Zam mevzuu yet neticelenebildi. Oldu olacak, olan şu 90 15. niha- verilmeli, verilmemeli. o elzemdir değildir derken, bir sene tehir e- tan vazgeçmiştir. Beni sevindiren diğer bir nokta da; gazetelerin mevzu kıtlığında hel rşeyden mühimmiş gibi iri puntolarla “Zam var, zam yok" şeklindeki hengünkü yazıla- rndan kurtulmuş olacağımız ümi- didir. , Sınırlı para ile ayın sonunu ge- faatına olduğu sene, beş sene beklemeğe hazırız. Aysel Gökçen - İzmir Milletvekili maaşlarına zam ya- Memur, nın. 20 15 zammı da istemiyor, bir yanda açlık ve yılanları baş kaldırmışken , Memurların çoğunluğu da böyle ki yoner vatandaşların vekili (oOolma çabasında mısınız? Haydi hayırlı- Güllen Toprak - Sakıta sı!. run bir tepkisi halinde ortaya çıkan hareket adeta sınırlanıyordu. Mün- ferit temaslar ve bunların bir sonu- ca bağlanması daha uygun görüldü. Bu arada, kendiliğinden gelen po- litika erbabına da rastlandı. E bir sendikacı olarak ve bu kitlenin AKİS, 22 OCAK 1962 Bülent Ecevit Tek Bakan oylarıyla Meclise girdiği (iddiasında bulunan Nuri Beşer bunların başın- daydı, Beşer, Konfederasyon yöneti- Keli yeni partinin saflarında ol- büyük bir şeref m ön- celikle söyledi. As r bir iş- çi değil miydi? Hasbelkader bir Eda si partinin Genel İdare girmiş ve orada isçileri temsilen sö” rev yapmıştı! Sendika başkanları ve Konfede- rasyon idarecileri temaslarının büyük bir kısmını mİ Par- tinin tüzüğü ve programı hazır! ırlanmış- tır. Siyasal Bilgiler akiltesi öğ- retim üyelerinden biri hazırladığı programda yer alan esaslar kesindir, dolambaçlı yollara sapmadan vazedil- miştir HERKES Sosyal adalet ilkeleri üzerine bina edilen programda, işçi meseleleri bi- rinci plâna alınmış, fazla dağılınma- dan, kitlenin anlıyabileceği şekilde ortaya konmuştur. Yeni kurulacak partinin kurucu- ları arasına Siyasal Bilgiler öğretim üyelerinden bazıları katılmaya vermişlerdir. Partinin fiülen kurulu; hazırlığına oz hafta bağlı- yacak Çalışma Mec kapanışın- dan sonra iii Ancak pren- sip olarak anlaşmalara varılmıştır. Partinin ismi üzerinde iki veya üç teklif ik eml Sosyal Güvenlik Partisini, İdarecilerden bazıları an- laşılması güç bulunduğundan benim- sememektedirler. Şimdi ortaya atı- lan isim Türkiye Sosyalist Partisi- dir. Bu hususta karara önümüzdeki hafta varılacaktır. Nitekim, perşembe gecesi Kon- federasyon binasında yapılan toplan- üda durum açıkça belli oldu. Avni Erakalın ve T. İ. P. yöneticileriyle Seyfi Demirsoy, Ziya Hepbir ye bazı Konfederasyon yöneticileri bir araya geldiler. T.İ. P. idarecileri yeni bir i kurulmasının lüzumsuzluğunda ısrar ettiler. Gerekçe olarak ta İşçi Partisinin mevcudiyetinden dem vur- dular. Toplantıda, bir sonuca varıla- madı. Ama her iki taraf, bir sınıf partisinin mevcudiyetinin Mim prensip olarak anlaşmaya Cuma gecesi yapılacak mesele kökünden halledileceki toplantıda Kötü bir tesadüf, cuma aksamı toplantıya engel oldu. Demirsoyun babası vefat ettiğinden, Konfederas- yon Başkanı acele İstanbula gitti. Böylece, T. İ P. nin yeni siyasi te- şekküle karşı davranışının ne olaca- ğı anlaşılamadı. Ama, bütün bu pü- rüzlere rağmen, yeni partinin kurul- ması işi, geriye bırakılmadı. Yeni partinin kuruluş hazırlıkla- rı devam ederken haftanın sonunda İşçilerin, toplantısı adamakıllı renk- lendi. Cumartesi günü Başbakan İnö- nü toplantıya gelerek bir konuşma yaptı. Böylece sona eren toplantının birinci gününde Çalışma Bakam E- cevit bulunmuş, sonuncu gününde de İnönü toplantıya katılmıştı. Sendika- cılar artık “toplantımıza hiç bir Ba- yemiyeceklerdi. Am nucu, işçileri çatısı altında toplamaya lı yeni siyasi teşekkülün kurul- masıyla ilgili çalışma bir kat daha arttı. Esasen, Hükümet üyelerinin toplantıya katılıp katılmaması konuşmada şöylece söylenmiş keli- melerden başka bir şey değildi Teni siyasi teşekkülün kurulmasını hazır- lıyan sebepler, bu ve buna benzer olayların çok dışında, çok ötesindey- di... 17