TİYATRO İstanbul Yeni Piyesler Muhsın Ertugrulun İstanbula gel- dikten sonra ilk işi sağı solu yok- layıp münasip gördüğü yerleri hemen perdelerini açacak birer tıyatro hâ- line getirmek oldu. Sayıları üçe yük- selen Şehir Tiyatroları Lâle Tiyatrosu ve Kadıköy bölümlerinin de açılma- sıyla,beşe çıktı. Muhsin Ertuğrul bir yandan belediyeyle işbirliği yapıp Şehir Tiyatrolarının sayılarını art- tırırken Öte yandan şahsi çalışma- sıyla Öözel tiyatrolar da kuruyordu. Bu özel tıyatrolardan ilki günde iki temsil veren ve yeni bir hüviyet ka- zanmış olan Karaca Tiyatroydu. Ka- raca Tiyatroyu hemen yılbaşında a- çılacak olan Site sinemasının üzerin- deki yeni bir oda tiyatrosu takip e- decekti. "Muhsin Ertuğrul — serisine daha küçük teşebbüslerin malı olan ve haftada iki piyes temsil eden Kü- çük Sahne ve Oda Tiyatrosu da ek- lenince İstanbulluların tiyatro yö nünden hiç de sıkıntıda olmadıkları ortaya çıkar. Operet ve vodvil toplulukları — sayılmazsa İstanbulda bu gün perdelerini açıp kapamakta olan dokuz tiyatro vardır, bunların sayılarının yakın bir gelecekte daha da artacağı muhakkaktır. Bu dokuz tiyatroda son günlerde afişe çıkmış, ya da çıkacak olan o- yunlara şöyle bir bakmakta şüphesiz fayda vardır. Yeni Komedi Tiyatrosunda Tale- be Tiyatroları Festivali bittikten sonra Çetin Altanın "Tahtaravalli" adlı telif oyunu oynanmaya başlan- Lâle Tiyatrosu ve Eminönü bölümlerinde oynanan piyesler yer değiştirdi; Goldoni'nin "Fettan Kız"ı Eminönü Bölümünde, Namık Kema- lin "Akif Bey'i de Lâle Tiyatrosunda oynanmaya başlandı. Dra Tiyatrosunda — oynanan "Hamlet"in yerini Necati Cumalının "Mine" adlı oyunu alacaktır Fakat bu gidişle "Mine"nin daha çok gün- ler sırasını bekliyeceği muhakkak— tır. Mevsim başından beri ful bir sa- londa oynanmakta olan "Hamlet'in daha bir ay afişte kalacağı şüphe- sizdir. 4 Aralıkta perdelerini açmış bu- lunan Şehir Tıyatrolarının Kadıköy bölümü daha önce Ank ra Oda Ti- yatrosunda oynanan "Devlet Işlerı - ni temsil etmeye başlamıştı. Günde da ve 9 da olmak üzere -iki temsil veren Karaca Ti- yatroda Kenter kardeşlerin oyna- dıkları "Salıncakta İki Kişi" İstan- bulluların bu güne kadar hiçbir pi- yese göstermedikleri rağbetle kapa- li gişe halinde devam etmektedir. Suarede oynanan John Osborne'un "Burada Go ülü"sü yerini Edmund Morris'in "Tahta Çanaklar"ına bırak- mıştır. "Salıncakta İki Kişi"nin yeri- neyse Ludislaus Fodor'un yine An- AKİS, 9 ARALIK 1959 Mahir Canova Davetli... karada Kenter kardeşler tarafından temsil edilmiş olan 'Çöl r ge- çecektir. Karaca Tiyatro bu piyesi sahneye koymak için Ankaradan Mahir Canovavı davet etmiştir. Site sinemasının üzerinde Ken- ter kardeşler, Muammer Karaca ve Necip Filmer tarafından ortaklaşa açılacak olan yeni oda tiyatrosun- daysa Müşfik ve Yıldız Kenterle be- raber Muammer Karaca çağımızda- ki feza denemelerini konu olarak a- lan modern bir Fransız komedisini oynıyacaklardır. Mevsim başında oynadıkları Go- gol'ün "Müfettiş"i hatırı sayılır bir fiyasko veren Küçük Sahne şımdı Noel Coward'ın "Sozde Melekler" ve Peter Shaffer'in "Beş Parmak" adlı oyunlarını temsil etmeye başlamıştır. Bu oyunlardan sonra Küçük Sahne- oynanmak —Üzere — Alexândre Brefford'gn "Sokak Kızı lrma sı ve surgut Ozakmanın "Biz, Onla- r'1ı sıralarını beklemektedır Istıklal caddesindeki Oda Tiyatrosunda afi- şe çıkacak yeni piyes ise geçen yıl Ankara Üçüncü Tıyatroda bir haylı başarıyla oynanan "Gönül Avcısı" dır. Karaca "Tahta Çanaklar" emleketimiz tiyatrosunda ağır- lğın Ankarada olduğu geçen yıllar için tartışma kabul etmez bir gerçekti. Ne var ki Muhsin Ertuğ- rulla beraber Ankaranın iki güçlü sanatçısı, - Yıldız. ve Müşfik Kente- tin de İstanbula göç etmesiyle bu a ğırlığın Ankaradan İstanbula doğ- ru hissedilir bir şekilde kaydığı gö- rüldü. seyircisi — gördü- ğü pıyeslerin yerine yeni bir piyesin afişe çıkmasını aylarca beklerken İs- tanbul seyircisi çeşitli tiyatrolarda ardardakarşısına çıkan piyeslerin içinden hangisini seyretmek için sı çeceğini şaşırmaktadır. Fakat seyirci bu seçimi yaparken şüphesiz bu yıl Karaca Tiyatroyu ön plânda tutu- yor. Çünkü, Karaca Tiyatronun gişesine parasını verirken — biliyor ki karşısına ne Küçük Sahnede oy- nanan lise temsilleri kalitesinde bir “Müfettiş" ne de Oda Tiyatrosunda olduğu gibi tiyatroya hevesli üç beş muptedının biraraya gelıp oynadık— ları bir " Şafakla Gelen" ya da "Tapı- lacak Kadın" çıkmıyacaktır. Karaca Tiyatro İstanbul seyırcısının yıllar- dır hasretini çektiği akademik an- lamda, sağlam oyunlar veren bir ti- yatro olmuştur. Ve yine seyirci bili- yor ki bu tiyatroya verilen yedi lira- lara yazık olmamaktadır. Bu Tiyat- ronun böyle sağlam bir görünüşle seyirci karşısına çıkmasının birinci sebebi şüphesiz memleketimizin bel- kide en güçlü iki oyuncusuna, Yıldız ve "Müşfik Kentere sahip olmasıdır. İki kardeşin oynadıkları Salıncak- ta İki Kişi" adlı oyun 15 gün sonra bile ful olan bir gişeyle devam eder- ken John Osborn'un “Burada Gömü- lü" su yerıne konulan Edmund Mor- ris'in "Tahta Çanaklar"ı bu tıyatro için yeni bir başarı olmaktadı "Tahta Çanaklar" ın geçen yıllar içinde Devlet Tiyatrosunda oynan- dığını tiyatro meraklıları hatırlıya- caklardır. ser araca Tiyatroda sahneye konulurken son yıllar için- de adlı pıyestekı rolüyle bü- yük alaka toplayan Müşfik Kenter ilk defa bu piyeste rejisörlük göre- vini de omuzlarına yükleniyordu. Devlet Tiyatrosundaki tecrübe- den de anlaşılmıştı ki "Tahta Çanak- lar" tiyatro edebiyatının güçlü ör- neklerinden biri olmayın, beylik bir melodram olmakla beraber seyirci- yi duygulandırmak yönünden büyük etkileri olan bir oyundur. Eserin konusu : on Dennison adlı 1ht1yar oğlu Gleen,gelini — Clar torunu Susie ile bir evde oturmaktadır Cla- ra ihtiyarla, artık ikinci çocuklugu— nu yaşamakta olan bu adam raşmaktan bıkıp usanmıştır. yar, eline ne geçerse kırdığı için ye- mekleri tahta bir çanak içinde verilmektedir. Clara artık bu ihti- yarla uğraşmıyacağını kocası Glen- n'e açar ve onu düşkünler yurduna göndermesini ister. Yaşlı adamı düş- künler yurduna göndermek için pa- ra lâzımdır, Glenn, bunun için diğer kardeşıne yazmış, kardeşlerden sâdece Floyd, Glenn'in davetini ka- bili ederek yaşlı babayı görmeye gelmiştir. İki kardeş babalarını düş- 29