10 Ağustos 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

10 Ağustos 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

lıç Ali 'aşa muhribine mahzun ıriâh- ve kendilerine el sallı- riyle İstanbul Radyosu kadrosundan tk kişiye gıpta ediyorlardı. Kılıç Ali Paşa muhribi Devlet ve Hükümet Başkam Cemal Gürseli oDonanmayı ziyaret etmek Üzere Göletle götürü- yordu. Saat 1l de gri bir elbise ile muhripten inen Başkan muhteşem bir törenle karşı karşıya kaldı. Göl- cük iskelesinde sol tarafta Deniz Kuvvetlerine mensup erler ve subay- halk bulunmak- atandaş (serbestçe iskeleye kadar sokulabilmişti. İçlerinde ağla- yanlar, Devlet Başkanının boynuna sarılanlar vardı. General Gürsel, bel- ki de İlk defa, bu karşılamada ağladı. Donanma evine varıldığında saatler 11.15'i ogösteriyordu. oOBurada sade kahvesiyle Samsun o sigarasını içen Gürsel, subaylara kısa bir hitabede bulundu. Oradan Asşubay gazinosu- na giden Devlet Başkanı gazinoda assubay ailelerinin dertlerini dinledi. e cevap alamayınca kaşla- rını çatt " Ben de askerim. Sizin dertle- Tİnizi e iyi anlayabileceğim İçin soruyorum" dedi na yanındakilere dönerek: örüyor musunuz, ne kadar İyi insana! Sual bile sormaktan çe- kiniyorlar" diye İlâve etti. Gürsel Gölcüğü ziyaretten döner- ken memnundu. Yüzünden bunu an- lamak son derece kolaydı. Üzüldüğü tek şey, çak sevdiği denizcileri deniz üniforması (o tanıyamadığı için, sivil elbiseyle ziyaret etmek Oo mecburiye- tinde kalmış bulunmasıydı. C.H. P. Manevra ve manevracılar Geçen haftanın sonunda bir gün An- k haberi C.H.P. çevrelerinde dikkatle itinayla, ibretle okundu. Haber pel uzak bir beldeye, Güney Koreye ait ti. Ama 28 Nisandan beri Güney Kr re İle Türkiyenin arasındaki mesaf pek kısalmış, iki memleket âdeta ka der birliği etmişti. Hakikaten, 28 Ni sandaki talebe nümayişleri Kor gençliğine sözüm ona tesanüt göstel mek amacıyla patlamış, kısa zaman a e haftanın sonundaki havadisi bir ta- H.P. mensupları rahat rahat AKİS, 10 AĞUSTOS' 1960 tetkik ettiler, hattâ aralarında gö- rüştüler. AP. nin bildirdiği şuydu: "SEUL 4 — G, Korenin yeni ço- gunluk, partisi o perşembe günü ciddi parti içi aksaklıklarla kargı kargıya gelmiş ve bn aksaklıklar partinin iki" ye bölünmesini omuhtemel bir (Kale getirmiştir. Partilin ileri gelen o asalarından bir grup, partinh rai bölünmesi pahasına parti obaşkanı Dr. John Change'i Başbakanlık için destekle- miyecegini o açıklamışlardır. Bu 20 kişilik ileri gelenler grubu yeni bir (diktatörlüğe mani olmak için partinin o bölünmesini, müdafaa etmektedirler. i Mecliste de evcut Siyasi muvacehesinde hayret bir Muhale- Jet partisinin mevcut olmadığını ileri sürmekte, istikbalde o çoğunluk par- tisinin ikiye ayrılmasını zaruri gör- mektedir. Yeni Milli Meclis gelecek pazar- tesi günü toplanacak i başkam ve bilâhare başbakanı seçecektir. Change aleyhtarı yeni bir tek parti diktatörlüğüne mâni olmak is- tediklerini ileri sürmektedirler." Haberin bu derece alâkayla okun- mâsmdaki sebep, gönüllerde yatan bir takım aslanların ohomurtusunu aksettirmesi ve Güney Korenin bir defadaha Türkiyeye tekaddüm et- mesiydi. İsmail Rüştü Aksal Gücen oâbidesi YURTTA OLUP BİTENLER Sinir Harbi Hakikaten bir kaç haftadır C.H.P. de Ciddi bir faaliyet göze çarpı- yordu. Gerçi koca Genel Merkezde Hemen, hemen İsmail Rüştü Aksal- dan başka kimse yoktu ve bütün ida- reciler İstânbula taşınmışlardı. İstan- bula nakil mekân eyleyenler mesul enel Merkez üyelerinden ibaret de- gildi. Onların yokluklarının gazetele- re aksetmesi için cansiperane -ve el altından- gayretler sarfeden Kasım Gülek de ortadan kaybolmuş, İstan- bul sahillerine çekilmişti. Eğer devir demagoji devri olmasaydı C.H.P. er- kânının mz m tatili bu derece göze batm Ama şimdi başkentte herkes zi mel yerde denize *girmeye veya -moda olan tâbirle- "Demokratlardan boşalan yerleri iş- gal etmeye" koşmuş bulunan C.H.P;, büyüklerinin nd bulunuyor, onları tenkit ediyordu. Aslında C.H. P. büyüklerinin hareketi affedilmez bir gaftı, zira politikada zaman za- heveslerin tatmini için yüka ki Anadolu Klübühe koşuşmuşlardı. u bakımdan "C.H.P. deki ciddi Gnliiep suyun Ooyüzünder yürütül- müyordu. iiir takım neşir organları sistemli tarzda bir belirli politikaya âlet oluyor, C.H.P. yi bilhassa Kasım Gülekin arzuladığı istikamete itme- ye çalışıyordu. o Aslında eski Genel Sekreter yeni Kurultaya hazırlanıyor ve kendisini makamından uzaklaştı- ranlardan in tik im alma hırsı İçinde yanıyordu. Zira hâdiseler göstermiş- ti ki C.H.P. bilhassa seçimlerden son- ra bir dönüm noktasına gelecek ve eski partiden mutlaka bir yeni parti çıkacaktır, Gerci yeni bir" parti pek âlâ e ewel de kurulabilir ve C.H.P. e Bayarın ve Menderesin şerrinden kurtulmak için sığınmış es- ki bazı Demokratları tekrar bayrak altında toplayabilirdi. ciddi politikacılar ilk seçimlerde bu derece şanslı bir partiden seçimler- den evvel ayrılıp talihlerini başka eti- ket altında denemeyi gaf sayıyor ve seçimlerin neticesini (o bekliyorlardı. Yalnız, bunlardan evvel bir Kurul ta- yınn toplanacağa hususunda zerrece üphe yoktu. Orada kazanacak hizip C.H.P. ye sahip olmaz pozu takınacak verakibini mutlaka partiden uzak- aştırmaya çalışacaktı: Bu yüzdendir ki el altından bir propaganda geçen afta içinde var kuvvetiyle yayılma- : Genel Sekreter İsmail rahatsızlığı o vazife görmesine mâniydi, bu bakımdan çe- kilecekti! Onun yerine yeni bir Genel Sekreter bulmak lâzımdı. Eee şöh- retli Kasım Gülek bu iş için biçilmiş 25

Bu sayıdan diğer sayfalar: