeraitte se- çimlere katılmamanın vatanseverlik- le alâkası bulunmayabilir; evet, nor- mal şeraitte! Seçimlere iştirak meşru- iyetçi bir partinin vazifesidir. Ama normal şeraitte! Halbuki itiraf etmeli ki Demokrat Parti hele şu son aylar- da şeraitin normal olmadığını ispat edecek bir sürü silâhiı kendi eliyle muhalefete vermiştir. O kadar ki C. eclisi seçimlere katılmamak için bir değil, bin sebebi son derece kolaylıkla buluverecektir. Sadece top- anma hürriyetinin, sadece basın hür- riyetinin iktidarca telakki tarzı böy- istifadenin büyüğü Her akşam saat sekizi çey- eçti mi, radyolarımızın başına koşuyor ve bakanlarımı- zı vecd içinde dinliyoruz. Ara- larından başbakanlarına en zi- yade yakın olanının tabiriyle "C.H.P. iktidarının ahmak hü- kumetlerı nin bu memlekete yaptıkları — fenalıkları ortaya rakkamlar, rakkamlar, rakkam- lar dökerek anlatıyorlar. Polat- anlar, Yırcalılar, Çavuşoğlu— lar, Ağaoğlular, Erkmen Ama henüz tatmin olmadık Sırası gelse de, şu ahmak ükümetlerinin ahmak ba- kanlarının marifetlerini sevgili Sağlık Bakanımız Dr. Beh Uz'un ağzından dinlesek. Biris- * tifade edeceğiz, bir istifade ede- ceğiz ki.. le bir kararı haklı göstermeye yeter de artar bile. Kim 1950 nin arefe- sinde demokratik şartların bugün- künden ağır oldugunu yüreği sızla- madan söyliyebilir ? nin seçimlere katılmama ka- karını partılerın organları arasında şiddetli bir düellonun takip edeceğin- den şüphe yoktur. Demokrat Parti seçimlere girmeme kararının aleyhin- de eski Ulus'ta istediği kadar delil bulabilir. Bunları ortaya dökeceğin- den ve C.H.P. yi kendi sözleriyle it- ham edeceğinden şüphe yoktur. Bu- na mukabil Cumhuriyet Halk Partisi de böyle bir kararı haklı çıkaracak delilleri eski Zafer'de arayacak, ken- disini Demokrat Partiye karşı de- YURTTA OLUP BİTENLER mokratların sözleriyle müdafaa ede- cektir. Düellonun daha yükseklere çıkması da muhtemeldir. Ama o za- man da silâhlar değişmiyecektir. Ad- nan Menderes İsmet İnönünün seçim- lere girmeme aleyhindeki — sözlerini hatırlatınca, İsmet İnönü Adnan Menderesin boyle bir kararın lüzumu hakkındaki beyanlarını kullanabilir. Kurultay bahsi Cumhuriyetçi Millet Partisinin sa- seçimlerden — bahsetmesine mukabil Cumhuriyet Halk Partisinin Meclisi başka bir meseleyi daha ele almak zorundadır: Kurultay. Kurul- tay C.H.P. nin tüzüğüne göre her sene yapılmaktadır. Fakat bu sene Demokrat Partinin senelerden beri yapılmayan Büyük Kongresini bek- lemek yolunda bir temayül mevcut- tur. Buna mukabil diğer bazı kimse- ler Kurultayın toplanmasını istemek- te, Parti Meclisi ve Merkez İdare Ku- rulunun temsilci vasıfları daha belir- li kimselerden teşekkül etmesi arzu- sunu izhar etmektedirler. Umumiyet- le arzu Genel Sekreterin Kurultay tarafından değil, Parti Meclisi tara- fından seçilmesi merkezindedir. An- cak bu usulün Kasım Gülek tarafın- dan — beğenilmediği bilinmektedir. Şimdi bazı kimseler Genel Sekreteri iknaa çalışmaktadırlar. Zira Kasım Güleğin Genel Sekreterliği artık bir münakaşa mevzuu olmaktan çıkmış- tır. Onun için evvelden hazırlanacak bir Parti Meclisinin de onu Genel Sekreterlıge getirmemesi imkânsız- O usulün faydası Kasım Güleğin etrafına partinin diğer değerlerini toplamak olacaktır. Maamafih Parti Meclisi, Kurultay işini gelecek top- lantıya da bırakabilir, müzakereler zaten uzun ve hararetli geçecektir. DÜNYANIN EN YÜKSEK NOKTASI FETHEDİLDİ