10 Ağustos 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

YURTTA OLUP BİTENLER bakıyorlardı. General bunu anladı-ve Söyle dedi: '— Konuşmamı istiyorsanız sual sorun da cevap vereyim Etraftan ses çıkmadı. Gürsel meş- hur kahkahalarından birini atarak sözlerine devam etti: eyse mevzuu ben seçeyim. " Şimdi beni iyi dinley Büfenin air bulunanlar bi- ların yüzlerindeki çalıştılar ve a e bakmaya baş- ladılar. Gürse "— Doll pilâv oldum olası ne- fis bir Türk yemeğidir. Hele burada, Anadolu Klübünde bize ikram edile- nin tadına doyum olmuyor. Size en birinci tavsiyem tabaklarınızı tepe- leme pilâv doldurmanızdır. o Üzerine nar gibi kızarmış döneri bastırın ve afiyetle yiyin. Bakın, odemindenberi elimde tabak öyle bekliyorum. Siz başlamazsanız, ben de sabaha kadar bir lokma yemem" dedi. Büfenin etrafında bulunanlar -ha- nımlar dahil- derhal şiddetli birer dö- nersever kesildiler. Bir eski General Dönerler tabakların içinde erirken elin on, oniki metre kadar uzağında bulunan beyaz saçlı biri Devlet ve Hükümet Başkanına de- vamlı surette bakmaktaydı. Ak saçlı adamın yanında Atatürkün manevi evlâdı Ülkü Doğançay vardı. Her de- vir büyüğüne sokulmakta erişilmez meharet sahibi ve kısa zamanda mül- timilyoner olma üstadı eşi pek görün- müyordu. Beyaz saçlı adam Ali Fuat Cebesoydu. Gürsel bir ara Cebesoyu gördü, Gülümseyerek eski Generali yanma çağırdı. Cebesoy Devlet Baş- kanının yanına güçlükle gelebildi ve ilk sözü "Sizin gibi genç bir Genera- lin huzuruna gelmekten şeref .duyu- yorum" oldu. Gürsel istifini bozma- dan İstanbulun D.P. listesinin eski .bağımsız milletvekili , Cebesoyun o- muzuna elini attı. öpüştüler. ikinci defa konuşan gene Cebesoy oldu. Se- sini titrete titrete; "Ölmeden evvel sizi bu mevkide görebildiğim için bahtiyarım. Allaha Şükrediyorum." dedi. İhtimal ki aynı dudaklardan aynı sözleri Celâl Ba- yar da duymuştu. Sonra iki General kadeh kaldırdı- lar ve rakılarından birer yudum aldı- lar. Cebesoy Gürseli orduda yapılan gençleştirme hareketi için tebrik et- ti, Devlet Başkanı bu hareketin ne- den yapıldığını izah eden kısa bir hi- tapta bulundu. Eski iktidarlar oy korkusu uebebiyle böyle bir hareket yapamazlardı. oy derdi yoktu. Politika hayatından 24 İnkılâp Hükümetinin, Başkan Gürsel terasta vatandaşlarla Patlıcan ve efendi bir şey beklemiyorlardı. Bunun için işi daha kolaylık ve cesaretle başara- bilme imkânları mevcuttu. Askerler sahneye bir defa çıkar Gürselin otrafında bulunan bayan- r iki Generalin.böyle uzun uzun sohbetini iyice kıskandılar. Kırk yaş- larında görülen -sâdece görülen- bir hanım Cemal Gürsele doğru ilerledi. Generale serzenişte bulunurcasına: — Paşam, sizi ünifonnayla gör- mek isterdik" dedi. Gürsel cevap verdi! "— Beğenmediniz mi?" — Hayır Paşam, beğenmedik!" ben askeri kıtayı tef- sizin aranıza geldim rada gecenin en hoş ve etraftakileri (ziyadesiyle (o güldüren hareketi cereyan etti. Aynı hanım el- lerini beline dayadı ve meşhur bir er- kek şarkıcının kadına benzeyen tak- lidini yaparak Gürsele şöyle dedi: "— Olsun! Biz sizi şakır şakır Pasa i görmek isteriz Kırk yaşlarında okadar görülen -sâdece görülen- bir hayli güzel olan hanımın hareketi Devlet Başkanını güldürdü. Gürsel kendine has kaş çatmasıyla hanımın kimin taklidini yaptığını Eg belirten bir işa- rette bulundu " — tyi tişe değil, — Ama unutmayın ki. askerler sahneye bir defa çıkar ve bir daha e er" Masanın etrafında (bulunanlar . mişti. kahkahalarla güldüler. Bu arada be- yaz smokinli bir zat, Gürselin bulun- duğu yere güçlükle bir iskemle getir- miş ve Generale yorulduğunu, otur- ması lâzım geldiğini Söylemişti. Gür- sel iskemleyi getirene gözlerim hafif- çe kısarak ve gülerek baktı. Sonra: "— Yahu ben bilmem ne impara- toru muyum?" dedi, Sohbet tekrar İnkılâp hareketine intikal etmişti. Gürsel İnkılâbın ne- den yapıldığını kısaca izah ettikten sonra . şöyle bitirdi: Bun apmak lâzımdı. Bana Simelee defaatle teklif ettiler. Olmaz dedim. Fakat hiç bir çıkar yol kal- mamıştı. Elimizde öyle kuvvetli de- liller var ki, bunları muhakeme esna- sında hakimler heyetine ve radyo va- sıtasıyle halka dinlettiğimizde hay- retler içerisinde kalacaksınız. Saat gece yansım bir hayli geç- Gürsel L şeklindeki (büfenin önünden ayrıldı, tik oturduğu masa- ya geldi. İki kadeh sulu rakı daha içtikten sonra saat 1,30 da donanma- ya ait bir motorla Büyükadadan ay- rıldı. Donanmayı ziyaret Devlet ve Hükümet Başkanının ge- ride bıraktığımız hafta içinde yaptığı ziyaretler sâdece (o İnönüye ve Anadolu Kluibüne olmadı. Perşembe günü güneş Galata rıhtımını cayır cayır yakarken rıh- tımda bekleşen basın mensupları Kı- AKİS, 10 AĞUSTOS 1960,