YURTTA OLUP BİTENLER İnönüyü karşılayan muazzam kalabalık İşte radyo gazetesinin 4 bini! çekilen binbaşı suçu görülmediği için serbest bırakıldı. İki üstteğmenin daha mahkemeye verilecekleri söy- leniyor". Ancak, bu hâdiseden dola- askeri kaza organlarının bu neviden "suç"lar hakkında kanaati tecrübey- le sabitti. Motörlü tren tam üç saat Himmet- dedede kaldı. Saat dört buçuğa yak- laşıyordu ki İnönü paltosunu giyerek trenden indi ve biraz yürüdü. İnce, sivri burunlu vali muavini ile bed- baht tavırlı jandarma komutanı bir binadaydılar. Fakat Topçu Binbaşı- sı Selâhaddin Çetiner ortadaydı. İ- nönü binbaşıyı ci Binbaşı gel- di, selam aldı. İn "— Binbaşı, dedi. rada karan- lık tertiplerin hazırlandığından şüp- he ediyor ve size durumu bildiriyo- rum. Bunu amirlerinize naklediniz ve tedbir alınız. Trenin burada bek- letilmesinde hiç bir manâ yoktur. A- lâkadar olunuz". Binbaşı, tekrar selâm alarak "Baş- dedi. İnönü trene ayrılmaya asla ni- yetli bulunmadığı o anlaşılıyordu. A- radan kısa bir müddet geçti. İnce, sivri burunlu vali muavini tekrar gö- ründü. Bu sefer daha rahat bir hali vardı. Yol açıktı. İnönü Kayseriye gidebilirdi. "Kat'iyet taşıyan emir" toz ol- muştu. Kütlenin şuuru Tp — Hai içinde Kayseriye var- a katar istasyona yaklaş- Pm ii rayı dolduran muazzam kalabalığın tezahüratı başladı. İnönüyü sabahtan itibaren bekliyor- 8 du. Muhalefet liderinin treninin Him- metdedede durdurulduğu, İnönünün Kayseriye gelmekten alıkonulmaya çalışıldığı, fakat Garp Cephesi Ko- mutanının "Ben Kayseriye gidece- gim" dediği şehirde duyulmuştu. Halk, sabahtan itibaren -zor kulla- nılmaksızın, ikna yoluyla- (o dağıtıl- maya çalışılmıştı. Hele öğleden son- ra teşebbüs büsbütün hararet ka- zanmış, İnönünün yolda tutulmasın- dan faydalanılmak istenmişti. Fakat halk, yerinden kıpırdanmamıştı. Her- kesin ağzındaki şuydu: Madem ki Paşa geleceğini söylemiştir, mutlaka gelecektir. Gerekirse osabaha kadar bekleriz! Halkın bu azmi, İnönünün treninin hareketinin başlıca sebeple- rinden birini teşkil etti. Onbinlerce kişinin bütün bir gece ayakta ması alâkalıların hiç hoşlanmadıkları bir kâbus oluverdi. Kayseri İnönüyü hakikaten pek az faniye nasip olan bir coşkunlukla karşıladı. Burada halkın yüz ifade- sinde öteki yerlere nazaran bir fark vardı: (Saatlerce bekletilmenin de verdiği hiddetle bütün çehreler son derece azimli, kararlı bir havaya bü- rünmüştü. Aslına bakılırsa önümüz- deki seçimlerde D.P. nin Kayseride bir şansı bulunmadığını herkes bili- ordu. Ama kafalarında ufak bir şüphe muhafaza edenler dâhi o gün Kayserilileri (oOgördüklerinde burada seçimleri C.H.P. nin kahir ekseriyet- le kazanacağına dair kalıplarını memnunlukla basabilirlerdi. Onbinlerce insan Muhalefet lideri- ni istasyondan alarak büyük tezahü- rat arasında il binasına götürdü. İnö- nü açık bir jipteydi. Halk çılgınca al- kışlıyordu. İl binasının önünde on- binlere yeni onbinler katıldı. Manza- ra muhteşem, binanın önü ta ilerde- ki sokaklara kadar insanla doluydu. Caddelerden halk adeta akıyordu. Muhalefet lideri halka binanın bal- konundan kısa bir hitabede bulundu, teşekkür etti, minnet ve şükranını söyledi, kendilerini Allaha emanet e- derek dağılmalarını rica etti. Halk, inanılmaz bir olgunlukla kısa zaman içinde İnönünün arzusunu yerine ge- tirdi. O muazzam kalabalık eriyen bir çığ gibi kayboluverdi. Böylesine disiplinli ve intizamsever bir kütleye rastlamak adeta imkânsızdı. Bu, Ah- met Kınığın -İnönünün Malatyadaki meşhur ve sakalet derecesindeki de- vasa heykelini diken validir- Kayse- riye- koyduğu teşhisinin ne derece ha- talı m açık şekilde gözler önüne se Kuvvet dean Os kşam İnönü, il başkanı Muzaf- fer Attaroğlunun evinde misafir kaldı. Son derece mesut ve bahtiyar- dı. Saadeti ve bahtiyarlığı Kayseri- lilerin gösterdikleri azimden ileri ge- liyordu. Bu, bir cemiyetin olgunluğu- nun ifadesiydi. Kayserililer, her tür- lü müşkilâta rağmen dağılmamışlar, İnönünün geleceğinden emin, bekle- mişlerdi. Onların azmi, İktidarın ina- dını yıkmıştı. Eğer halk iradesini kul- mı vardı? Hele bu olgunluğu sene- lerdir bu millete vermeye çalışan bir insan için?.. Ertesi sabah İnönü erkenden, kalk- tı, traş oldu, giyindi. Heyetlerle, bu AKİS, 6 NİSAN 1960