gelirlerde de genel olarak bir artma olmamış bilâkis bir gerileme olmuş- tu Eğer yanlış hatırlamıyorsak şim- diye kadar yapılan zamların adedi yediyi bulmuştur. Bunları şöylece sı- ralayabiliriz: 1 — Mahkeme harçları- na yapılan zamlar; 2 ka ryakıt zammı; 3 — De let Demir yolları in- san ve eşya taşıma ücretlerindeki art- tırmalar; 4 — Deniz yolları eşya taşıt ucretlerıne yapılan zam; ank mamüllerindeki f'ıyat arttırma— ları 6 — Tekel maddelerine (her tür- lü sigara, alkollü içkiler, oyun kağı- dı, kahve, v.s) iki partide yapı- lan zamlar; 7 — Ve nihayet şeker fi- yatlarına yapıl am... Şimdiye ka- dar yapılanlar bunlar Yarım duzıne— yi geçtikleri görülüyor. Kısa bir za- man içinde posta hizmetlerine, demır ve deniz yolları insan ve eş 1- ma ücretlerine zamlar yapılacagı ga— zetelere akseden haberler arasında— dır. Şimdiye kadarkilere kıyase lara da oldu bitti gözüyle bakılabılır Zammın muhtelif sebepleri niçin yapılır? Umumi olarak üç ihtimal hemen akla gelmekte- dir. Arz edilen mal ve hizmetlerin ma- liyet masrafları mevzu fiyatlarla karşılanamazsa imkân olduğu takdir- de fiyatlarına zam yapılır. Böylece, masraflarda diğer bir surette bir 1n— dirme yapılmadığı hallerde, orta çıkan zarar fiyat zamları ile telaf'ıye çalışılır, ikinci bir İhtimal arzedilen mal ve hizmetlerin mecmu mikdarı- nın fiili talebi karşılıyamamasıdır. Bu- rada da birinci halde olduğu gibi, normal yollardan arzı arttırmak ka- bil olmazsa, talebi kısmak için fiya- ta zam yapmak yoluna gidilebilir. Böyle edilmediği takdirde, malın talep fazlası nisbetinde, kara- borsaya intikali ve bir takım açık- gözlerin açıktan kazanç sağlamaları mukadderdir. Üçüncü bir ihtimal de sırf fazla gelir temin etmek gayesi o- labılır Hükümet bütçe muvazenesı— i, giderlerinde bir kısma, yahut g lırlerınde giderlerine ayak uydurabı— ecek normal yollardan gelen artma- larla sağlıyamazsa, elinde müracaat edebileceği mahdut imkânlardan bi- ri de tekeline sahip bulunduğu mal ve hizmetlerin ananı pahalılaştırmak olabilir. Bu son ihtimalle ilgili olarak zammı bir de enflasyonla mücadelede müessir bir vasıta olarak ele almak kabildir. Bu gün için memleketimizde bu fikrin taraftarları az. değildir. imdi bu dört ihtimal muvacehe- sinde bizde bir zamandan beri yapı- lagelmekte olan zamlara baktığımız- da ne görüyoruz? Zamlar yapılırken yetkili şahıs veya makamların kıs- men yaptıkları ve çok üstünkörü olan İzahlarından zamların esbabı mucibe- lerine dair sarih birşeyler öğrenmek mümkün olmamaktadır. Umumi su- rette yapılan zamların her Uç saikle de ilgili olabilecekleri söylenebilir. Bu mal ve hizmetlerin cins ve ne- vileri ile ilgilidir. Ancak en başta ge- AKİS, 6 AĞUSTOS 1955 Haftada bir kilo şeker Müzelik! len gayenin bütçeye fazla gelir temin etmek olduğunu söylemek yanlış ol- maz. Ortada buna hak verdirecek pek çok sebep de mevcuttur. 1955 yılı büt- çesinde istikrazla karşılanmasına ce- vaz, verilen açık miktarı 151 milyon liradır. Lâkin bunun dışındaki saklı açlk miktarının ne kadar olduğu, büt- çeyi hazırlıyan yüksek kademelerin dışında kimsenin malumu değildir, işte bundan ötürüdür ki zamların da asıl saiklerinin neler oldukları sadece aynı kimselerin malümudur. azı zamların sebebini, malıyet masrafla- rındaki yüksekliğin teşkil ettiğini, bazılarının talebi kısmak, karaborsa ve haksız kazançlara mani olmak dü- şüncesi ile yapılmış olabileceğine ve bir kısmının da sırf bütçeye gelir te- mini gayesini güttüğüne işaret ettik. Biz zamların ekonomimizin bugünkü halinde doğurabileceği tesirler üzerin- de durmak istiyoruz. Ekonomimize bugün şiddetli bir enflasyon hâkim- ir. Bunun muhtelıf sebepleri üze- rinde daha evvelki sayılarımızda durulmuştu. Enflasyonist gidişi dur- durucu tedbirler almanın sırasının geldiğine bu sayfalarda daima dikkat çekilmiştir. Enflasyon en genel şe- kilde mevcut talebi, arzın karşılıya- maması demek olduğuna göre bu gün için yapılacak ilk iş, kısa devrede ar- zı artırmak kabil olmadığına göre, fazla talebi mümkün olan yollarla a- zaltmaktır. Bu vasıtalar, vergi istik— raz ve nihayet 1yat1ara mak olabilir. Hepsi de halk elındekı satın alma güçlerinin bir kısmını ala- rak talebin kısılmasına hizmet eder- ler. Hemen söylenmelidir ki bu neti- İKTİSADİ VE MALİ SAHADA ce alman paraların nihai kullanılma şekliyle de çok yakından ilgilidir. Hu- susi fert talepleri yerine devletinki i- kame olunursa bittabi yukarıda söy- lediğimiz enflasyonlar altında, diğer bir takım muayyen tedbirlerle birlik- te, yürütülmesi gereken politika bu olmalıdır. Halkın talebi kısılmalıdır Ona fazla talepte bulunulabilme kânı bir zaman için verılmemelıdır Bu cesaret ve iyi niyet istiyen bir po- litikadır. Zam niçin yapıldı ekere yapılan zam yukarıda söy- 5 lediklerimizin ışığı altında ele a- lınırsa nasıl bir durum gösterir? Toz şekerin kilosu 170, kesmeninki ise 200 kuruşa çıkarılmıştır. Kiloda 25-30 kuruşluk bir artma bahis mevzuudur. Burada da soralım: zam ne için ya- pılmıştır? Talebi kısmak, dolay 1sıyle enflasyonu bir dereceye kadar mek için mi? Maliyet yüksek oldugu için mi? Yoksa bütün bunlar bir ta- rafa fazla varidat temin etmek için n son ihtimal en doğru olanı gıbı görünüyor. İzah edelim: Bir defa 140 ve 175 kuruşluk fıyatla— şey bahis mevzuu şeker memleketimizde bunun çok al- tında bir maliyetten ıstıhsal olunabil- mektedır Saniyen talebi kısmak i- n de olamaz. Aksi halde ne yaptı- gımızın farkında değiliz, demektir. Bir taraftan mevcut sekiz fabrikaya yenilerini eklemeyi düşünürken, bir taraftan da şeker yememe itiyadını yerleştirmeye çalışmak akü kârı bir iş olamaz. Kaldı ki bir kaç gün önce mesul bır ağız önümüzdeki yıllarda şeker istihsalinin her türlü ihtiyaca kifayet edecek hale geleceğine dair teminat vermiştir. O halde şeker ta-