10 Nisan 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

10 Nisan 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Ragıp Gümüşpala Bekçili lider derine gazetecilerin arzularını hemen yetiştirmiş ve şöyle sunturlu bir de- meç hazırlanmıştı. Gümüşpala deme- -inde İnönünün sözlerini pek sevdi- ğini belirtiyordu. Ama hemen arka- sından -kıdemli bir politikacı taktiğiy- le- C.H.P. mensuplarının baskısından bahsediyor ve demece onların kulak asmalarını temenni ediyordu. hazırlanıp bittikten daha okundu, lider de, akıl hocaları da pek beğendiler. Galiba beğenenler de, onlardan iba- ret kaldı. Liderlik öğreniyoruz! yani, elips şeklindeki yeşil masanın başında oturan usun boylu, ak saçlı adam arada bir coşup ta şöyle rahat rahat, kendine has nükteler sa- Bölükbaşı- demezdi. Lâcivert elbise- sine koyu bordo kravatını itinayla bağlamış olan iri yapılı lider, günler- den sonra ilk defa konuşuyordu. Göz- lüklerini itinayla çıkaran, önündeki kâğıda Arap harfleriyle itinayla not- lar alan ve basın mensuplarının sual- 16 lerine itinayla cevap veren C.K.M.P. liderini bitirdiğimiz haftanın ortaların da bir gün dinliyenler hayretler içinde kaldılar. Bölükbaşı evvela, son dere- ce az hareket ediyordu. Ellerini kol- larını sallamayı bırakmış, hareketle- rini yumuşatmışı, hattâ ve hattâ, bir yandan konuşurken, bir yandan foto muhabirlerinin flâşlarını takip etme huyundan vazgeçmişti. Üstelik, söz- lerinin tarihi bir önem taşıdığına i- nandığından incilerini kaydetmeği ter cih ediyordu. Yalnız, C bir âdeti değiştirmemişti: atma bir takım sualleri kendi kendi- ne sormuş, sonra bunları, sanki ga- zeteciler sormuş gibi cevaplandırmış- tı. Ece, büyük liderler da böyle yap- mıyorlar mıydıT Ama basın toplan- tısında ban muzip muhabirler sual- lerin kim tarafından sorulduğunu öğ- renmek isteyince Bölükbaşı eliyle muğlâk işaretler yaparak (bunların "orada, burada" kendisine tevcih edil- miş bulunduğunu söylemekle yetindi. Ancak, büyük lider pozları, sahibi- nin sesi Kudret gazetesinin itinayla "Genel Başkan Bölükbaşı" diye bah- settiği üstadın sözlerine basında bir önemli yer verilmesini sağlayamadı. Zira mesele pozdan fikre geçince "Ge- nel Başkan Bölükbaşı" mutad veçhi- le yaya kalıverdi ve o zaman, ister is- temez, gene işi "nükte" ye döktü. C.K.M.P. Genel Merkezinde hafta- nın ortalarında tertiplenen ve haberi gazetelere itinayla duyurulan toplan- tı ciddi bir hava içinde açıldı. Herkes, siyasi faaliyetin başladığı şu sırada, yıllardan beri ne uzayan, ne kısalan partinin Genel Başkanının bir ciddi lâf söylemesini bekliyordu» Nitekim bu ümit. Bölükbaşı bir yazılı metni okumaya başlayıncaya kadar sürdü. Fakat metnin mahiyeti anlaşılınca ev- velâ ümitler kayboldu, biraz sonra da muzip muhabirler toplantıyı çığırın- dan çıkarıp karşılıklı "eğlenceli soh- bet" e döküverdiler. İş, mutad veçhile kim tarafından sorulduğu meçini' "C.H.P. nin yurdun muhtelif yerlerinde yaptığı baskı" ile alâkalı sualin cevaplandırılmasıyla eğlenceli safhaya döküldü. Bölükba- şı. üzerlerine bizzat hazırladığı sual- leri yazdığı kâğıtları bir tarafa iterek son derece dramatik bir tavır takın- dı. Gözlüklerini gene son derece dra- matik bir tarzda düzeltti. Salonda bu- lunanlara ağır ağır göz gezdirdi vs ancak ondan sonra kelimeler tane ta- ne ağzından çıkmağa başladı: " —İhtilâlin gayesini kavramakta geç kalmış; bazı heveslilerin bu eski- miş silaha başvurduklarına dair biz- de birçok haberler almaktayız. Bu türlü davranışların hüsrana mahküm olacağı aşikârdır!". Sözlerini tamamladıktan sonra tek- rar gözlüklerini çıkardı ve etrafta bulunanlara yeniden manâlı manalı baktı. C.K.M.P. liderinin bu bakışın- dan ziyadesiyle memnun olan şahıs, hemen sağında oturan ve bir zaman- lar İçişleri Bakanı Gedike gazeteci- ler hakkında mevsuk raporlar düzen- lemekle şöhret yapan şişman bir ga- zeteciydi. Liderin söylediklerini, her- hangi bir yanlışlık olmaması için te- ker teker bir kere daha okudu. Bö- lükbaşının sözlerinden pek memnun olmuş olacak ki, tebessümünü geniş- letti. İşte bundan sonradır ki basın top- lantısı bir hayli eğlenceli oldu. Yazılı sualler bittiğinden sözlü sorular baş- lamıştı. Bölükbaşı açılmış, eskisi gibi Bektaşi fıkralarına fazla itibar etme- Bölükbaşı basın toplantısında konuşuyor Liderlik okulunda bir öğrenci AKİS, 10 NİSAN 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: