İnönü C.H.P. mitinginde konuşurken Kaynayan kazanın kepçesi rüldilkten sonra bunlar kardeşler a- rasında değil, ancak seçim mücade- lesindeki rakipler aleyhinde kulla- nılmaya başlanacaktır. Kurultaydan sonra C.H.P. içinde tam bir disipli- nin hüküm sürdürülmesi ve tek çat- lak sese dahi müsaade edilmemesi eski partinin bugünkü liderler takı- mının kat'i kararıdır. Genel Sekreterlik savaşı ncak, Kasım Güleke yakın çevre- lerden sızan haberlere ve eski Ge- nel Sekreterin paçaları sıvayarak gi- riştiği son tozkoparan faaliyet neti- cesi elde ettiği neticelere göre Ku- rultayda bir Genel Sekreterlik mü- cadelesi yapılmayacaktır. Zira Gü- lek, prestij sahibi İsmail Rüştü Ak- salın kargısında şansını deneme cü- retini dahi gösteremeyecektir. Bu- nun sebebi, kongrelerde evvelden peylediği bir kaç kişinin sırtında arz-ı endam edip alkışlanan ve ismi AKİS, 10 TEMMUZ 1961 etrafında propagandayı herkesten iyi bilen eski Genel Sekreterli), işin oya dökülmesine tahammül edecek hali bulunmamasıdır. Zira itinayla sürülen yaldız, ilk çatışmada döküle- cek ve Kasım Gülekin gerçek kuv- veti ortaya çıkarak bütün efsaneler sönecektir. Kaşım Gülekin kurmay heyeti, eski Genel Sekreterin böyle bir ihtiyatsızlık yapmasının şiddetle aleyhindedir ve zaten Gülek de duru- mükemmelen bildiğinden bu temayüle katılmaktadır. Gülekçiler, bir ara İstanbul il başkanlığına da göz dikmişlerdir. Ancak ilçe kongrelerinden il kongre- sine seçilen delegelerin pek büyük bir ekseriyetinin kendileri aleyhinde bi- linen kimselerden müteşekkil olması bu iştihayı kursaklarda bırakmıştır tı kongresinde, Sohtorik ekibinin oy- ları, Gülekin ise alkışları toplayaca- ğı Adeta aşık bulunmaktadır. Bu YURTTA OLUP BİTENLER yüzden Gülek, parti içindeki "ser- best hatip" durumunu daha bir «tire muhafaza etmeyi tercih etmekte ve her hangi bir kuvvet denemesine gi- rişmeksizin kaçak güreşmeyi daha istifadeli bulmaktadır. Ağustos sonlarında yapılacak Ku- rultayda, Genel Başkanlık gibi Genel Sekreterliğe de ciddi bir rakibin çık- mayacağı anlaşılmaktadır. İsmail Rüştü Aksal, yarınki C.H.P. iktida- rının tek Başbakan adayı olarak ka- bul edildiğinden ve Genel Sekreterlik mevkiini, talihsiz bazı rahatsızlıkla- oyları toplamakta hiç bir güçlük çekmeyecektir. Güleki, karşısına çık- tığı takdirde silindir gibi eziverece- ğinin muhakkak olması Gülekofilleri başka taktikler denemeye itmekte- dir. En kuvvetli ihtimal, ikinci sınıf bir Gülekofilin Genel Sekreter ada- yı olarak İsmail Rüştü Aksalın kar- şısına çıkarılmam ve bir prestij yıp- ratması denemesine girişilmesidir. Ancak bunun Aksalın mı, yoksa Gülekin mi prestijini yok hususunda Gülek kampında henüz fikir ittifakı © bulunmadığından Ku- rultayda eski Genel Sekreterin sâ- dece alkış avına çıkarak feragat, hizmet, vefa edebiyatı üzerinde va- riasyonlar yapmadı da muhtemeldir. Gazeteciler Sevindiren tahliye rta boylu, ince yapılı adamla, to- O paç gibi ve sempatik adam, Bal- mumcu Garnizonunun kapısı önüne çıktıklarında saat tam 10'u gösteri- yordu. İki kader arkadaşı birbirleri- ne gülümsediler ve sonra pırıl pırıl güneş altında yürümeğe başladılar. Günlerden cumartesiydi. İki Oorta yaşlı adam, tam 80 günlük bir ayrı- lıktan sonra hürriyetlerine kavuşu- yorlardı. o Sevinçli pir şekilde veda- laştılar ve hemen buldukları o birer vasıtaya atlıyarak o hareket ettiler. Topaç gibi adamın adı Aziz Nesin, arkadaşınınki ise İhsan Ada idi. Her ikisi de komünizm propagandası yapmak ve yaptırtmak isnadı ile ör- fi İdare tarafından tevkif edilip Bal- mumcu özel Garnizonuna gönderil- mişlerdi. Tanin gazetesinin eski fıkra ya- zarıyla eski Umumi Neşriyat Müdü- rünün, tahliye haberi Bâbıâlide öğle- ye yakın duyuldu ve memnuniyet ya- nıttı. Ortada bir suç olabilirdi ama, bir fikir suçlusunun, hele bir gaze- tecinin kesinleşmiş mahkeme kararı olmaksızın hapsedilmesi pek iç açıcı 17