1 Kasım 1932 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 31

1 Kasım 1932 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

«Edebiyatı - Cedider sairleri bir ahenk meselesi tutlurmuşlar- dı. Fikretin, «hber vezin şiirin mevzuuna uymalıdır» nazariyesini bilirsiniz. Fikret, bu vadide, bize, «Yağmur» ve «Verin Zaval- lılara!» manzumelerini örnek olarak göztermietir. Lâkin, ben, türkçede, bDunun en canlı örneğini, ancak, edebiyat kitaplarına bile girmemiş olan şu sade halk türküsünde bulu- yorum: Bahçeye kurdum çilfte salıncak, Yar gelip, yar gidip sallanacak, Bunu, bana, ninem küçükken ninni diye söylerdi. Yalm söz derken, doğrudan doğruya klâsik cıplaklığın taraf- tarlığım ettizime hüküm vermemelidir. Gerçi Sofoklis'ten Racine'e kadar hemen bütün GÖreko . Lâtin klâsiklerde bilesiz katıksız mermer güzelliğinin kemalli ve ta-> mam çıplaklığını buluruz. Lâkin, burada, nihayetsiz İkuruluk, nihayetsiz hendese ve ölçü endişesi — hele renesanstan sonraki bir inasai nefhaya yer bırakmamıştır. Bunların arasında, meselâ, bir Eşrefoğlu «... al haberi - Coş- kun akan sel bizdedir.» diys haykıramaz. Ne de bir Ahmet Haşim: klâsiklerde hemen hiç Bir taraf bahçe, bir taralta dere. Gel, uzarı, sevgilim, benimle yere, Suyu yakuta döndüren bu hazan Bizi gark eyleyor düşüncelere , sözlerini mırıldanabilir. Maupassant, edebiyattan mefret ettiğini söylermis. Büyük Fransız hikâyecisinin ne kadar haklı olduğunu anlıyorum, bu- gün, uzun bir yazı hayatının girift tecrübelerinden sonra, Ve Stendhal'ın zevkine varmadığı için George Sand'a kızıyorum. Georges Sand'ı hâlü 'okuyanlar var mı bilmem. Fakat, Stend- hal'in, süssüz saçaksız gölgesinin, gürbüz bir ağacın dalı gibi bugünkü Fransız edebiyalının üzerine doğru uzandığını görü- yorum. 31

Bu sayıdan diğer sayfalar: