KA DIN A.B.D. Eğitim Necmiyı ye Arkun önündeki dosyayı açtı ve içinden birkaç tane, mec- mua tipinde ingilizce gazete çıkardı. Bunlardan birinde, Scholastıc Teac- her'de Türkiyeye ait birçok yazılar vardı. Necmiye Arkun karşısındaki gazeteciye bu yazıları gösterdi. Scho- lastıc Teacher Türkiyeye hasrettiği uzun yazıya "iki kıtanın hudut bek- çisi" baslığını koymuştu. Bu yazı A- tatürkten, 27 Mayıs inkılâbından, İ- nönüden ve Yassıadadan bahsediyor, objektif bir gözle bugünün Türkiye- sini ele alıyor ve onu iyi bir şekilde tanıtıyordu. Necmiye Arkun gazeteden birkaç sayfa daha çevirdi ve aradığı portre- yi bulunca durdu. Bu, Türkiyenin Başkanı Cemal Gürselin bir portre- siydi Altında şu satırlar Vi Bu şahsı tanıyor musunuz? Kimdir ve neler yapmıştır? Scholastıc Teacher Amerikada ilk ve orta okullar, liseler için çıkan sayısız okul gazetelerinden biridir. Bu gazeteler öğrencilere dünyadaki yeni olayları, siyaset dahil, bütün o- lup bitenleri en ilgi çekici bir şe- kilde anlatır. Son sayfalarında sual- ler, egzersizler, resimli meseleler vardır. Çocuklar hafta sonu tatiline giderken kendilerine bunlar bedava dağıtılır. Sondaki suallere cevap ve- ren meseleleri çözen çocuklar böyle- ce memleketlerinde ve dünyada o hafta cereyan eden bütün ilgi çekici hâdise ve yenilikleri öğrenmiş olur- lar. Necmiye Arkun dosyasını kapa- tırken: “— İşte Amerikan okullarında en çok önem verilen şeylerden biri bu cemiyet bilgisidir. Öğrenci elbet- te ki kendisini yetiştirecek klasik bil- gilere muhtaçtır. Ama bugünün ce- miyetinde faydalı bir insan olarak gelişmesi biraz da bugünün hâdisele- rini yalandan takip edip kıyaslama- lar yapabilmesine bağlıdır. İşte gene bu kaygu iledir ki son başkan seçi- minde Amerikada her okul kendi kendine bir seçim Oyunu oynamış, öğrenciler kendi okanaatlerine göre oylarım kullanıp kendi (aralarında beğendikleri adayı seçmişlerdir. Ta- bii bunun bir oyundan ibaret olduğu- nu kendileri de biliyorlardı. Ama bu oyun onlara kimi ve niçin seçmek is- tediklerini odüşünmek,, onlara toplu ' bir halde tertiple siyasi münakaşa yapmak, kazanmasını veya kaybet- mesini öğrenmek imkânmı sağlamış- tır. Bu ve buna benzer faaliyetler ço- cukların cemiyetle olan ilgilerini de- 30 Necmiye Arkun Bir iyiniyet elçisi vamlı surette uyanık tutmaktadır" dedi. Önemli bir geçiş Necmiye Arkun bundan bir sene evvel Milli Eğitim bakanlığı ta- rafından, bilgi ve görgüsünü arttır- mak üzere Amerikaya gönderilmişti. Kendisi matematik ve fransızca öğ- retmenidir. Bir sene müddetle Ame- rikanın birçok mıntıkalarını dolaş- mış, İlk ve orta okullardaki tedris sistemini tetkik etmiştir. Amerikada en çok beğendiği şey, Kindergarten'- ler olmuştur. Bu, bir nevi ana sınıfı- dır, ama bizim bildiğimiz ana sını- fından çok değişiktir. Necmiye Ar- kuna göre çocuğun evden okula geçiş senesi onun bütün hayatında rol oy- nıyacak kadar önemli bir geçit teşkil etmektedir. İşte Kindergarten, çocu- ğun bu devresini mükemmel bir şe- kilde ayarlıyan bir nevi "okula ha- zırlık” sınıfıdır ki, başlıca gayesi ço- cuğu okuldan soğutmamak, çocuğa okulu sevdirmektir. Bu sınıfın öğret- menleri diğer öğretmenlerden deği- şik bir şekilde, çocuk psikolojisi ü- zerinde daha fazla durularak yetişti- rilirler. Bu öğretmenler aynı zaman- da kendilerine has usüllerle çocukla- ra sanat aşkını aşılayan birer sanat- ârdırlar Amerikada ilk okullar altı sınıf- tır. Virginia eyaletinde ise yedi sınıf- tır. Bu fark, orta ve lisede kaybolur. Necmiye Arkuna göre bugün Ameri- kada beğenilen birçok şeyleri Türki- yede tatbik etmeye imkan yoktur a- ma bu kinderg-arten'ler üzerinde dur- mak pek ala mümkündür. iyi vatandaş ve İmkânlar Bütün Amerikan okullarında üze- rinde pek çok durulan şey, çocu- ğu iyi bir vatandaş olarak yetiştir- mektir. Her sınıfta kara tahtanın başında bir Amerikan bayrağı asılı- dır. Öğrenciler sabahları vazifeye başlamadan evvel Amerikaya sada- kat yemini ederler. Bu yeminde hak ve hukuka, kanuna ve insan hürri- yetine bağlılıklarını belirtirler. Ama Amerikada iyi vatandaşlık anlayışı bir kuru yeminden veya bayrak me- rasiminden ibaret değildir. Meselâ sokağa çöp atmamak, dâima yardı- ma hazır olmak, mesuliyetleri pay- laşmak bu yeminden de önemlidir. Amerikada eski ve yeni her okul binası okul olmak için yapılmıştır. Yeni binalarda muhteşem Jimnastik salonları, yüzme havuzları, konfe- rans Salonları vardır. Eskilerinde bunlar bulunmaz ama, bunlarda da en iyi şekilde çocuk okutulur. Mese- lâ "münferit sıra" usülü eski ve yeni her okulda mevcuttur. Çocuk yalnız başına bir sıraya oturtulunca şahsi- yetine daha fazla önem vermeye alı- şır. Meselâ kopya etmek aklına gel- mez. Herkes kadar yapabileceği fik- rine çabucak alışır. Sınıflar yirmi beş, nihayet otuz kişiliktir. Bu adet otuz beşe çıkınca, artık gazetelerin tenkidinden kurtul* maya imkân yoktur. Laboratuarlar ve birçok derslerin nazariyattan çı- kıp tatbikata geçirilişi (çocukların en zor konuları çabuk öğrenmelerini sağlar. Amerikadaki bütün bu İmkânlara rağmen nazari bilginin birçok mem- leketlere kıyasen zayıf olduğu söyle- nebilir. Fakat bu, vasıtalarla olsun, yetiştirme tarzı ile olsun mükemmel bir,surette telâfi edilmiştir. Umumi kültürün zayıf olduğunu hissetme- mek imkânsızdır. Buna mukabil her- kes kendisine lüzumlu olan işi çok iyi öğrenir. Okulda çocuğa istidatla- rım keşfetmek ve cemiyete en ve- rimli bir seklide ve branşta çalışmak imkânı verilir. Meselâ bir Home E- conomic dersinde kız çocukları dikiş, giyim ve süslenmek sanatı da öğre- nirler. Büyüyen bir kız vücudunda vuku bulacak değişiklikleri daha ev- vel televizyon derslerinden öğrenir. Bülüğ yaşına gelen bir oğlan çocuk ta keza aynı şekilde aydınlatılmış- tır. Erkek çocuklar iş dersinde el hü- nerlerini göstermesini öğrenirler. Bir Social Study dersinde ise çocuk, ta- rihi, coğrafyayı, yurt bilgisini ve da- ns birçok lüzumlu bilgileri bir ara- da çâzip bir şekilde öğrenme fırsatı- nı bulur. AKİS, 15 MAYIS 1961