Gizli Pazarlıktan Sonra .« Yeter diyerek "af a bugün, ha yarın.. biraz yumuşayın" <H müjdeleri" vermekte Adete yarış e- Wİİ k ea e — —— M XOK Yüşlemimi ÇWüctam, | -nı—rıı;ı'ı —eT aTe — — — tiline başlamasıyla, basın suçluları- ğ yi bemeremu el beilik İm gnn Tireş (di Üzm- nın affı, vâdesi | Kasımdan ötöye Şeaamtedila. Awb. .ujy Üörrli. İze Alilh, £ temdit edilmiş pek ıf bir ümit ım.b WİI Nıllll_ ge y Te Ö - haline gırmıştır Pazarlıkçı üstad M tü' ııımııııııııuı lar, " d af” yerine, şimdi "al dhı,__ il v am çalmış tirajlar" ile aşa şa şkm üzgün ve hayal kırıklığı içindedirler Jat ı H'h Na !_::_"':.:?E Üstelik gölgesinden (de ” Jamendna Krinlemi tapek — PEveei F korkuya düş | tükleri Damoklesin rinde her z bir dehşetle sallanıp durmaktadır. İsimlerini ve mücadelelerini, bir panik psikolojisi içindi, ğlu kalkışanların dokları üzüntülü h şüphe yok, bizzat kendılerıdır sevgili kulu Hazreti İbra Tanrı, a bir kurban gönde himin İmdadın 'ı Va -ıölç düğürl wi prrmist mlübetre, gn enirelen Hwiıı'— iylüe b göNVERENEN AMT dönNTEĞNCA güü Btiynlelle vi alböğerri Tön İüle eiir La yürreke, Tra ji nn eemgüyrant ea — retame h Tni pitemeş D muto ! ba fpelirir. (Degparik VA | betnhlör, Âk. Yahman, son ÜOla ct aa ili- tecteie eu Vattt e©t KlE sündamıim'a â ane gözümü cler geei v nit Tni beser - Meni en wertu es Velk emr Iı piteee ıı-!ııııı'ıınıl viguedir B OTİ vesir Vait ı-ıainl B - ıı-purr " l_ıuıııı.ı rerek yetişmiştir. Ama selâmetler için "Basın Hürriyeti"ni kurban et- meye kalkışan bizim üstadlar, halâ- larının kefaretini bizzat ödemek durumundadırlar. Meselâ Ahmet Emin Yalman -ki gizli pazarlığın hiç. bir safhasına katılmadığını, fakat arkadaşlarının teşebbüslerini, kaleminin tam mâ- nasıyla tasvip ettiğini müteaddit de- fa açıklamıştır— kapıldığı hoş ümi- din peşine başkalarını da takmak için az mı gayret sarfetmiştir? Üs- tadın daha, bu ayın şında çıkan "Yeni Basın Rejimi" başlıklı başya- zısının ilk pragrafına bakın: “Basın suçlularının affı yoluna gidileceği. Basın ve Ceza kanunla- rındaki demokrasiye aykırı tehdit- lerin, kaldırılacağı ve kâğıt hakkın- daki baskı tedbirlerine son verilece- ği ve basının günü gününe aydınla- tılması ve. aradaki devamlı temasın muhafazası çığırının yemden kuru- lacağı hakkında larda ik- tidarın selahıyetlı temsılcılerı tara- fından defalarca — sözler verılmıştı Ortada dolaşan haberlere göre, bun- ların gerçekleşmesi için icap eden hazırlıklara girişilmiş bulunuyor". "af perisi" kaçıp Şim 1 Kesi- Ilın gerısındekı ağlara gızlenınce girişilen ha- zırlıklar ne oldu?" diye düşünmesi ve suale bir cevâp getirmesi beklen- mez mi? Ama hafızasının kendisine man zaman feci surette ihanet et- | tiğini, Abdi İpekçiyle giriştiği mü- AKİS, 28 TEMMUZ 1959 Yalmanın sözlerinin özeti Hafıza yanılabilir nakaşada ortaya koyan Ahmed E- min Yalman, gene bir büyük unut- kanlık 1çınde görünmektedir. Her- kesin hatırladığı gibi. İpekçiyle mü- nakaşasında, m Milletlerara- sı Basın Enstıtusunun Berlin Kong- resinde mleketimizdeki basın tahditleri yuzunden bir takım arka- daşlarımızın zindan köşelerinde ce- fa çektıgım dünyanın hiç bir yerin- de görülmemiş bir takım tekzip u- sullerının bizde hüküm sürdüğünü" 5 HERLKE B öRÜYÜR söylediğini iddia etmiş ve bu İddiayı İpekçi tashih etmişti. Milletlerarası Basın Enstitüsünün Temmuz bülte- ni, Abdi İpekçiyi teyid etmekte ve Yalmanın hafızasının zayıflığı neti- i, pek iyi hatırlayamadığı konuş- masını şöyle hülâsa etmektedir: "Yalman, Genel Kurulda gazete patronları ve Başbakan — arasında bir görü şme cereyan ettıgını açık— ladı. Bu 'görüşmeden sonra hüküm tin af çıkartacağı ve basınla 1lgılı kanunları yumuşatacağı ümit edil- mektedir. Mukabilinde — gazeteler, kendı kendılerını disiplin altma al- ---- taah dir." Bü t - de i yazı parantez ıçındekı sa- tırlarla sona ermekted (Yalman oğlu ve Vatan gazetesı yazı işleri müdürlerinden biri, meriyetteki ba- sın kanunları hükümleri mucibince hapse ve sürgüne mahküm olmuş- lardır Basın Enstitüsü- "Türkiye- ' başlıklı bır hafta evvel açık- pazarlık ın hikâyesi de yer almaktadır: Milletlerarası nün Temmuz bülteninde Hükümetle yapılan temaslar so- nunda gazete patronları iki vaad el- de ettiler: Evvelâ, D. P. Grubunun 6 Mayıs tarıhlı teblıgınde ifade edi- len tarzda, İdare basına karşı daha ert ve tesırlı tedbırler almaktan Vazg çecek, sonra hüküm hapis- teki veya hapıse gıtmemekle bera- ber mahküm olmuş gazetecılerı af maksadıyla bir Af K u Tasa nı Meclise sunacaktı İdare ve gazete direktörleri ara- sındakı anlaşm basının daha yu- muşak davranmasını derpiş etmek— tedir. Su mânada ki basın, tahrik sayılabılecek yazıları yayınlamak— n kaçınacaktı Basın, anlaşmadan sonra yumu- şak davranmaya başlamışsa da, af mevzuunda şımdıye kadar bir şey yapılmamışt Mılletlerarası Basın Enstitüsü tereddütleri içinde hiç bir hakikati farketmez görünmek- tedirler. O t_ıakıkat ki zaman, zaman kafalarına indirecektir