27 Mart 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

27 Mart 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER kendisine ses edindiğinden dolayı bir siyasi parti için bütün damgaların en Zararlısını, "Komik" etiketini yi- yen Y.T.P. kavruk bir çocuk gibi kıvranıp dururken A.P. kollarını mü- temadiyen uzatıyordu. o Gümüşpala - nın şahsiyeti de eski DP. militanı avcıları için paratoner, İktidar sa- hipleri için teminat yerine geçtiğin- den statükonun devam ettirilmesin- de bitirdiğimiz hafta başkentte faz- la bir mahzur görülmedi. İki başlı lider Ancak, talihsizlikler A.P. yi ve bil- hassa onun amatör Genel Başka- nı Gümüşpalayı rahat bırakmadı. Talihsizliklerin ilki üstadın "Kuy- ruk" ve "Düşük" tâbirleri hakkında- ki meşhur demeci oldu. Bitirdiğimiz hafta bir AKİS muhabiri o demecin kökünü keşfetmeye Oo muvaffak oldu. Gazetecilerin görüşmesinden bir kaç gün evvel Ragıp Gümüşpala bir ki- tap okumuştu. Bu, Şevket Süreyya Aydemirin (“Suyu Arayan Adam" isimli eseriydi. . Gümüşpala kitaptan Rus ihtilali günlerinde yargılanmak- ta olan bir kadına "düşük" dendiğini öğrenmişti. (o Politikacı gibi davran- maya niyetli Genel Başkan kitabın tesiri altında o meşhur beyanatı sa- vurmuş ve sonra, altından kalkmak için iki hafta uğraşmıştı. Ama, Gümüşpalanıp serencamı bununla kalmadı. Devlet Balkanı Gürsel Kurucular oMeclisindeki sert konuşmasını yaptığında o gazeteciler gene okuyruksever Genel Başkana koştular. Gerçi ihtilalin başının ih- tarım hiç kimse üstüne almıyordu ama, herkes kimlerin kastedildiğinin pek âlâ farkındaydı. O gün ihtiyar General bir cenazeden gelmişti. Üs- telik bronşlarında evvelden beri mev- cut olan kanama nüksetmiş ve Gü- müşpalayı bitkin bir vaziyette kol- tuğa çökertmişti. O sırada gazeteci- ler içeri girmişler ve emekli Genera- li sıkıştırmağa başlamışlardı. Has- talığın tesiriyle Gümüşpala bitkin bir sesle basın mensuplarına bir iki kelimelik Oo birşeyler (o söyledi. Kötü şans Generalin ertesi gün gazete sü- tunlarına, bütün günahı üzerine alan adam olarak geçmesine sebep oldu. Gazeteler oGümüşpalanın demecini yayınladıklarında, okuyanların ha- kikaten başka bir yargıya varmala- rına imkan yoktu. Zira hasta Gene- ral: "— Devletin başında bulunanlar elbette iyi bilirler. Benden başka bir şey sormayın" demişti. Dönme dolap Adalet Partisi liderinin başına ge- lenler, sadece okumağa olan me- 14 A.P. Genel Merkez binası fırtınada bir gemi rakından gelmedi. amacı, bazı belirli (o kişilerin derhal faaliyete geçmelerine imkân verdi. ve politikanı gibi hareket etmeğe ça- lışan emekli General sokulmalarını kolaylaştırdı. Generalin etrafına top- lananlar Adalet (o Partisinin kurulu- şunda ve gelişmesinde, zaman ve se- minin icabı, bir Generalin oynıyacağı büyük rolü biliyorlardı. Bundan âza- mi istifadeyi temin ettikten sonra i- kinci bir Mareşal olarak Türk poli- tika tarihine Gümüşpalayı hediye et- mek kolaydı. Yalnız, bu şekilde ha- reket edenlerin ondan sonraki kısım için tesbit edilmiş bir (o formülleri yoktu. Bir kısmı Ali Fuat Cebesoyla temasa geçmişti. Cebesoy sütten ağ- zı yanan bir adam olarak işi ağırdan aldı. Diğer bir kısmı Ali Fuat Baş- gille -şimdilik oOnezaret o altındadır- meseleyi halle çalıştı. Başgil partinin lideri olacak ve D.P. nin devamı böy- lece sağlanacaktı. Diğer bir grup daha hızlıydı. Yassıada (oduruşmala- rının sonucunu bekliyorlardı. Bütün umutlan, oradan kurtulacak olanlar- daydı. Adadan masum çıkacak ün- lü D.P. 11 liderler gelecekler, başa geçecek bir teşkilâtı hazır bulacak- lar ve D.P. yeniden eski kadrosuy- la, ama yeni adıyla devam edecekti! Partinin kuruluş Kulağı ağır işitmesine rağmen bü- tün bunları Gümüşpala oduymakta gecikmedi. Duyunca da ağzı bir ka- nı açık kaldı. Zira kendisine daha birkaç ay evvel bir müracaat olmuş- tu, Müracaatı yapanlar Köylü Par- tililerdi. Yeni bir siyasi teşekkül ku- rulması ve liderliğini Gümüşpalanın yapması isteniyordu. Teni partinin Genel İdare Kurulunda Ali Fuat Başgil de vardı. Demek ki Başgil. Gümüşpalanın liderliğini Oo kabul et- neral işte buna bir türlü akıl erdi- remiyordu. Ancak hâdiseler Gümüş- palanın gözünü açması o gerektiğini kendisine anlattı. Ama ihtiyar asker etrafını alanların tesirinden kurtu- lamadı. Ortada liderleri, idarecileri Yassı- ıdada hesap verme durumunda olan ve sayılan hayli kabarık (bulunan bir vatandaş kitlesi mevcutta. DP. lilerin organize edilmesi o hakikaten lüzumlu bulunuyordu. Ancak, bunu kim yapacaktı? Nasıl olacaktı? İş- te bütün mesele bundaydı ve Gümüş- pala böyle bir organizasyona giriş- mek amacıyla ortaya atılmıştı. Ne çâre ki, İhtiyar asker rahat bırakıl- mamıştı. Üstelik, politika hayatı ol- mayan Generalin herkesi ayrı tanımasına da imkân yoktu. Geleni kabul ediyor, öyle pek ince eleyip süt dokumuyordu. Öyle ki, D.P. Gençlik Ocaklarının Menderes hayranı Ge- nel Başkanı, hâlihazırda Adalet Par- tisinin Basın İşlerini tedvir ediyor- du! İhtiyar General elbette ki bu sa- tın ihtilâle takaddüm eden günler- de V.C. ocaklarının açılışlarında çektiği parlak nutukları , bilemezdi. AKİS, 27 MART 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: