6 Kasım 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 3

Haftalık Aktüalite Mecmuası B. M. M. arkası Ardıç Sok. Desen Matbaası — Ankara K. 582 — Tel: 78992 60 kuruş * Fiyatı: AKİS Ortaklığı adına imtiyaz sahibi ve yazı işlerini fiilen idare eden : Metin TOKER * Teknik Sekreter Cüneyt ARCAYÜREK * Ressam : İzzet ÇETİN — AYHAN Fotoğraf Muammer TAYLAK Klişe : Cemal YENAR * Abone Şartları : 3 aylık (12 nüsha) : 6 lira 6 aylık (25 nüsha) : 12 lira 1 senelik (52 nüsha) 24 lira * * İlân — Şartları 4 Renkli arka kapak (Tam sayfa) : 350 lira Kapak içi ve metin sayfaları Santimi 4 Lira Dizildiği ve Basıldığı yer : Desen Matbaası - Ankara Kapak Resmimiz Kemal Atatürk Türkiyeyi kuran adam AKİS, 6 KASIM 1954 Kendi aramızda Sevgili AKİS okuyucuları Turk milleti en büyük kaybının yıldönümünde bulunuyor. Bundan 16 yıl evvel, 10 Kasım 1938 de Ata- türk Allahın rahmetine kavuşuyordu. Bu münasebetle bütün yurtta anma törenleri yapılacak, her tarafta Tür- kiye Cumhuriyetinin kurucusu min- net ve şükranla anılacaktır. Atatürkün aramızdan ayrılması üzerinden on altı uzun yıl geçmiş ol- masına rağmen her 10 Kasım günü tertiplenen bu merasimlerini Zavallı- lar nesi söylenmiş lâf- ların bir tekrarından ibarettir, o gün yazılan makaleler ya bir takım mâ- nâsız hatıralardan ıbarettır lerinden teşekkül eden sıra yazıları- Şurası acıklı bir hakikattir ki, Atatürkün ne şahsiyeti, ne de eseri henüz lâyıkı veçhile belirtilememiş- tir. Belirtemedik. On altı yıl, kısa bir zaman par- çası değildir. On altı yılda, bu va- dide çok şeyler yapabilirdik. Halbu- ki bu zaman parçasının ilk senelerin- de yeni reisicumhurun dalkavuk- ları «eski reisicumhursu unutturmayı deneyecek kadar ileri gitmişler, ona ait çalışmaları «plâtonik» çalışmalar haline mdırmışler demokrasıyle be raber partiler on inden ndı menfaatlerı ıçın ıstıfade işle Bun tisi her fırsatta Atatürk'ün kurduğu parti olarak propaganda yapmış, seç- menlere o şekilde şirin gorunmeye ça- lışmış, Demokrat Parti ise Atatürk'ün hakiki siyasi vârisinin Celâl Bayar olduğu iddiasını tekrarlayıp durmuş- tur. 0 kadar ki Atatürkün hayatından alman parçalarla bir film derlenmiş, filmde ikide bir <Ataturkun 1ktısadı sahadaki fikirlerini, bakını nın İktisat Vekili sayın Celal Bayar nasıl izah ediyor» diyerek bugünün reisicumhuru gösterilmiş, onun uzun nutukları dinlettirilmiştir. Hattâ fil- memiş ve kurdelâ seçimlerin arifesin- de şehir şehir dolaştırılıp gösterilmiş- tir. Sonra da bunun adına «Atatürke ait çalışma» denilmiştir. İşte on altı yıl böyle geçmiştir. Hâlâ da aynı şe- kilde g çmekte devam etmektedir Halbuki artık Atatürkü, yukar— da da ifade edildiği gibi ha kıkı ah- siyeti ve eserinin hakiki cephesıyle milletimize ve dünyaya tanıtmanın zamanı — gelmiştir. Do uglas tiyyede çıkarılmalı ve ilim adamları mevzuu ele almalıdırlar. — Atatürk hakkında o kadar az şey bıhyoruz kı bundan utanç duymamaya im yoktur. Hayatının bir çok kısmı bı— zim için hemen tamamiyle meçhul- dür. Adeta bu büyük adamın bi- zim aramızda yaşadığına inanmak güç hale gelmektedir. — Şahsiyetinin bazı tarafları kasten «deforme» edil- işti İ u surede hayatı ol- cak, ya da itibarlarını arttıracak ta- raflarını, yahut göze girmelerini te- min edecek cephelerini belirtmişler- dir. Yoksa tarihi hakikatleri ortaya koymak gibi bir vazifenin altında bu- lunduklarını susi hayatının ise eseri üzerindeki ro- lü ve tesiri her hangi bir kimsenin- kinden çok daha kuvvetlıdır Eserine gelince, onun mânası asla ve asla belirtilmemiş, izah edilmemiş- tir. Gönül çok isterdi ki yıldan yıla Kasım günleri sayfalarının tama- mını Atatürk ile dolduran gazeteleri- miz yılın diğer günlerinde işin bu ta- rafı üzerine düşsünler ve çalışmaları desteklesmler teşvik etsinler.. kümet artık bir Akademi kurarak bu çalışmaların tamamıyle ilmi hüviyet altında cere etmesini sağlasın. Bunun için sarfedılecek parayı bu millet seve seve ödemeye hazırdır. Ataturku övmek, göklere çıkar- Fakat bunu sadece Jlâfla sonra gayet kolay iştir. Atatürk asıl, eseri tamamiyle izah olunduğu, anlatıldığı zaman ovulmüş olacak, göklere çıkacaktır. Ne ola- cak, herkes için methiyeler yazılıyor. Halbuki Atatürk bunların üstünde- dir. Onu hakikaten sevmek, Onu büyüklüğüne hakikaten ınanmak laf sıralamak değildir. — Eserini anlıyor muyuz" Mesele buradadır. Neyi, ni- çin, ne düşünerek yaptığını bılıyor muyuz? Yoksa bir şahıs olarak yazılar yazılması büyüklüğünü ortaya koymaz. Tür- kiye Cumhuriyetinin kurucusu ve bu vatanın kurtarıcısı aynı zaman- da bir idealdir. Bir ideali milletine aşılamaya çalışmıştır. Bunu izah et- menin ve şahsiyetinin, eserinin Av- rupadaki — mânasiyle tenkidini yap- manın zamanı çoktan gelmiştir. Biz ne yapıyoruz? Ağıt besteli- yor, onu radyolarımızda okutuyor, bir marifet yapmış gibi de gurur du- yuyoruz. Bu milleti şarkın karanlı- ğından kurtarıp garbın nuruna ka- Vuşturmak için her şeyi yapan ada» ma alaturka ağıt... Hem de Devletin radyosunda... Ayıptır efendiler, ayıp!. Saygılarımızla, AKİS