3 Nisan 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

3 Nisan 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TİYATRO Sahnedeki oyun pp“ İstanbul Bölümünde sahneye koyan Asaf Çiyiltepe, Stocmann'a verilen "Halk düşmanı" adından çok, çevresindekilere verilmesi gerek sıfatının incelenmesi ve ge- liştirilmesi lüzumuna inanmış, sahne düzenini bu görüşle kurmuş. Kahra- manın "iyi niyetini ortaya koyarken çevresindekilerin olumsuz gelişmele- ri üzerinde çokça durmayı uygun" görmüş. Dördüncü perdeyi kapalı bir salondan açıkhavaya oçıkarması da "bu gibi toplantıların günümüz- deki benzerlerini hatırlatmak" için- dir. Bütün kötülükleri seyirciye dos- doğru aktarabilmek (için bembeyaz ışıklar kullanmış. "Bir halk Düşma- mek, açıklamak önemlidir" diyor. Asaf Çiyiltepe ( İbsen'i odoğru yo- rumlamış. Aktörler de bu yoruma uygun bir oyun düzeni içinde oynu- yorlar. Dr. Stocmann'da Toron Ka- racaoğlu, karısı Katrine'de Şükriye Atav, Kızı Petra'da Sibel Göksel müsbet kutbu; Belediye Reisinde İb- rahim Delideniz tek başına menfi kutbu; gazete sahibi Aslaksen'de Ra- uf Ulukut. Morter. Kül'de Reşit Ba- ran oportünist ve kapitalist ortamı iyi canlandırıyorlar. Ama, ifade ba- kımından, menfi kutup ağır basıyor. "Kral Lear" ile mevsim başında se- vimli bir başarısızlık tatmış olan İb- rahim Delideniz, tâli rollerde ustası olduğu, nefis bir kompozisyon duy- gusuyla Peter Stocmann'ı kusursuz yaşatıyor. Reşit Baranın kompozis- yonu da çok ilgi çekiyor. Ama çi- yiltepenin ve kuvvetli bir kadronun yaratıcı gayretlerine (orağmen "Bir Halk Düşmanı" Sekiz, on sırayı geç- miyen boş salonlar önünde oynanı- yor. Yeni açılmış, gıcır gıcır bir ti- yatro salonunda İbsen'in uğradığı bu ilgisizlik de piyesin zaman aşımına uğramış olduğunu göstermektedir. "Gazebo" Kösük Sahnede Haldun Dormen topluluğu, Ulvi Urazın kadroya dönüşünü değerlendirmek için, bir Amerikan komedisini sahneye koydu ve başarıyla oynadı. Ama bu basan, aynı sahnenin üstüste kazandığı bü- yük başarılardan değil. Sebebi de e- serin Ulvi Uraz çapında bir komed- yenden çok seyirci üzerindeki sevim- liliğinden kuvvet alacak bir jön ko- miğe -meselâ bir Vasfi Rıza Zobuya, bir Erol Günaydına, bir Reşit Gür- zapa- ihtiyaç gösteren hafif bir ci- nayet komedisi olmasındadır. Piyese adım veren "Gazebo", bir zabıta romanları yazan olan koca ile bir televizyon artisti olan esinin, 32 Nash'ların, Long Island'daki villala- rının bahçesine Özene bezene yaptır- dıkları mermer bir kameriyedir. Ko- ca, karısının geçmişini kurcalıyarak kendisinden para sızdıran bir şantaj- cıyı öldürüp kurtulmak istiyor. Ci- nayeti, yazdığı romanlar için yaptığı gibi, inceden inceye hesaplıyor, pro- vasını bile yapıyor ve sonra, bir gece vakti, "susma hakkı"nı almıya gelen şantajcıyı bir kurşunda yere seriyor, bahçeye dikmek üzere oldukları "Ga- zebo" nun açık temelleri altına da kendi eliyle gömüyor. İşte işler de bundan sonra karışıyor: o öldürdüğü meğer şantajcı değil de onun tahsil- darı imiş. O da tahsil edeceği para- ya konmak için asıl şantajcıyı öldür- müşmüş. Şantajcının kasasına el koymak isteyen haydutlar çetesi, Ölü tahsildarın cebinde kalan kasanın a- nahtarını istemek için romancıyı ter- letiyorlar. Sahnedeki oyun "gazebo"yu Haldun Dormen, bu ta- rafını ön plânda tutan, tempolu bir oyunla sahneye koymuş. Ne var ki Ulvi Uraz o "şirinlik"lerin aktörü değil, bir komedyen. Kendisine biraz iğreti gelen rolün, gene de, canlı bir oyunla üstesinden geliyor. Geliyor a- ma, “iğretilik" de kendini duyur- maktan geri kalmıyor. Karısı Nell'de Ayfer Feray çok şık, çok zarif, belki de çok hoş, ama o da pek dümdüz oynuyor. Bari o bi- raz daha kıvrak, daha "şirin" olmı- ya gayret etse... Eserin en güzel tip- lerini emlâk komisyoncusu Mr. Chandler'de Turgut Boralı, Gazebo'- nun temellerini firen duvarcı Mr. Thorpe'da Altan Erbulak, uyanık a- ile dostu, zeki Savcı Edison'da Yıl- maz Gruda ve brocard yelekli Dükde züppe bir çete reisini canlandıran Haldun Dormen çiziyorlar. AKİS, 3 NİSAN 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: