12 Aralık 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

12 Aralık 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER bulundu. Formül, Kurucu Mecliste M. B.K. ile Temsilciler Meclisinin eş kuv vet sayılması prensibine dayanıyor- du. İhtilaflı konular iki heyetin reyle- inesindeki nisbet göz önünde tutula- rak karara bağlanacaktı. Tabii sis- tem biraz karışıktı. Terleten müzakereler Bütün bu hususlar, bitirdiğimiz haf- ta boyunca MB üyelerini ter- letti. Genç subaylar kusursuz bir me- tin hazırlamak istiyorlardı. Nitekim, geçeri haftanın ortalarında bir gün, öğleden sonraki oturum pek hararet- li geçti ve bâzı esaslı kararlara va- rıldı. Sabahki toplantıyı idare eden Fahri Özdilek, bakanlığındaki işleri dolayısıyla öğleden sonra gelemedi- ginden yerine bir başkası vekâlet et- ti. Üyelerden bir de Şükran Özkaya eksikti. Tabii Gürsel hastalığı dola- yısıyla toplantılara iştirak edemiyor- Öğleden sonraki toplantıl9.10'da sona erdi. Ama işin önemli kısmı sa- atlerin 18.15'i gösterdiği sıralarda ta- mamlanmıştı. Komite, Kurucu Mec- lis Anayasasını bu saatte bitirmiş, işin ikinci kısmına geçmişti. İkinci kısım. Temsilciler Meclisinin seçilme- siyle ilgiliydi ve Yedier Komisyonu tarafından bâzı değişikliklerle ha- zırllanmış kanun tasansıydı. Cumartesi günü Temsilciler Mec- lisinin seçimiyle ilgili tasarı üzerin- de çalışılmağa başlandı. Bu da bitin- ce Anayasa ve Temsilciler Meclisinin seçilmesiyle ilgili tasarı kanun olmak için hemen sâdece imzaya kalmıştı. Sert ihtilâlci ji şte bütün bunlar olup biterken, ge- | ride bıraktığımız hafta içinde göz- ler, Yediler Komisyonunun sözcülü- günü yapan bir ihtilâlciye çevrildi. Kurucu Meclis hikâyelerinde adı en sok geçen kurmay, Sezai Okan oldu. Sezai Okan, Komisyonun çalışmaları hakkında basma malümat verirken, hazırlanan tasarının muhtevasından şöylece bahsetmiş, derinine inmemiş- ti. Genç Albayın sözlerinde önemli o- lan nokta,. Kurucu Meclisin en geç bu ayın sonunda teşekkül edeceği, ve büyük bir ihtimalle 2 Ocak tarihin- de faaliyete geçeceğiydi. O zamana kadar kanun kabul edilecek, Temsil- ciler Meclisi kurulacak ve Mili Birlik Komitesiyle o birlikte o çalışmalarına başhyacaktı. Sezai Okan 1917 yılında Bursanın iSetbası mahallesinde, eski bir Bursa evinde dünyaya geldi. Babası Binba- ikinci çocuğu- nun da erkek olmasına bir bakıma sevinmiş, bir bakıma üzülmüştü. Kü- çük Sezainin ağabeysi Zekâi, o sıra- larda genç bir teğmendi. Küçük Sezainin hayatının ilk gün- 10 leri bu eski Bursa evinde geçti. Daha pek küçük yaştayken babası Mehmet Emin beyi kaybetti. Bunun üzerine ailesi toparlanıp İstanbula göçtü. Be- şiktaşta bir eve yerleştiler. İlk okul çağına geldiğinde Sezai, Çırağan Sa- rayının içindeki 20. İlkokula elinden tutulup götürüldü. Boğazın sularının devamlı dövdüğü Sarayın yalısında küçük Sezainin tam beş yılı geçti. Okanın en ziyade sevdiği ve hayal meyal de olsa hatırından Pl günler bu günlerdir. Ailenin hemen bütün erkekleri askerdi. Baba bir binbaşıydı, ağabey yeni subay çık- mıştı. Okan ailesi için askerlik âdeta bir mezhepti. Ordu sanki Okan aile- sinin içine girmişti. İlkokul bittikten sonra küçük Sezai, Konya Askeri Or- imtihanları sırasındaydı. Edebiyat imtihanının yapıldığı salondan içeri girdiğinde küçük Sezai, bir hayli he- yecanlıydı. Mümeyyiz olarak gelen hoca Sezaiye adını sordu. Genç aske- ri talebe,, "Sezai" dedi. Öğretmen bu & w "— Ne demektir Sezai?" diye de- vam etti. "—Sezadan gelir efendim" "— Peki, seza ne demek?" "— Lâyık demek efendini" Hoca gülmüş ve küçük Sezaiyi ok- şayan bakışlarla süzdükten sonra: "— Ee peki, yâni şimdi sen mü- kâfata lâyık mısın?" demişti. Sezai, gözlerini yere indirerek ce- vap verdi: — Bu, sizin takdirinize bağlı ho- Osman Köksal - Sami Küçük Okanın kader yoldaşları ta Okulunun yolunu tuttu. Sene 1929 du. Konya Askeri Orta Okulu Sezai- nin aile içinde aldığı terbiyenin âdeta bir devamını teşkil etti. Sezainin as- kerliğe olan sevgisi bir hayli arttı ve sağlamlaştı. Konya Askeri Orta Oku- lunda, ilerde kader birliği yapacağı bir başka arkadaşıyla tanıştı. Bu, kısa boylu, çelimsiz, cin gibi bir ço- cuktu. Adı Samiydi. -Albay Sami Kü- çük-. Küçük Sezai ve Saminin arka- daşlıkları, Türkiyenin kaderini değiş- tirecek bir ekipte beraber bulunmaya kadar vardı. Küçük Sezai, Konya Askeri Orta Okulunda geçen hayatını dâima has- retle ha tırlar. Hele bir hatırası vardır ki hiç unutamaz. Son sınıf bitirme cam. Takdir edecek durumda olan sizsiniz". Konya Askeri Orta Okulunu Bur- sa Işıklar Lisesi takip etti. Bursa, genç Sezainin doğduğu memleketti. Işıklar Lisesinde geçirdiği üç yıl genç Sezaiyi ordunun iyi bir elemanı ol- maya hazırladı. Işıklar Lisesi-ikmal edildikten sonra genç subay namzedi- ne, hayatında çok büyük bir yer iş- gal edecek olan Ankara yolunu tut- mak düştü.. Harbiyenin 1939 yılı mezunları arasmda asteğmen olarak orduya ka- tıldı. Okan ailesinin ikinci oğlu da böylece Türk Silâhlı (oKuvvetlerinin şerefli bir mensubu olmuştu Bundan sonra yıllar çabuk geç- AKİS, 12 ARALIK 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: