24 Kasım 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

ır n v ' Kavgaya rilen zaman en meşgul insan için bıle kaybedilmiş zaman değil, kaza- nılmış zamandır. Zira insan dinlen- diği zaman daha randımanlı şekilde çalışabilir. Yalnız istirahat ederken dikkat edilecek nokta manen de isti- rahat edebilmektir. Sırt üstü yattığı yatakta yapılacak işleri düşünen ka- dın istirahat etmiş sayılmaz. . Fakat dinlenmek şartsa da, ani si- nir krizlerinin, büyük bedbınlıklerın ilâcı değildir.. Çünkü bu sinir krizle- ri ve bu hodbinlikler fazla çalışmak- tan ve yorulmaktan ziyade ruhi bir tatminsizlikten doğmaktadır. Çalışmak hiçbir zaman hiçbir kim- seyi öldürmemiştir ve işim hakika- ten seven insanlar, onu yaparken her şey rağmen çok az bedbinlik du- yarlar.. Bir arada — başarılması im- kânsız işleri üst üste yapmaya çalış- k esasen insanın içinde mevcut o- lan bedbahtlığa bir vesile aramak- tır. Yukarda bahsi geçen çoluk ço- cuk sahibi mesut kadın, muhtemelen zannettiği kadar mesut değildir. Bel- ki için için hiç çalışmadan yaşıyan zengin bir başka evli kadını kıska- nıyor, eV" işlerini küçültücü buluyor— dur. kat bu hislerini de açığa vur- maktan hatta kendi kendisine 1tıraf etmekten çekinmektedir. Çünkü al- dığı terbiye kendisine kadının da ba- zı vazifeleri oldugunu öğretmiştir. Sonra bu kadın evine hakikaten düş- kün olabilir; kocasını üzmekten, onu kırmaktan çekınebılır iş yaparken duyduğu üzüntüyü içine atıp mem- nuniyetsizliğini gizleyebilir. Ani sinir krizlerine sebebiyet veren ruhi bozukluk bazan çok daha derin 26 bahane hazırlanıyor çok daha gizli sebeplere de dayana- bilir.. Meselâ evini ve kocasını haki- katen seven kadın, sebepli veya se- b?psiz yere kocasını kıskanabilir ve bu hislini iyice — gizlemeğe çalışır- ken "bedbahtlık" hissi başka bir ver- den meydana çıkar, vesileler yaratır ve bu vesilelerin arkasına gizlenir. Fazla Yorgunluktan mütevellit gi- bi görünen ani krizler bazan da yal- ızca para sıkıntılarının insana ver- diği bedbinlikten, başarısızlık korku- sundan, ayın sonunu getirememek en- dışesınden doğabilir. Her ne olursa olsun sebep, hakiki Sebep derindedir ve ondan kurtulmanın- en iyi çaresi onu gizlendiği — yerden bulup çıkar- mak, vesileler ittihaz ederek hayatı- mızı Zzehirlemesine mani olmaktır. Düşmanı tanıdıktan sonra onunla mü cadele etmek çok daha kolaydır. Moda Kürk astarlar H er kadın kürkü sever. Kimi onu ısıtıcı ve pratik bulur, kimi onun içinde kendisini daha şık, daha güzel, daha gösterişli bulur. Bütün bunlar münakaşa edilebilir. Münakaşa edile- miyecek olan, kadınların kürke kar- şı zaaflarıdır. İyi bir kürk daima pa- halıdır. Fena bir kürk ise taşınmaya değmez. İşte bunun için de her ka- dın kürk sahibi olamaz. Fakat her kadının içi kürkle — kaplı bir kışlık mantosu olabilir. İçi kürkle kaplı mantolar birkaç senedir görünmek- teydi. Fakat 1956 modasında, en pa- halı kürk mantolarla rekabet edecek bir imtiyaz kazandılar. İçi kürkle kaplı mantolar, yeni "pölis"ler bu kış en gözde mantolardır. Parisli büyült terziler onları kastor, vizon, astragan gibi en pahalı kürklerle hazırlamakta tereddüt etmemişlerdir. Çünkü gaye yalnızca onun ısıtma kabiliyetinden istifade etmek değildir. Gaye kürkün ısıtıcı hassasından tam manası ile is- tifade ederken "gösteriş” tarafım kısmen azaltmaktır Fakat ne de olsa bu yeni modadan en çok istifade edecek olan dolapta unutulmuş eski kürkler ve anneanne- nin sandığındaki kürk parçaları, bir de tabii aile bütçeleridir. Manto içine astar olarak kullanılan kürkler umumiyetle tavşan, pöti-gri kaplan derisi ve. çok fazla uzun tüy- lü olmayan her cins kürktür. "Pölis"lerin hazırlanmasında bazı hususiyetler. Vardır ki, bunlara dik- kat etmek şarttır. Kürk mantoların aksine olarak; bunların tüyleri iniş istikametinde çalışıp tayyor ve elbise Üzerine gıyıldıklerı zaman 'kaymaları min edilm, "Pölis"lerin kolları kürkle astar- lanmamıştır. Çünkü kürkle astarlan- mış kollar harekete mani olur insa- nı çok şişman yapar, çirkinlik verir. Yalnız bu mantoların kolları da. di- ğer kısımlara uyabilmek bakımından fanile ile astarlanıp bir tokluk elde edebilir. Kürkle astarlanmış mantolar ekse- riyetle düz hatlı bol mantolardır. Fa- kat bazı "redingot"ların dahi kürkle astarlandığı vâkidir. Bu — taktirde kürk astar beden ve etek kısmında, bırbırınden ayrılmıştır ve beli kalın— Kürk astarlı manto Eskiler — Rağbette AKİS, 24 KASIM 1956