3 Nisan 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

lirdi. Eminsu'cular maddeten mağ- dur olmamışlardı. 147ler ise yuva- dan atılan kuş durumundaydılar. Gel- gelelim bunu anlatmak hayli güç. olacaktı. Öte yandan Gürsel, 147 te- rin temsilcilerinden, kendisine zaman vermelerini rica etmiş ve müddetin adım da koymuştu. Bir hafta içinde bir neticenin alınmasını. Başkan zi- yadesiyle arzuluyordu. Buna rağmen haftanın sonunda 147 ler meselesinin nasıl hallolacağı hakkında Komite henüz bir karâr vermiş değildi. Başkan Gürsel an iyi hal çâresinin kanunu olduğu gibi bı- rakmak, fakat. meşhur 5. maddeyi kaldırmaktan ibaret bulunduğu ka- naatindeydi. O takdirde Üniversite- nin, kendi organları, yeniden Üniver- siteye alınmaları için başvuracak, yani kendinden emin hocalar hak- kında bizzat karar alabilecekti. Ken- dinden emin olmayan bir takım kim- seler de, "haysiyetlerinin böyle bir müracaata müsait bulunmadığı" ma- zeretinin arkasına sığınarak işi ge- çiştirip gideceklerdi Her halde bir Ali Fuat Başgil veya Bülent Nuri Esen, yahut Kâzım. İsmail Gürkan başlarını bu sefer de Üniversite Or- ganlarının kapısına vurmak hatasını işlemeyeceklerdi. Böylece kanunun maksadı hasıl olacak, buna mukabil tatbikattaki hata da tamir edilmiş bulunacaktı. Ancak Komita içinde, bilhassa Sami Küçük tarafından tem- sil edilen bir görüş bu davranışın da- hi lüzumsuzluğunu (savunuyor, bu- nun nihayet bir ihtilal olduğunu söy- lüyordu. Fikir mutabakatına varmak için çalışmalar devam ederken 147lerin durumuna çare bulunabilecek son mühlet gittikçe yaklaşmaktaydı. Bun- lar ancak altı ay açık maaşı alabil- me hakkına sahiptiler. O nokta dö- nüldükten sonra bir Otamir imkanı kalmıyordu. M.B.K. bir hususta gö- rüş birliğine vardı: Mühlet uzatılabi- lir, mağduriyet telâfi edilmez hal- den çıkarılabilir, sonra da hal çâre- si aranmakta devam edilebilirdi. una rağmen, bitirdiğimiz hafta- nın sonunda 147lerin temsilcileri İs- tanbula ümitsiz dönmediler. Nitekim perşembe günü kısa boylu, saçları dökülmüş, siyah çerçeveli gözlükleri arkasında kaybolmuş kahverengi göz leri mütemadiyen gülen yaşlı bir temsilci, kendisiyle görüşen AKİS muhabirine: "— Bir haftaya kadar yazacak bol bol haber çıkacağından eminim" de- di. AKİS, 3 NİSAN 1961 YURTTA OLUP BİTENLER Temsilciler Meclisinde Anayasa müzakereleri JI. Cumhuriyet inşa ediliyor. Temsilciler Zabıtlar ve hatipler itirdiğimiz haftanın sonlarında bir ün -gazeteler o gün için "tari- hi" sıfatını kullandılar- saat hemen hemen tam 16 idi ki Başkan Gürsel, Meclis binasındaki Devlet Başkanlığı locasında ayağa kalktı. Onunla be- raber, yanında oturan Fahri Özdilek ve arkasındaki yaverleri ile doktoru da fırladılar. Cemal Gürsel açık renk bir gri elbise giymişti. Sandalyalann yanındaki yoldan geçti, bastonuna dayanarak bir kaç basamak merdive- ni tırmandı ve koridora çıktı. İçerde, İkinci oCumhuriyetin Anayasasının müzakeresi devam ediyordu. Daha doğrusu, o konuyla alâkalı ilk hita- bet yarışması obaşlamak üzereydi. Devlet oBaşkanı kendisini o dışarda, mütad veçhile beklemekte olan gaze- te muhabirlerine, mütad veçhile bir kaç söz söyledi. Anayasa müzakere- lerinin başlamış olmasından dolayı memnundu. "Cumhuriyetimizin kita- bı yazılıyor" dedi ve büyük, siyah Cadillac'ına binerek Meclis binasın- dan ayrıldı. O gün saat 15'te Temsilciler Mec- lisinde Anayasa tasarısının görüşüle- ceği biliniyordu. Bu münasebetle şa- tafatı olmayacak Ur tören hazırlan- mıştı. Aslında bu, bir tören bile de- ğildi. Görüşmeleri Cemal Gürsel bir süre takip edecekti. Oturuma baş- kanlık edecek Kazım Orbayın da bir konuşma yapması kararlaştırılmıştı. Ondan sonra, mütâd çalışmalara ge- çilecekti. Devlet Başkanı saat 15S'ten evvel seldi ve dinleyiciler tarafından al- kışlarla selâmlandı. Mili Birlik Ko- mitesi üyeleri de Başkan Gürselin sağına düşen locadaydılar. Alkışlar- la karşılanan bir Temsilci, İsmet İ- nönü oldu. C.H.P. Genel Başkanı et- rafında bir fotoğrafçı kümesiyle bir- likte salona girdi. Bakanlar Kurulu- na ait koltuklardan birinde oturan Selim Sarperle el sıkışta, bir kaç ke- lime konuştu ve yerine seçti. Flâş- lar mütemadiyen parlıyordu. Daha sonra gazetecilerin yukarı kata çık- malarına da izin verildi. Böylece Devlet Başkanının, görüşmeleri ta- kip ederken resimlerinin çekilmesi kabil oldu. Bu sırada, meşhur siyah sivil elbisesiyle Cemal Madanoğlu Temsilciler Meclisine ayrılmış salon- da görününce ve kendisine;bir yer a- rayınca bir küçük şaşkınlık, arkadan tebessümler belirdi. Ankara Ku- mandanı, arkadaşlarınla da alt sa- londa olduklarını sanmışta. Vaziyeti anlayınca gülerek yukarıya çıktı vs yerini aldı Nutuklar ve dinleyicileri Oturumu açıp yoklama yaptırttık- tan sonra Başkan Orbay yanlı bir konuşma okudu. Anayasayla alâkalı görüşmelerin başlaması, Temsilciler Meclisinin başlıca İki ovazifesinden ikincisinin de tamamlanmasına doğ- ru ilk adımdı. Seçimlerin esas temel- 17