METEOROLOJİ bet edebilir, bu takdirde sahiller muh- temel bir tufandan kurtulabilirdi. maalesef yanlış çıkmıştı. Zonguldak tan ilk hava rasadı Anka- raya ulaşınca Umum Müdürlük pek adar telâş etmedi. Zonguldak me- teoroloji teşkilâtının rasadı ikinci bir raporla değişebilir ve yağmurun azal- dığı haberi Ankaraya ulaşabilirdi. Allanın işine kulun aklı bu kadar e- rerdi! İlk rapordan sonra diğer raporları Meteoroloji Umum Müdürlüğü bey- hude yere bekledi. Zonguldak'tan hiç bir haber alınamadı. Fakat merkez- deki tesisler Zonguldak civarında va- ziyetin feci bir hal aldığını gösteri- yordu. Zonguldak Vahlıgını telefonla aramak için sarf edilen bütün gayret- ler netice vermedi. Telefon hattı kop- muştu. Tamiri imkânsızdı. Çünkü korkunç yağmur altında dışarı çık— maya, adım atmaya imkân yoktu. Hat bir hamlede düzeltilemiyecek şe- kilde arıza yapmıştı orkunç yağmur bütün bir gece devam etti. Şehrin eteklere sıralı ev- lerinden bir kısmı dağlardan inen su- lara kapılmış, yıkılmıştı. Liman mın- takasında sokaklar molozlarla, taş- larla, sellerin getirdiği süprüntü ve toprak çamurla dolmuştu. Sokaklar- da yürümek bile mesele haline gel- mişti. Sabahleyin gün aydınlığında, sabaha kadar uyumadan sokaklara çıkmak isteyen Zonguldaklılar hâlâ devam eden korkunç yağmur altında şehirlerini tanıyamadılar. Liman bo- a ne var ne yoksa her şey sula- rın tesiri ile denize sürüklenmişti. kereste ve kömürlerin yerini molozlar, taş toprak doldurmuştu. Ortalık âdeta bombardımana maruz kalmış gibi bir hal içindeydi. Kömür ocaklarında muhtemel bir felâkete karşı iş derhal paydos edilmişti. Ku- yularda geniş ölçüde emniyet tedbir- leri almak icap ediyordu. Yapılacak ilk iş tabiatiyle insan hayatını kur- tarmaktı Birinci günün bilançosu Meteoroloji m Müdürlüğünün Zonguldak teşkılatı yaptıgı tet- kikler sonunda şu raporu verdi: Son yirmi dört saat 1çmde Zonguldak bölgesine düşen yağmur miktarı met- rekareye 431 litredir. Rapor güç halle Ankaraya ulaşın- ca vaziyetin vahameti derhal anlaşıl- dı. Bu korkunç bir rakamdı. Müte- hassıslar Ankara ve havalisine bir buçuk sene içinde düşen yağmur miktarından bile fazla olan bu rakam karşısında ciddi tedbirler alınması lü- zumunu belirttiler. İçişleri Bakanı ile İşletmeler Bakanı derhal Zongul- dak'a hareket etti. Bakanlar şehre u- laştıkları vakit manzara müthişti. Halkın sağlığım korumak için ted- birler alınması emredildi. içişleri Bakam — halkın «<ağlığın- dan, işletmeler Bakanı da maden ku- yularının durumundan endişe içindey- Tesisleri eskimiş olan Havza'da esasen düşük olan kömür istihsali bu yağmur felâketi sonunda daha fena bir vaziyet meydana getirirse ? En- dişesi de vardı. Memleketimiz için hayati ehem- miyeti haiz olan kömür madenlerimiz çok şükür bu tabii âfet karsısında Zarara uğramadı. İtiraf etmek lâzım- dır ki bu tek teselli noktamızdır. Fa- kat şehrin bazı mıntakalarında top- rak kaymaları meydana gelmişti. Çok temenni edilir ki bu kaymalar ilerde feci hadiselere sebep olmasın ilmi bakımdan mütehassısların bu hususta çok dikkatli tetkikler yapması zaru- ridir. İkinci gün Zonguldak — halkına Kurban Bayra- mını zehir eden bu tufan ikinci gün de bütün şiddetiyle devam etti. Civar şehir ve kasabalardan gelen ilk haberlerde tufanın Ereğli bölgesi ile Karadeniz sahil hattını Sinop istika- metine doğru takip ettiğini gösteri- yordu. Diğer taraftan Marmara bölge- sinde de şiddetli yağışlar kaydedili- yordu. Bilhassa İstanbul ve Boğazlar mıntakaları depresyonun tesir sahası dahilindeydi. İstanbul bir kaç gün- den beri allak bullak olmuştu. Raporlar toplanınca Rusya sahil- lerinden, çok yüksekten bir kama şeklinde Karadeniz bölgesine uzanan soğuk havanın depresyon merkezinin Zonguldak ve Ereğli olduğu anlaşıl- dı. Tesir en az üç gün devam edecek şıddetteydı Yapılacak bıç yoktu dıkçe yağışlar kaydedılıyordu Yurdun sonbahar ekimi, bilhassa mı- sır ekimi ve nadas için bu yağışlar çok faydalı oluyordu. Zonguldak'ın uğradığı felâkete katlanmaktan baş- ka çare yoktu. Tedbir Meteoroloji — istasyonlarının, bilhas- merkezin Karadeniz sahille- rinde vuku bulacak yağmura karşı aldığı malümata diğer ilgili dairelere vererek tedbir talebinde bulunması lâzım gelmez miydi? Çünkü, meteo- roloji istasyonlarının vazıfesı sadece bulutların nemini, yağm düşen miktarını tesbit etmek degıl felâket- leri mümkün olduğu kadar çabuk tes- bit ederek tedbirinin bulunmasına yardım etmektir. Bizde de meteorolo- ji istasyonlarının çalışma tarzı bu olmalıdır, yoksa her sene bütçeden verilen milyonlarca lira lüzumsuz bir işe kullanılmış olacaktır. Meteorolo- ji istasyonumuz Karadenize muhte- AKİS'E Abone olunuz Potta Kutusu 582 melen sert bir yağmuru tespit etmiş- tir, hattâ bu yağmurun sahile de vu- racağını - bilmiştir. Fakat bu kadar şiddetli bir yağmuru sahil şehirleri için tahmin edememiştir. Böyle dahi olsa, gene de meteorolojinin tedbir ihtarmda bulunması elzemdi. Bu onun müessese olarak vazifesi idi. Normal zamanlarda radyodan Türkiye'nin ha- va suhunetini, denizin "kaba dalgalı veya dalgalı" olup olmıyacağını bil- dirmek bu müesseseye bağlanan ümit- leri kaybettirmekten başka hiç bir işe yaramaz. Matlup olan vazifesini tam yerinde görmesidir. Bugünkü hâ- li ile Meteoroloji işlerinin bir tanzime tâbi tutulması şarttır. Fakat Bakan Osman Kapani, bakanlığına bağlı iş- leri düzelteceğine - basitte olsa - Av- rupada dolaşmayı daha çok sevmekte- Meteorolojinin böyle bir ikazı ol- sa idi, belki de felâketin bilançosun- da bir eksıklık olacaktı, hepimiz gev vinecek, en başta bu müessese iftihar duyacaktı. Bakanı bile Türkiye yeri- ne Avrupa'yı tercih ettikten sonra, bizim meteoroloji istasyonlarımız da yabancı memleketlerin hava durumu- nu tespit eder. Geriye çok zaman kalırsa, Türkiye'yi göz önünde tut- mayı herhalde ihmal etmez. Bilanço Korkunç yağmur Salı günü öğle- en sonra hafifledi ve şehir üç gündenberi görmediği güneşi nihayet gördü. Halk sokaklara fırladı. İlk iş olarak telefon irtibatı teinin edildi. Kızılay şehre yardım elini uzattı 190 çadır kuruldu. Evsiz barksız kalanlar çadırlara yerleştirildi. 57 ev ve dük- n yağmurun şiddetinden yıkılmış— Şehrin muhtelif semtlerinde 219 ev 850 dükkân sular altındaydı. Üç ölü, bir yaralı tesbit edildi. 9 kışının de akıbetinden ümit kesilmiş- . Bu, şehrin merkezindeki durumdu. Dünyaya ne oluyor? arşamba günü radyoyu dinleyenler şu mealde haberi duydular: İsveç- te 1911 den beri görülmemiş sıcaklar hüküm sürmektedir. Gölgede 35 de- rece hararet vardır. İsveç dünyanın en soğuk memle- ketlerinden birisiydi. Acaba — dünya tersine mi dönüyordu ? Stokholm şeh- ri 44 sene sonra sıcaklık rekorunu kırmaya muvaffak olmuştu Bir başka haber ise Brezilyada korkunç bir soğuk dalgasmın kahve mahsulünü mahvettiğini haber veri- yordu. Her sene kahve fiyatları düş- mesin diye malını denize döken mem- leketin kahve ithal etmesi mümkün- dü. Ayrıca gazeteler, radyolar Fran- sada da korkunç yağmurlar ve tabii âfetler meydana geldiğini bildiriyor- lardı. Yeni Orleans'dan verilen bir haberde saatte 100 kilometre hızla esen bir rüzgâr bütün aşağı Missisipi bölgesini tehdit etmektedir. Bu yüz en bir kısım şehirlerde eyaletler— de tehlike işareti verilmiştir. AKİS, 6 AĞUSTOS 1955