s P Atletizm 3 atletin başarısı Geride — bıraktığımız hafta — içinde dünya spor efkârının nazarları Avrupanın iki büyük şehrine çevril- mişti. Bunlardan bir tanesi beynelmi- lel atletizm müsabakalarının yapıl- dığı Belgrad, diğeri ise Avrupa bas- ketbol şampiyonasının yapıldığı Peş- tedir. Fakat hemen ilâve edelim ki Belgrad müsabakaları Peşteye nis- betle daha fazla alâka çekici idi. Av- rupanın sayılı bütün atletlerinin iş- tirak ettiği bu müsabakalara bizden üç atlet katıldı: Abdullah Kökpınar, Ekrem Koçak ve Cahit Önel. Davet edilmiş olan bir atlet daha vardı. O da geçen ay içerisinde 1,97 ile Tür- kiye yüksek atlama rekorunu kıran Erdal Akkandı. Fakat Erdal hasta oldugu için bu müsabakalara katıla- ı. Müsabakaların yapıldığı 17 Hazıran Cuma gunu akşamı ajanslar üç atletimizin de Belgradda büyük muvaffakiyetler elde ettiğinden bah- sediyordu. Doğrusu istenirse haber memnuniyet uyandırmakla — beraber biraz da yadırgandı. Çünkü; bugüne kadar çok şey söylenmiş ve yazılmış olmasına rağmen atletizm sporunda maalesef mevcut hatalardan kurtu- lunamamış ve bu spor lâyık olduğu istikameti bulamamıştır. Daha evvel Avrupada yapılan bütün beynelmilel müsabakalara atletlerimizi — gönder- miştik. Seyahate çıkılırken her sefer kafile başkanları: "bu sabakalara atletlerimize gorgu ve bılgı kazandır- mak için iştirak edıyoruz Büyük id- dialarımız yoktur" şeklinde beyanat- lar vermişlerdi. Nitekim aradan ge- en zaman zarfında iddiamızın olma- dıgı hakikaten ortaya çıkıyor ve ilk turlarda eleniyorduk. Bu seneler se- nesi böyle devam etti. İşin garibi bu iddiasız turistik seyahatlerden genç- lerimiz bilgi ve görgü bakımından da faydalanmamıştı. O halde bunca yal- dızlı söz netice itibariyle kuru bir lâf olmaktan ileri gitmedi, denebilir. Fa- kat bu sefer üç atlet Belgradda ha- kikaten yüzümüzü güldürecek neti- celer elde etmişlerdi. 5000 metrede son senelerde büyük bir kabiliyet ol- duğunu ortaya koyan Abdullah Kök- pınar, Çek lokomotifi Zatopek'i geri- de bırakarak Alman ve Yugoslav at- letinin peşi sıra üçüncü olmuştur. Abdullah 5000 metrelik mesafeyi 14 dakika 27 saniyede katederek yeni bir Türkiye rekoru kırmıştır. Abdul- lahtan sonra ikinci başarıyı Cahit nel 1500 metrede 3,49 6/10 luk de- recesı ile elde etmiştir. Cahit bu ko- şuda altıncı olmuştur. Ama yaptığı derece yem bir Türkiye rekoruydu. Aynı koşunun birincisi Macar atleti ise 3,42,2/10 la yeni bir Avrupa re- koru tesis etmiştir. 800 metrede 1,52, 1/10 ile üçüncülüğü kazanan Ekrem Koçak'ın derecesi bir rekor olmamak- la beraber pek de küçümsenecek ne- viden değil. Yukarda işaret ettiğimle 0 R Cahit Önel Günün adamı olamadı gibi eğer bu müsabakalara Erdal Ak- kan da iştirak etmiş olsaydı, bunca senedir takım halinde bir şey yapa- mayıp ve eli boş dönmüş olanların başaramadığını bu dört atlet pek â- lâ yapacaktı. Atletizm — Federasyonu Atletizm —Federasyonunun kurul- muş olması öyle tahmin edilirdi Ekrem Koçak İyi derece ki bu sporda kısa zamanda büy faydalar sağlıyacak ve yeni hamlele— re vesile teşkil edecektir. Tek bir şahsın senelerce inhisarında kalan bu spor böylece en azından sekiz eh- liyet sahibi şahsa taksim edilecek, arada fikir çatlamaları olacak ve bu- nun neticesinde de en makul olan yo- la gidilecektir. Atletizm federasyonu son defa yaptığı bir toplantıda bazı mühim kararlar almıştır. Meselâ lâ- kaydisi görülen bir atlete karşı ceza verilme yoluna gidilmesi... Evet yukarıda da izah ettiğimiz gibi çok munis ve son derece iyi bir insan olan fakat tek başına federas- n yükünü sırtında taşıyan Naili Moran ın bilhassa bu cephesi hakika- ten zayıf denecek derecededir. Mizaç itibariyle kimseyi kırmamak isteme- si bu işin otoritesini maalesef sars- maktadır. Federasyon işi bu cepheden ele alınca yani otorite ve dısıplıne e- hemmiyet verince, meselâ bir Emin Doybak çıkıp da müsabaka günü mil- li bir temasta yorgunluğunu öne sü- remiyecektir. Baraj ayı 16 ve 25 Temmuz tarihlerinde Bar- celonada yapılacak olan Akdeniz Olimpiyatları müsabakasına katıla- cak olan atletlerimiz için federasyon bir baraj ayı kurmuştur. Bu ay içe- risinde muhtelif branşlarda tespit e- dilmiş olan dereceleri aşan atletler olimpiyatlara katılmak hakkına sa- hip olacaktır. (Federasyonbu müsaba- kalara altı atletle iştirak etmek ka- rarındadır. Ancak barajı aşan atletle- rin sayısı bu yekünun üzerine çıka- cak olursa o takdirde bu gençleri kendı bölgeleri masraflarını ödeyerek Barcelona gönderecektir. Basketbol Avrupa şampiyonası Peşte — şehrinin sakinleri hürriyete kavuşmanın sevinci ile bir taraf- tan gece gündüz eğlenmekte ve diğer taraftan, da Avrupa Basketbol şam- piyonasının yapıldığı "NEP" açık ha- va stadına akın etmektedirler. Evet; Peşte şehri, geride bıraktığımız haf- talar içerisinde hem siyasi ve hem de sportif hâdiselere sahne olm Muhtelif Avrupa milletlerinin ıştırak ettiği bu müsabakaların şampiyonu henüz şu satırları yazdığımız sıra- larda belli değildir. Karşılaşmalar gün geçtikçe hararetli bir safhaya girmiş ve sporla alâkalı — şahısların şans tanımış oldukları milletler, hiç umulmadık zamanlarda, umulmadık rakiplere mağlüp olmuşlardır. Bu i- tibarla netice hakkında hiç kimse ka- ti bir şey söylemek selâhiyetine sa- hip değildir. Son defa 19 Haziran Pazar akşamı İngiltere ile yaptığı- mız karşılaşmayı 72-54 kazanarak gerek sportif oyunlar — federasyonu başkanı Faik Gökay'ın ve gerekse de Antrenör Samim Göreç'in ihtimal da- hilinde gördükleri bir dereceyi almış bulunuyoruz. Hem de kendi ifadele- ri ile kötü bir ihtimal.. Her iki şahısın da alacağımız ne- ticeyi bu kadar kati kestirmeleri ih- AKİS, 25 HAZİRAN 1955