KÜLTÜR Üniversiteler "Robert Kollege" hikayesi : Robert Kollege'in bir "Amerikan Üniversitesi" haline getirilmesi mevzuundaki neşriyatın, gün geçtik- çe artan bir ilgi topladığı görülüyor- du. Esasen, mesele böyle bir ilgiye muhtaçtı. Memlekette bir yabancı ü- niversitenin kurulması, kültür sömür- geciliğine kapı açmaktan başka bir şey değildi. Ayrıca bu, Lozan And- laşması hükümlerine de taban taba- na zıd bir teşebbüstü. AKİS, bu mev- zuu 84. sayısında geniş şekılde ele al mış, ilgilileri ve umumi arı ikaz etmek ıstemıştı Aradan geçen ön beş et, bu hareket tarzında- ki ısabetı olanca açıklıgı ile ortaya koymuştu asında efkar- da beklenilen tepki gorulmeye baş- lanmıştı. Yeni bazı meseleler ortaya çıkıyordu. Bu haliyle mevzuun daha da genişliyeceği muhakkaktı. Beka şartlarımızdan biri olan "kültür is- tiklalimiz" mevzuunda gösterilecek hassasiyet, atılması düşünülen yanlış adımlara engel olabilirdi. Asıl mak- sat buy AKISe gelen mektuplar umumi e ârın fikrine açıkça tercü- man olmaktaydı 28.12.1955 tarihli Milliyet'te de, mesele ele alınmış, bu teşebbüsün ne- tilerek izah edilmişti. te çevreleri de, mesele üzerinde has- sasiyetlerini belirtiyorlardı. Şimdi, bazı hususların resmi ağızlardan a- çıklanması ve umumi efkarın aydın- latılması gerekiyordu. "Acemi Politikacı'nın azizliği Hani şu (Bakan vekiliyken çocuğu- nu okula makam arabasıyla gön- deren zat) var ya, ham "politikadaki acemiliği" ni, masumane bir eda ile, Meclis kursusunden itiraf eden "Ba- kan" ani şu "Baskı yapsay- dım Maarif Vekili kalırdım" diyen, bütün bakanlığı sırasında topu topu, bir Profesörü fikirlerini söylediği i- çin Bakanlık emrine almak, bir do- çent hakkında da ilmi tenkid yaptı- ğgından dolayı takibata girişmek gıbı, iki minicik hareketmden başka üni- versite üzerinde - hiç ama hiç - baskı yapmadığım göğsünü gere gere be- yan eden, hani canım şu Forum Der- gisinde yazı yazan profesör ve do- çentlerı teker teker odasına çağırıp özdağı vermeğe kalkan, hani şu profesörlüğü senatoca uygun görülen bir doçentin kararnamesini, iktida- rın gıdışıne aykırı, ama ilmi yazılar yazdıgı için, imzalamayan, hani şu. tanınmıyacak gibi değil, ış- ani Şu... te hani şu, sabı Vekili Ağrılı Celâl Yardımcı var ya, Atatürk Ü- nıversıtesının kuruluşunu incelemek ere Amerikaya kadar zahmet ihti- yar edip, seyahat etmişti, işte bu Celâl Yardımcı, Türkiye Maarif Ve- kili sıfatıyla, Amerikada bulunduğu sırada, "bu teklifi bizzat ortaya at- 20 mış, Amerikan Hükümeti de müsait karşılamış mış! Her ne kadar, "Müttefik ve dost- larımız, Türkiyede bir Amerikan Ü- niversitesinin kurulması için, Loza! dlaşmasım tadil etmenin şart ol- duğunu biliyorlarmış — am: 'teklii rif Vekilinin bu yapan Türkiye Maaa!t mühim noktayı göz önünde tutmuş olmasını düşünmüşler! Müttefik ve dostlarımız bu düşüncelerinde haklı- dırlar. Bir memleketin Maarif Veki- li, elbette kendi memleketinin imza ettıgı andlaşmalardan haberdar ol ma- dır. Hele "Lo: ' gibi, bel- gesi olan, Türkiye'nin her yönden ba- ğgımsızlığını madeni aleme kabul ve Rektör İzzet Birant Karşı fikir tasdik ettirten bir "Andlaşma" dan, gene Türkiye'nin Maarif Vekilliği ma- kamım işgal, erika'ya memleke- tini temsilen gitmiş olan bir b ın haberdar olamayacağım "müttefik ve dostlarımız tahm edemezlerdi. Tah ede memekte haklıydılar. Hem de yerden göğe haklıydılar. Bu hususu, elbette Amerıkalı dostları- irkiye e hatır- latacak degıllerdı Turkıye in Maa- Vekili memleketinde bir yabancı unıversıtenm açılmasını "teklif” etti- ğine göre, "Lozan Andlaşması" nın tadilini de düşünmüş olmalıydı. Ame- rikalı dostlarımız nereden bilsinlerdi, Celal Yardımcı'nın daha "“acemi bir politikacı" olduğunu, nerden bilsin- lerdi. Ağrı ile Amerika arasındaki farkı, sayın sabık Bakanın bir çeşit Amerıka sarhoşluğu" ıçınde mest oldugunu' Nereden bilsinleri Tür- kiyen n büyük bahtsızlıgı, Maanf Vekaletının başına Cela lmcı' nın getirilip oturtulmasıdır' Rektörler konuşuyor Mesele üzerinde Üniversitelerimi* zin fikirlerini söylemelerinde bü- yük faydalar vardı. İstanbul Üniver- sıtesı Rektor of. Fehim Fırat fi- malümat almış değiliz. İşittiklerimiz dolaşan rivayetlerden ibarettir. Ku- rulacağı söylenen üniversitenin ne şe- kilde olacağı ve hakkında ne duşunul- düğü de tamamıyla meçi Samsun ve ara'da iki tek- nik üniversite açılıyor Gerçi böyle bir üniversite daha kurulabilir. Hoca- lar Amerikadan gelebilir. Fakat mu- hakkak olan, bu üniversitenin Türk- lerin idaresinde yani bir Türk üniver- sitesi olması gerektiğidir. Zira, bu- gün için mevcut düşünceler, Türkiye- de bir Amı n Üniversitesi ihdası- na uygun düşmemektedir. Başka memleket üniversitesi Türkiyede na- sıl mevcut olacaktır, pek anlıyamı- yorum Bu beyanat, "Yabancı Üniversi- te" mevzuunda davranışımızın yüzde yüz un bir üniversite rek- törü tarafından, teyidinden — başka bir şey değildi. Ankara Unıversıtesı Rektörü Prof. Dr. İzzet Birant ise, Akis'e şu demeç- te bulunmuştu Akis'de yazdığınız makalede pek güzel belırttıgınız gıbı ilmin siyasi hudutları olmadığı malümdur. de, ilim konusundabir otarşı taassu- buna kapılmamış bulunduğumuz tat- bikatımızla sarih olarak bellidir. Bu mesele hakkında Üniversitemi- ze aksetmiş herhangi bir bilgi yok- tur. Şahsi bilgimde, neşriyattan edin- diğim malümattan ibarettir. Böyle bir mesele, günün konusu olmuşsa, bunun ilim icapları Ve mem- leketin kultur politikası sınırları i- çİN! kademik usullerle netıcelen— dırılecegmden de şüphem yoktu rof. Bi a esas ıtıbarıyle boyle bir teşebbuse ve fikre dı. Yalnız, Başkent'te oturmanm ve kesif bir politika havasını teneffüs etmenin verdıgı alışkanlıkla olacak ki, düşüncelerini daha çok "politik bir ifade" ıle belirtmeği tercih etmiş- ti Ancak, bu demeçteki "memleketin kültür polıtıkası sınırları"nı kimin çizdiği veya çizeceği meçhul kalıyor- du. İşte bir Celal Yarduncı çıkıyor, aarif Vekili oluyor, ve "memleketin kultur politikasının sınırları"nı bancı bir üniversitenin, Andlaşmalara rağmen, kurulmasına kadar genişle- tiyordu Üç sual S imdi bir kaç sual sormak ve bun- 5 ların cevaplarını beklemek gere- kiyor. ili min olması için bu soruları cevaplan- dırmak zorundadırlar: 1 — Yeni hukumet memlekette yabancı bir üniversite kurulması fik- rine katılıyor mu t — Bunu teminen, Lozan And- laşmasının tadılı duşunuluyor mu ? 3 — Bu mevzuda Celâl Yardımcı hakkında bir soruşturma yapmak is- temezler mi ? AKİS, 7 OCAK 1956