BELEDİYECİLİK İcraat panoları İsa 1950 Ankara şehrin hikâyes u şehrin insanı, bır akşam üzeri, Sıhhıye'den Kızılay'a doğru yuru— dü. Cumhuriyet bayramının ikinci günü idi. Sokaklar kalabalıktı, şehir senede bir veya iki defa gördüğü ışıklar için- deydi Sıhhiye ile Kızılay arasında kar- şılıklı iki park vardır. Sağdaki park va- zifesi görmüyor, Sergılere mekân teş- kil ediyordu. İlk önce bu parkta «Yurt- ta Bayındırlık> ismi ile bir sergi açıl- mış, memleketteki her nutka giren kal- kınmanın — resimleri, grafikleri ve Ta- kamları vatandaşlara gösterilmişti. Bu şehrin insanı günlerdir sözü edilen yeni bir serginin, «Bu şehrin hikâyesi» adım taşıyan serginin sağda- ki küçük parkta açıldığını ışıtmıştı Hattâ, devlet ricalinden bazı kimsele- rin bu serginin açılış töreninde hazır bulunduğunu radyodan naklen — dinle mişti. Devlet ricali, serginin önemini, büyüklüğünü, parlak kelimeler ve cüm- lelerle belirtmişlerdir. Bu şehrin hikâye- si, Ankara'nın Ankara olalıberi geçırdıgı bütün değişiklikleri anlataca rabenin ortasından modern - bız böyle diyoruz - bir şehrin nasıl yükseldiğini izah edecek, gözler önüne serecek bir hikâyenin adı olmalı idi. İnandı ve bol ışıklı şehri doya do- ya —seyretmek isteyenlerin — uğradıkları sergiyi gezdi. Sergının mânasi ergiyi gezmeden önce düşündü. Bu şe Bu O0 şehri, bu ehrin — içindekilerine neden ve niçin yeni baştan Öğret- mek istiyorlardı? — Ankara'yı, — Anka- ralılara —tanıtmak - için İ sebep r yoktu. Daha doğrusu ortada görünür 12 de doğdu hiç bir sebep yoktu Ankara'ya yenı gelenler için ise - ki bu sebep çok üstünkörü, çok dar goruşlu bır düşün- ce tarzı olabılırdı -her ay, her on be ünde bir böyle sergiler hazırlamak i- cap ediyordu. Yurtta kalkınmanın bü- yük tesirleri Ankara'da da o kadar sık, o kadar çabuk kendini hissettiriyordu ki,-bilhassa — keselerimizde- hem gelenlere, hem de Ankara'da oturanla— ra bunu anlatmak için böyle bir sergiye lüzum yoktu! Kalkınma için para lâ zımdı, halb k bu gibi sergiler — için binler ve binler harcanıyordu. Burala- ra tahsis edilecek meblag başka işler için kullanılabılınırd u <«neden» ve niçin» sualleri ol- masa! Bunlar insanın aklına takılmasa, bu sualleri cevaplandır ak için mem- leketin ıçınde ndugu politik hava vatandaş ön nde oynanan oyunlar bi- linmese idi. Şehirl' bir ceket cebinde duran gazetenin buyuk harflerle — göz alan bir haberini görmese idi, — "Bu şehrin hikâyesi" ni sadece renklerine, güzel tertibine bakarak, hattâ eğlene- rek takip edebilecek, sevebilecek, gör- düklerini arkadaşlarına da — anlatabile- ceki Gazee bir ceket cebinden bir hadiseyi insanın gözleri önüne seriyor- du. «Mahalli seçımler uzerınde kati karara varıldı... Neden ve nıçınlere bir yıgın ce- vap arkası arkasına bu şehrin insanı- nın kafasına hücum ediverdi. Mahalli seçimlere dair Hükümet karar vermişti. Fakat son dakikada, hangi bebin tesiri altında bilinmez, kararda bir değişiklik olmuştu Kasım — ayının yedisinde sadece imlerinin yapılması için kanun tasarısı hazırlan- mış, belediye ve il meclisi seçimleri geriye, Haziran ayının 27 sine bırakıl- ıştı Mahalli seçimlerin Kasım — ayında yapılacagı iki buçuk ay önce bildiril- Kasım tarihi belediye, il meclisi ve muhtar seçimleri için kati bir tarih idi; vatandaşa bu şehri begendırmek i bş a bulunanları sevindirmek, hasılı tam sözü ile «propaganda» — ya- pabilmek için bu sergi — tertiplenmişti. Sergi şimdiye kadar yapılan ları, şehrin taşı üstüne konulan rı anlatacak, resimlerle güzel şekillerle halkın huzuruna <<faalıyet» çıkaracaktı Ankara dar ve bed eğlence az bir şehırde sergının - bır yenılık olarak - rağbet görmemesi , mümkün degıldı veya nutuklarla halkın hafızasına sokulmak istenilen sözler, rakkamlar, gözler va- sıtasıyla beyınlere ışlenec k Hesap çarşıya uyma r ile, bu guzel tertip «mat- lübuna masruf> olamadı. — Belediye seçimleri geri bırakılmıştı fakat karar alınmış, sergi için çalışmalara başlan- MIş, edilmişti. Böyle bir sergıden başka yollar ile faydal mak mü dü. Bütün vilâyeti içine alacak şekil— de bir tertip yapılır, köylerin, kazala- rın şu meşhur ve malüm kalkınmamız- dan ne kadar büyük faydalar temin et- tiği sergiye ithâl olunur, hattâ kasaba, kasaba köy köy bu sergi dolaştırılabılır— Köylümüzün pek m olduğ renklı afişli, eğlenceli sergı l—laz ma kadar vazifesine sadık bir bende gıbı İş gorebılırdı İlk önce şehirlinin gözünü doyur- mak, rakkamlarla doyurmak elzemdi, Çünk memleketlerinde rakam nasıl bır katıyet ifade ederek müsbe- tin ta kendisi ise bizde aksine, savver» işlerin birer taslağı, propagan- da tarzımızın bir İnceliği idi. Serginin faaliyeti Ankaranın içinde başladı. Samimiyet u düşünce tarzına rağmen yine de samimiyetten âri olmamak lâzımgel- diği duşunuldu ergi, Atatürk'ün Ankara için söy- ledıgı güzel bir söz ile başlıyordu. Girişin hemen sağında «Bu şehrin hi- kâyesi» hoş bir tarzda yazılmıştı. Sağ- da «eski Ankara'nın fotoğrafları» sıra sura dizilmişti. Şehirli hakikaten iftihar etti, bütün şarklılığına rağmen bugun— kü durumla otuz sene evvelki şehrin manzarası arasında büyük bir fark göze çarpıyordu. Ankara o zaman kerpiç, Kalenin surtına yaslanmış, bir kaç mi- narenin fotoğrafta — sırıttığı bir — şehir idi. Bugünkü güzel manzara tabiatiyle yoktu. Evler o kadar boysuz idi ki, adetâ bütün şehire bir tek ev denilel bı— lirdi. Şimdiki — Gençli Perlondan istasyon binasından, — Yenişehir'in bul- varlarından eser yoktu. Daha sonraki resimlere bakılınca, i zilince - gari du. Şehir b mişti. duğu mahalden bir asfaltt — Çankaya'ya doğru ilerliyordu. Etrafı — çıplaktı ve büyük bina olarak sadece Türk Hava AKİS, 6 KASIM 1954 dikkatle