YURTTA OLUP BİTENLER beyaz rey vermiş olan bazı demok- rat milletvekilleri dahi ortada değiş- miş bir zihniyetin bulunmadıgını ka— bul etmeye başlamışlardır. Şim vekillerinin yeniden ihracı hareketi, tetiği çekeni yaralayan bir silâh ol muştur. Müşterek Haysiyet Divanı- nın kararı, pek çok ümidi yerle bir etmiştir. Şimdi başkentte : " — Nerede o güzel sözler, tatlı va- adler" deniliyor. Dördüncü Menderes Kabinesinin uzun ömürlü atacağını pek az kimse sanmaktadır. Hatta ısrarla söylenil- diğine görı üksek çevre- leri şimdi kendılerıne bir başbakan adayı dahi bulmuşlardır. Söylenilen- ler doğru mudur, değil midir bilinmez ama AKİS şu anda okuyucularından bil noktaya daha mim koymalarını taleP edecek durumdadır. Hatırlarda olduğu gibi bundan altı hafta kadar evvel Dr. Mükerrem Sarol'un D.P. Genel İdare Kurulundan üç haftaya kadar atılacağı hususuna mim koy- manızı İstemiştik. Şimdi diyoruz ki: m Ökmen Maliye Bakanlığına Başbakanlık stajı görsün dıye getiril- miştir ve Adnan Menderes'in D. P. Genel Başkanlığı ile ıktıfaya mecbur kalacağı, onun yerine Nedim Ökme- nin hükümet kuracağı günler o ka- dar uzak günler değildir. Nedim Ök- men kabinesine, ilk üç Menderes ka- binesine dahıl bakanlar almmıyacak— tır. Unutmayınız ki bunu söylerken AKİS'in elbette ki bir bildiği vardır. Basın Kredililere kredi İstanbul'da Ziraat Bankasının Be- yoğlu şubesindeki memurlardan bi- ri bu haftanın başında masasına ko- yulan Dünya gazetesını şiddetle itti ve yarı ciddi, yarı Ne yapıyorsun birader, ekme- gımle mi oynuyorsun?" diye bagırdı Dünya, gazetesi bir müddetten be- ri Ziraat Bankasının Beyoğlu şubesi tarafından verilen bir kredi hâdise- sini ele almıştı. Gazete kredi alanın bir krom şirketi olduğunu — yazıyor, fakat şirketin ismini vermiyordu. Bu- na mukabil yazılarda bir akreditif numarası açıklanmıştı. O izden yürü- yenler şirketin adını kolaylıkla bul- dular : Kromit!.. Tahkikatı daha de- rinleştirenler şirketin fiili sahibini de keşfetmekte en ufak bir zorluk çek- mediler. Oğuz Akal.. Ahmet Oğuz A- kal.. Bu isim kulaklara yabancı gel- miyordu. Ahmet Otuz Akal.. Türk Sesi gazetesi.. Evet, evet; Ahmet O- ğuz Akal sabık Devlet Bakanı Dr. Mükerrem Sarolun Türk Sesi gazete- sindeki ortağıydı. Dünya gazetesinin verdiği akreditif numarası meşhur Devlet Bakanı Dr. Mükerrem Sarolun Türk Sesi gazetesindeki ortağı Ah- met Oğuz Akal'a aitti. Kredi milyon- 10 Mithat Dülge Denizdeki balığa kredi larca liralıktı ve Ziraat Bankasının Beyoğlu şubesinin muamelatı cümle- sindendi. Hâdise gazetelere akseder aksetmez Ziraat Bankasının şişman üdürü Mithat Dülge derhal İstanbul'a geldi ve hâdiseye el koydu. Fakat hâdiseye el koyuş, hadisenin tahkikinden ziyade haberin nereden sızdığını öğrenmek içindi Yoksa Kromit şirketi meselesi UmMum Mü- dürün baştan sona kadar malümat sahibi olduğu bir işti ve bir çok saf- hası bizzat kendi elinden geçmişti. İşte yılbaşını takip eden — günlerde bankanın Beyoğlu şubesi memurla- rının gazetelerden ve gazetecilerden vebadan kaçar gibi kaçmalarının se- bebi buydu. Zira bankanın Beyoğlun- a da şubesi vardı. Siirtte de... İn- sanlar ise kuş misaliydi. Hâdise oldukça çetrefil bir kredi hadisesiydi. Ahmet Oğuz Akal Ya- pı ve Kredi Bankasına yedi milyon li- ra borçlanmıştı. Yapı ve Kredi Ban- kası tahsilinde güçlük çektiği bu pa- ranın iki milyonundan vaz geçti ve beş milyon liralık bir hesap çıkardı. Bir gün görüldü ki Ziraat Bankası Dr Mükerrem Sarolun ortağının bu beş milyon liralık borcunu tekeffül etmektedir. İki banka arasında böy- lece bir anlaşma yapddı. Muamele başladı. A K İS Bu hafta 34.155 adet basılmıştır. isminden de an- laşılacağı veçhile krom Üüzerine iş yapıyordu. Ahmet Oğuz Akal Ya- pı ve Kredi Bankasına beş milyon li- ralık borcunu Ziraat Bankasına dev- rederken Amerika'ya yaptığı bir sa- tışı karşılık gösterdi. Hakikaten Kro- Kromit şirketi, satmıştı. Bu satışın karşılığının tu- tarı ise beş milyon Türk lirasının üstündeydi. Maden satışları nasıl oluyor Ancak — maden satışlarında tatbık e- dilen bir usul vardır. nal bu- radan yüklendi ve analizi yapıldı mı fatura fiyatının normal olarak yüz- de sekseni alıcı tarafında tediye edi- lir. Mütebakisi mal Amerikaya vardı- ğında orada yaptırılacak ikinci eks- pertiz sonunda ödenir. Kromitin 100 bin tonluk malının 75 bin tonunun derecesi Amerika'da düşük bulundu. Buna göre ikinci kısım para öden- medi. Şimdi iddia edilen Ziraat Ban- kasının bu ödenmeyen bir buçuk mil- yon 1liralık akreditif — bakiyesini de Kromite verdiğidir. Bundan başka bahis mevzuu 100 bin ton krom da Ahmet Oğuz Aka- lın değildir.. Daha doğrusu Kromit bu malı başka şirketlerden - bu ara- da Çanakçılı firmasından - derlemiş- tir. Yani, oralara da para ödeyecek- tir, para Öödemiştir. Bu, Ziraat Ban- kası tarafından açılan kredinin Yapı ve Kredi Bankasına olan borcun te- keffülünden ibaret bulunmadığını göstermektedir. Ziraat Bankası ta- rafından açılan kredinin yekünu böy- lecde beş milyonun da üstüne çıkmak- tadır. Ziraat Bankası, yapılan muamele- nin normal bir bankacılık işi olduğu- nu iddia etmektedir. Hattâ, kârlı bir bankacılık işi.. Ancak, görünen, de- nizdeki balığa güvenilerek Dr. Mü- kerrem Sarolun ortağına milyonlar- ca liralık bir kredinin açılmış bulun- duğu ve paranın tahsilinde güçlüğe uğranıldığıdır. Banka, parasını belki kurtarabilir: tabu eger işi bizzat ele alırsa.. Şimdi, büyük bir iş yapmak iste- yen bütün vatandaşların Ziraat Ban- kasının cömert umum müdürü Mithat Dülgeyi görmeleri ve kendisini deniz- de balıkları bulunduğu hususunda ik- na edip bir kaç milyon liralık kredi almaları hararetle tavsiye olunur. Yalnız, adres Ziraat Bankası Umum Mudurlugudur Zira bu parlak iş da- ha evvel İş Bankasına da teklif edil- miş, fakat onun umum müdürü veba- dan kaçar gibi kaçmıştır. İşte o sayededir ki gazeteler bir haftadan beri Ziraat Bankası me- murları için vebadır; İş Bankası me- murları için değil... Evet bir kaç mil- yon liralık kredi almak için müraca- at adresini tekrarlıyoruz: Bay Mithat ülge - Ziraat Bankası UmMum Müdü- rü (Ankara) AKİS, 7 OCAK 1956