6 Mart 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

YURTTA OLUP BİTENLER suzluğa ve bedbinliğe sürükledi. Ger- çi halkoyunda bu değişiklik bir ter- fihdi. Ama Emekli General bunun böyle olmadığım pek âla biliyordu. İstifa Hadiseler böylece (ocereyan edip gi- er ve her geçen gün Emekli Ge- neralin aleyHine işlemeğe devam e- derken, beklenen gün geldi. Bütçe müzakereleri bitmişti. Müzakereler sırasında vukua gelecek bir İstifa bir kabine buhran» yaratacağından, Kı- zıyoğluna Bütçenin kapanışını bekit- mek üşü düşüyordu Bir gece -istifasından bir gün ev- vel- Başbakan (Yardımcısı, Devlet ve Hükümet Başkanı tarafından if- tara davet «dildi. İftarda kuvvetler kumandanları da bulunacak ve Devlet Başkam silâh arkadaşlarıyla sohbet edecekti. Saatlerin 17.15'i gös- terdiği sırada Kızıloğiu 0003 numa- ralı makam arabasıyla Köşke git- ti. Sofra hazırdı. Diğer misafirler de gelmişlerdi. İftar yemeği kısa sürdü. Ondan sonra 19.30'a kadar konuşul- du. Köşkü sn son terkeden Kızıloğ- lüydu ve ertesi sabah tekrar gelece- ğini biliyordu. Nitekim, ertesi gün saat 9 sıralarında elinde bir istifa mektubuyla Köşke geldi. Mektup kı- sa ve özlüydü. Kızıloğiu bu mektupta bugünkü şartlar içinde vazifesine devam edemiyeceğini (o bildiriyor ve ayrılmasına müsaade edilmesi ri- casında bulunuyordu Başkan Gür- sel istifa mektubuna şöylece bir göz attı. Sonra istifanın kabul edildiğini belirtti. İki asker faz- la konuşmadılar. Kızıloğlu son o- larak 0003 numaralı otomöbttk ne bindi ve Başbakanlığa geldi. Top- lanacak, kendisine ait eşyaları ala- caktı. OÜzgündü. Yüzünde, pek sık görülmiyen acı bir tebessüm vardı. Başbakan Yardımcısı, odasında biraz oyalandıktan ve kendisini görmeğe gelen eski iki silâh arkadaşıyla ko- nuştuktan sonra. Dışişleri oBakam Selim Sarperin odasına girdi. İki ka- bine arkadaşı kısa bir müddet yalnız kaldılar. Kızıloğlu, Sarperin odasın- dan çıktığında yüzünde pek öyle bir değişiklik yoktu. Müstafi Bakan ge- ne acı acı gülümsüyordu. Bir askerin hayatı Muharrem İhsan Kızıloğiu, 29 Şu- bat 1905 de Sivasta doğdu. Ba- bası Kızılzâde Timuroğlu Habip Bey, annesi Zekiye Hanımdır. Çocukluğu- nu yedi yaşına kadar Siverekte ge- çirdi Balkan Harbinde -1912- baba- sını kaybetti. O yıl annesi ve dört kardeşiyle birlikte (o Şebinkarahisara geldiler. Şehit babasından kalan çok az bir maaş ve Şebin'tarnhisarda sat- tıkları aileden kalma birkaç parça 14 Fahri Özdilek İsabetli tayin araziden aldıkları para üe geçiniyor- lardı. 1914 te Bilinci Cihan Harbinin patlaması üzerine Şebinkarahisar- dan tekrar Sivasa göçtüler. Küçük Muharrem İhsan bu yıllarda ilk tah- siline devam ediyordu. Fakat Birinci Cihan Harbinin devam etmesi ve İs- tiklâl Savaşının başlaması, Sivastan Kayseriye nakletmelerine sebep oldu. Muharrem. İhsan Kayseride lise tah- siline devam etti.Bu yıllarda eline geçen bir fırsatı da değerlendirmesi- ni bildi. Oİmtihanla Konya Askeri Rüşdiyesinin birinci sınıfına naklet- ti. Harbin ve fakirliğin bütün meşak- katleri ondaki okuma aşkını öldüre- medi. O da babası gibi asker olacak- tı. 1923 yılında Konya Askeri Rttşdi- yesi İstanbula naklolundu. Muhar- rem İhsan Askeri (Rüşdiyeyi bitir- dikten sonra Kuleli Askeri İdadisine girdi. 1924 yılının Eylülünde de Har- biyeye başladı. o Harbiyede de, diğer okullarda olduğu gibi, sınıflarım üs- tün derecelerle geçti. 1926 da Topçu asteğmeni olarak okulu bitirdi. Fa- kat, okul bittikten sonra bir ay Har- biyede misafir kaldıkları için 42 lira tutan maaşının 23 lirasını bu misa- firlikte yediği yemekler için kesmiş- lerdi. Maaş olarak eline 19 lira ge- çen Asteğmen, bilgisini arttırmak için Metristeki Topçu Atış Okulunun yolunu tuttu. I Şubat 1927 de de, kura ile, ilk kıtası olan Erzincan 8. Kof. Top. Al. 1. Bt Tk. Kumandanlı- ğına tayin olundu. Kıta hayatı baş- lamıştı. Orada, okuldayken bölük kumandanı olan Yzb, Sami Topçu ile Birbirlerini çok severler- di. Muharrem İhsan, askerlik haya- tındaki ana prensiplerini, çalışma metodunu ve sertliğini ondan öğren- mişti. 1931 de üsteğmen olarak Çatalca Üst Mevkii 4. Top. Al. 45. Bt. ya tâ- yin olundu. Aynı yıl Harp Akademi- sine girdi. 1934 te Harp Akademisini başarıyla bitirdi. o Akademide iken -1932- yüzbaşılığa (yükseldi. Akade- miyi bitirdiği yıl Erkânı Harbiyeye tâyin edildi. Orada ikibuçuk yıl Ma- reşal Fevzi Çakmakla birlikte çalış- tı. Muharrem İhsan daha da yüksel- mek azmindeydi. Mayıs 1937 de Al- man Harp Akademisine Öğrenci ola- rak katıldı. Orada 6 ay muhtelif kı- talarda kaldıktan sonra iki yıl tah- sil gördü. İkinci Dünya Harbinin pat- lamak üzere olduğu günlerdeydi ki, memleketten gelen bir vazifeye da- vet emri ile 1939 da yurda döndü. Türkiyede ilk olarak Harp Akademi- sinde Tabye Öğretmenliği yaptı. Son- ra bir emirle İstanbul Kumandanlığı I. Şubeye tâyin edildi. Bu yeni göre- vi seferberlikle ilgiliydi ve çok yoru- euydu. Geceli gündüzlü çalışmaları onu bir hayli yıprattı. Bu sırada sim- siyah olan saçları bir yıl içinde be- yazlaşıverdi. 1941 yılına kadar bu görevde kaldıktan sonra Adana- ya, 7. Ip. Al. 2. Bt Kumandanlığına tâyin edildi. Birbuçuk yıllık bir kıta görevi kalmıştı. Bunu da Adanadan aynı yıl içinde naklettiği Orhangazi- dc tamamladı. 1942 de 69. P. Tüm. Kurmay Başkanlığına getirildi. O yıl Ağustos ayında da binbaşılığa yük- seldi 1913 yılına kadar bu görevde kaldı. Hayatının en enteresan ânla- rım bu devrede yaşadı. Üç defa İnö- nü ile karşılaştı. Bir defasında başın- dan şöyle bir olay geçti: Tümen ma- nevradaydı. İsmet İnönü de erkanıy- la birlikte manevrayı tâkibediyordik Genç ve enerjik kurmay, İnönünün dikkatini çekmişti. Yanma çağırdı, adım soyadını sordu. "Kızıloğlu" sö- zü İnönünün yüzünü ekşitmiş, genç kurmayın üzülmesine sebep olmuştu. Fakat sonradan meselenin aslı öğre- nildiğinde İnönü de, genç kurmay da gülmekten kendilerini alamadılar. İ- nönü, "Kızıloğlu"nu "Kızılordu" an- lamıştı. Muharrem İkna 1944 te yeniden görev değiştirmek zorunda kaldı. Bu defa Ankarada Harp Akademisine öğretmen tâyin edildi. 1946 da da Yd. Sb. Tp. Tb.Kumandanlığına getiril- di Topçu yedeksubaylann 26, 26 ve 27. dönemlerini yetiştirdi. 30 Ağus- tos 1947 de yarbay oldu. Yüzbasılı- AKİS, 6 MART 1961