FEN idrojen, oksijen, demir, uranium ve ilâh.. gibi basıt cisimlerin (ele- mentlerin) kimya la l daha fazla bolunemıyen en parça- cıklarına atom adı verilir. Fizik me- totları ile incelenince, atomların, or- talarına çekirdek adı verilen ağır bir kısımla bunun etrafında dönen elek- tronlardan meydana geldıklerı görü- lür. Mısal olarak, atomların en basi- ti olan hidrojen atomunu gözönüne alırsak, bunun çekirdeği, pozitif elek- trikle yükl" olan ve bugün için fi- zik metotları ile de daha fazla bö- lünemiyen ağır bir elemanter parça- cıktır. Bu hidrojen atomu çekırdegı— ne proton adı verilir. Bu çekirdek etrafında, yarı pları matemat k for- müllerle verilmiş belirli yörüngeler üzerinde dönebilen ve protondan 1840 defa daha hafif olan negatif elektrik yüklü bir elemanter parça- cık bulunur; buna da elektron adı verilir. Elektronun negatif yuku mut- lak degerce protonun pozitif yüküne bu ebeple hidrojen atomu parçacıklardan meydana gelmiş olduğu halde, dışardan ba- lonca, elektrik bakımından nötr, yâ- ni elektriksiz, görünür. asitlik sırasında hidrojenden atomunu ele alır- sak, bunun çekirdeğinde Od tine proton (yâni hidrojen çekirdeği) ile, ağırlığı aşağı yukarı protonun ağır- lığına eşit, elektriksiz iki elemanter parçacık daha görülür. Bu elektrik- siz ağır parçacıklara nötron adı ve- rilir. Helium çekirdeğinin dışında, yine belirli yörüngeler üzerinde dö- nen iki tane elektron vardır. Sırada heliumdan sonra gelen daha ağır atomlara geçildikçe, atom meydana çekirdekte proton sayısı arttıkça bir elementten, daha ağır başka bir ele- mente geçıldıgı gorulur Normal hal- de bulunan herhangi bir elementin atomunda, çe kırdegın etrafında ve çekirdekten belirli uzaklıklarda, kat kat tabakalar üzerinde dönen elek- tronlardan meydana gelmiş bir kılıf vardır. Bu elektron kılıfınd bulunan tır ve bu surette, çekirdekteki pro- onların — pozitif yuku elektron kılı- fmdakı elektronların toplam negatif yükü tarafından karşılandığı — için, atom elektrik bakımından nötr gö- rünü Elektrık bakımından nötr oldu- ğunu gördüğümüz her hangı bir atom, bır elektrıklı parçacığın çarp- ması veya sıcaklık gibi dışardan ge- len herhangi bir tesirle dış elekt- SAHASINDA Atomik Radyasyonlar ve Zararlı Tesirleri tabakalarındaki — elektronların i i debi- ir. Bu lir. V. tomların yapısını ettikten sonra, elektron tabaka- larından ve çekirdeklerden çıkan çeşitli Tadyasyonları sırası ile gö- relim : böylece hülâsa D Elektron tabakalarından kan radyasyo l ış ardan tesirlerle baza n iç veya dış elektron tabakalarından elekt- ron daha dış bir yörüngeye fırlar ve boşalan yere dış tabakalardan bir elektron düşebilir. Dış tabaka kurdan iç tabakalara bu elektron at- ÇI- gelen amaları sırasında atom dışarıya bir neıjı ayınlar ve açığa çıkan enerjinin büyüklüğün: gore x - ı__şını (Röntgen ışını), nür ışık veya infra-kırmızı ışık ha— sıl olur. Elektron tabakalarında ha- sıl olan bu radyasyonların hepsi de radyo dalgaları gibi elektro - mag- netik dalgalar dır. 2) Çekirdekten — çıkan — radyas- yonlar Tabiatta bul an thorı um, radiu uranium lah gibi bazı ağır atomların çekırdeklerı yapı- ları itibarı ile, sağlam değildir, Rad- yoaktif atomlar adı verilen bu atom- ların çekirdekleri, dışardan bir te- sir olmadan, kendiliğinden parçala- narak dışarıya ısınlar çıkarırlar ve radyoaktif atom başka bir elemen- tin atomu haline dönüşür. Her radyoaktif elementin ken- dine has bir parçalanma hızı, belli arı ese- e radium parçalanarak 1590 yılda ya- rıya iner. Uranium, radiuma naza- ran daha yavaş parçalanır; 4,5 mil- yar yılda yarıya iner. Buna muka- bil, saniyenin mılyonda bırınden daha küçük, çok kısa Ür- lerle parçalanan radyoaktıf element— ler de vardır. Radyoaktif — atomların arça lanmasından çıkan ışınlar üç çeşıt— tir; bu aşınlara a (alfa), B (betta) ve y (gamma) ışınları a — Işınları, hızla helium çekirdeklerinden, ışınları, çok büyük hız- larla fırlatılmış elektronlardan iba- rettirler fırlatılmış Prof. Besim TANYEL ınları, x - ışınlarından daha girici elektro - magnetik dal- galardır. Bu ışınlar, - içinden maddede iyonlar hasıl ederler ve böylece yavaş yavaş enerjilerini kaybederek tonunda madde tarafın- dan soğutulurlar. lçlerınde iyonla- ma kabiliyeti en a lar bol sayıda iyon hasıl etmek suretile ok kısa bir yol unda bütü kaybed rler ve hav, d kadar — gidebilirler. tabakası radyoaktif geçtikleri enerjilerini ancak 3-9 c İnce bir kagıt gelir. B ların gi- riciliği a lardan yaklaştıkça 100 de- azla, y ların giriciliği de B kur- 100 defa fazladır. Tabiatta bulunan sağ rarlı atomların landırılmış elektrik yüklü dan larla veya çekirdeklerin yapısında bahsetmiş olduğumuz nötronlarla bombardıman etmek suretile suni radyoaktıf madd ler yapmak da maktadır. Bunlara rad- yoaktıf ısotoplar adı da verilir. Atomık radyasyonların — zararlı tesirleri erek atomların elektron tabakala- G rında hasıl oldukl arını — gördüğ u müz ultraviyole ve x - ışınları, ( bit ve sun'i radyoaktıf mad çekirdeklerinden çıkan a, ve v ışınları ile bazı çekirdek reak— siyonlarında açığa çıkan — nötronlar tıpta bazı hastalıkların ve tümörlerin tedavisinde muvaffakıyetle kullanıl- dıkları halde büyük dozların bilhassa ücrelerde sebep oldukları iyonlanma olayları neticesinde, canlılar üzerin- e çok zararlı tesirler yaptıkları şitli tecrübelerle — tesbit Atom bombası patladığında, saydığımız ışınların hepsi de hasıl olmakta ve etrafa — yayılmaktadır. Vücuda dışardan gelen — radyasyon- lar içinde en zararlı olanları fazla giricilikleri — sebebi y ışınları nötronlardır. Fakat, bazan radyoa - tif maddeler hazım veya — teneffüs ik kemıklerın terkıbıne gırerler orada, çalana dıkları radyasyonlarla zararlı tesırlerını ya- Vücudun içine giren radyo- elementlerın en te hlıkelılerı ıyonlama kabiliyetlerinin — fazlalığı dan ötürü, a ve B ışınları çıkaran elementlerdir. Bu zararlı radyoaktif maddelerin gelecekteki harplerde, yeni bır atom sılahı olarak, toz ha- linde p me kullanıl- maları da ıhtımal dahılmdedır atom Gerek silâhlarına karşı sivil müdafaada, gerekse — radyoak- AKİS, 6 KASIM 1954