leri, ki işin başından beri halka yar- dımcı olmuşlar, sükünetle hareket mışlar ve asayişi sağlamayı başar- mışl rdı, | k gılmayacagını görünce Ismet İnönüye haber gön- reden halka kalabalık dagılacaktı memnunlukla yerıne getırdı daşlarına teşekkür etti, ertesi kongrede konuşacagını bıldırdı Sokak lerıne donm lerini istedi. bir anda bo . Bu sırada bir polis da- ğılanlara, "Bunlar gelince sizi dağı- tıyoruz, ötekiler gelince de toplarız" dedi ve bu 1lâtife kahkahalara yol açtı. Ertesi gün kongrenin yapıldığı salon görülecek haldeydi. Bir iğne yere bırakılsa, mutlaka birinin ka- fasına saplanır, kalırdı. O kadar ka- labalıktı i kon tılar Daha başka hatıpler de konuştular Fakat İnönü mıkrofonun başına ge- lince sanki gök gürledi. Her şey u- nutuldu ve Genel Başkan kısa, özlü ilk konuşmasını yaptı. Nutkun eda- sı sert, fakat mahiyeti huzur yolunu göstericiydi. İnönü, nükteli cümleler içinde vaziyeti anlattı. Konuşma, a- kılda da kalan sloganlar ihtiva et- İ Bilhassa nizamına kadar tekâmül ettirip Demokrasiyi getirenler, Demokrasiyi — ve haklarım demokratik rejime — inan- mamış olanların ellerinden mutlaka kurtaracaklardır" cümlesi büyük te- zahürata yol açtı. Hele konuşması- nın sonlarında yaptıgı nasihat, an- layanlar için pek bule geçecek bir mahiyet taşıyoı'du İnö "De kraside milletin ıradesıyle gelıp milletin iradesiyle sükünetle gitme- yi Öğrenenler muvaffak olurlar" de- di. Genel Başkan en ağır hücumla- rına hed f olarak adyoyu seçmıştı Server Somuncuoğludan "Radyo Ba kam", Dr. Namık Gedikten "Kutuk -seçimlerde kütük işleriyle uğraşmasından kinaye olarak- diye bahsetti. Bu tabirler de inanılmaz şekilde tuttu ve herkes tarafından kullanılmaya başlandı. Radyo mev- zuunda Genel Başkan İstanbul da soyledıklerını bıraz daha açıkladı. Radyonun sövmesi millet kendi hammül etmeyecekti. İnönü şöyle dedi: n Peki nasıl? D başkanına göre bir milletin kendi haklarım koruması i- için Iraktaki usülleri dan başka çare yoktur. Bu bir İpti- dal zihniyettir. Medeni bir milletin, haklarım korumak için, Irak usülle— AKİS, 15 EKİM 1958 rinden çok daha tesirli, çok daha kuvvetli usülleri vardır." İnönü bu usüllerin ne olduğunu söylemedi,, fakat açık şekilde temi- nat verdi: Bu memlekette idare hiç bir zaman Nuri es Said idaresinin şekline girmeyecektir! Bu teminatı- nın ise sebeplerını anlatmaktan çe- kınmedı ki: B' defa, mesulıyet mevkiin- dekılerın hamiyet bu mânı ol caktır. Olamadı degıl D P. Mec- lis Grubunda mutedıller vaziyete hâ- kim olacaklardır. Farzedelim, orada da müfritler, galip geldiler. nin bir ar da güçleri bu memleketin idaresini fena şekle sokmaya yetme- yecektir." Bir adam, bir karakter gün akşam üstü İsmet İnönü Si- vasi dolaştı ve çocukluk günle- rini sanki yeniden yaşadı. İnönü ge- çen asrın sonunda yedi sene Sivas ta kalmış, orada mektebe gitmişti. bir müze halinde muhafaza e- dılen evini gezdi. Ev, tabii bu nevi- n başka evler gibi mümtaz alâ- kalara naıl olarak değil ama, Sıva- C. li Beledıyesının naçiz ırnkanları çerçevesınde derlenip to- parlanmıştı. İnönü, kendisine yatak odası ve yemek odası gösterildiğin- de kahkaha attı, "Ayol, bu ev bu kadar lüks değildi, biz aşağıda ye- mek yerdik" dedi. Yattığı — karyola olarak seçilen karyolaya da gülerek baktı. O zaman yanındakiler İsmet İnönünün gösterişi sevmeyen, oldu- ğu gibi görünen, babayani ve can- dan tarafım görmek fırsatım buldu- lar. Genel Başkanda ancak muvaf- fak olmuş kimselerin kârı olan bir İnönüyü kağnılarla karşılamağa, Çarığı çeken yola düştü YURTTA OLUP BİTENLER tevazu vardı Bir evin, konfor için- İnönü Sivastaki evi gezerken ispat etti. Anlaşıldı ki, Genel Baş- kan hakikaten mazharıyetlerın en büyüğüne erışmış, kom ekslerını yenmiş, komplekssiz bir muştur. Etrafındakiler, buna 'bağladılar. am ol- sükünetini Maceralı yolculuk G ece İsmet İnönüye Tokatt ge— len haberler bildirildi. tebliğ etmişti. dut sayıda otomobil karşılayacaktı ve bunlar şehre dörder yüz metre mesafeyle girecekti. Halk ortada gö- rünmeyecekti. İnönü Şşerefine veri- lecek yemek de tesbit edilen mahal- de verılmeyecektı İnönüyü — kızdır- mak için -sinirlendirmek değil- bi dan ıyısı düşün us Gerçi "şifahi emir" rada tirildi. Tatbik kabili etı kısımlar iptal edildi. Tokat Amasya mılletvekıllerıyle tükten sonra vali yemek hakkın- dakı itirazını da geri aldı. Fakat bu, Genel Başkanı Tokat kongresinde vali Fazıl Kaftanoğlunu partizan i- darenin timsali olarak göstermekten menetmedi. "Kütük Bakanı isterse kendisini taltif etsin, İsterse — terfi ettirsin. Ben söylüyorum: Bu zihni- yetteki idare amirleriyle — Menderes huzuru tesiste elbette ki müşkülâta gelen köylüler