Mec- şeref ve haysiyet kırıcı mahiyette mecmuasında kendi imzasiyle makale neşretmiştir. muanın zikri geçen yazısı telâkkiye müsait olsaydı, bırakınız başka yollara başvur- mağı, öyle bir yazıyı yazan mecmuaya Doktor Mükerrem Sarol kendi imzasiyle sonradan yazı yazar mıydı? Partiler içinde tebarüz eden şahsiyetlerin politik ve psi- kolojik türlü saik ve sebeplerle aleyhtarlıklar toplaması ise politikanın (tabiatı eşya) cümlesindendir. Herkesi memnun etmek mümkün olmadığı gibi herkesin kendini herkese sev- dirmesi de mümkün değildir. Buna kadim bir ahlâkçının şu sözünü de eklemek doğrudur. Çünkü «bir şahıstan her za- man memnun olmak da müşküldür.» Politikada ise bazan şiddetli veya egoist mizaç ve bazan yumuşak veya ciddi mi- azan gurur ve bazan fazla ihtiras insanı sevdirmiyece- ği gibi bu vasıfları kendisine bazan da müsait olur. Bu yo- güç merhaleleri vardır. Politikacının ortaya için gayret sarf ederken uğrayabileceği mukaveme- ti, yadırgamamak ve bunu şeref ve haysiyetle asla ılgılı gör- memek Zaruridir. Bunları yazmak veya söylem idarelerde veya demokratik olmayan mi hizmet mevkiindeki şahıslara hürmetsizliği rejime itaat- sizlik telâkki eden zihniyetler için suç farzedilebilir. Fakat demokratik memleketlerde demokratik küfür dahi sayıla- maz. Sarol'dan nakledilen espri ise politik müşkül bir mer- halesini veciz şekilde vuzuhlandırmaktadır. Allahtan «ki hâkim de değildi Ü çüncü cümleye geliyorum: «Fakat Allahtan ki, Türk Sesi okunmuyordu ve Burhan Apaydın savcı değildi» ve müekkilim şimdi daha zarif bir espri ile ilâve edebilir: Al- lahtan ki hâkim de değildi! cümlenin bir defa Doktor Mükerrem Sarol'un şah- ilgisi olmadığı apaydındır. Bu cümle ile Işletmeler Fethi Çelikbaş'ın beyanatnı, bedbin bir görüş vazedip halkı heyecana sevketmekle töhmetlendiren Türk Sesi gazetesinin yazısındaki huşunet yan mizahi, zarif, ede- bi bir üslüpla tenkit ediliyor. Ve o etenin hareket tar- ediliyor. Bir Vekilin gazetesinde diğer bir da politikanın vefası tur. Siyasi hasımlarınız gibi siyasi dost ve arkadaşlarınızın da tenkitlerine, bazan hücumlarına ve hattâ tertiplerine dahi uğrayabilirsiniz. Siyasi mevkile- rin sarsılması, şahsi şeref ve haysiyetlerin ve servetlerin sarsıntılar, mevkilerinin normal fırtınalarıdır. Ve nitekim iddia makamı da Türk Sesı yazışım tenkit hakkının hududu içinde idarelerde yüksek hizmet gazetesinin Oo yapmağı hakkiyle bir an düşünmediği lan da haddizatında iğneleyici şekilde sistematik neşriyat- tan gayri bir hüviyetle vasıflandırabilmiş değildir. en yazıyı neşreden Türk Sesi gazetesinin 24 Eylül 1964 tarihli bir nüshasını takdim ediyoruz. Yazıların bir arada okunması faydalı mukayeselere hizmet edebi- lir. sözünde ise servete Zarar vermek «Okunmayan gazete» V olmadığı bir bedahettir. vakıanın hıkayesınden gayrı bir mânanın edilemeyeceğini — göste: tevehhüm Konya'ya gelen otomobil B u nüshadaki yazılar arasında bir de mobil geldi» başlıklı bir yazı vardır. dahi elverişii olmadığından âmme kaale alınmayan yazı durmaktadırlar. «Konya'ya bir oto- Subjektif — istihlâllere davacısı tarafından pek üzerinde sayın müdahil vekili es- Bu yazıda havadisi verilen vaka, Almanya seyahati nasında Başvekilin refakatinde gidecek matbuat AKİS, 15 OCAK 1955 heyeti a- MÜDAFAAMIZ Necati Erdoğan Reis rasında Türk Sesi gazetesını temsilen resmi ilânları ile vazifeli şirketin müdü olan bir zat mesının hıkayesıdır Mumaileyhin bu niyetle tevzi sevkettiği ediyor: tevzi tarzı yine o gece orada Alma ü i gazetesının temsilcisi yerine Bahadır Dülger'in bulunacağının çok geçmeden açıklandığı hikâye ediliyor. Bu yazı, bir gazeteyi resmi ilânlar şirketi müdürü temsil ettiği taktirde bu hâdisenin uyandırabileceği dedikoduları ha- tırlatmaktadır. Şarta ve istikbale muzaf ihtimaller söylenmek- tedir. Ve nitekim bütün bu mahzurlar gözönünde tutularak Başbakan'ın emriyle isim bizzat Devlet Bakam Mükerrem Sarol tarafından lısteden çıkarılmıştır Bu hâdisenin şahıdı tevzıı ıle ilgili bir tenkit dahi esasen mevcut değildir. a güre bu yazıda hakaret vardır. yazıda bulutlardan bahsedilmiştir! Ve çünkü bu Bomba M uhterem Hâkimler! A savcısı tarafından bundan sonra ele alm 24 sayılı nush daki neşriyattır. Bu neşriyat 21 saydı nushada— ki yazılarla alâkası ait yeni Türk Sesi gazetesi udu Irak Başvekili Nuri Said Paşanın şerefıne yapılan askeri tatbikatta patlayan bir bomba ile yaralanan ve ölenler ol- muştur. Milli Müdafaa Vekili, İstanbul gazetelerinin orada hazır bulunan muhabirlerinden bu elemli hâdisenin yazılma- masını rica ettiği için ertesi günkü gazetelerin hiç birinde iç politikaya Bu havadısler arasında 21