Birleşmiş Milletlerin arması İdealist olmak güzel şeydir! şiz" sozlerı işitiliyordu. Bu "kardeş- lik hava rap memleketle- Ti kolayca bir karar sureti üzerin- de anlaşmaya vardılar. Karar suretinin en büyük husu- siyeti, 10 Arap memleketinin, gerek Rusyaya, gerek Amerikaya "Siz 'bi- zim işlerimize karışmayın bizi kent di hâlimize bırakın. Bizim vesayete ihtiyacımız yok. Kendi işlerimizi kendi aramızda hallederiz" demesin- den ibaretti. Arap Karar Sureti, Tür- kiye dahil 80 üye tarafından oy bir- liğiyle kabul edildi. Başka bir çare yoktu. Arap Karar Suretinin reddi, Amerikanın, Arapların — hakiki hâ- misinin Ruslar olduğunu kabuletme- si mânasına gelecekti. Nasır bu su- retle yeni bir Zzafer daha kazandı. Zorlunun şampiyonlugunu yaptıgı Orta Doğu hadiselerine 'seyirci kal- mama polıtıkası yla carar sure- tinin tabii alâkası yoktu. Türk Dışışlerı Bakanı bir de- fa daha yanılmış ve Birleşmiş Millet- lerin havasını anlıyamamıştı. Arapların kendi işlerini kendileri halletmek azminde — olduklarını be- lirten Arap karar suretinin Batı gö- rüşüne verdiği tek tâviz, Ingiliz ve Amerikan — kuvvetlerinin derhal çe- kilmesini istemekten — vazgeçilmesin- den ibarettir. "Derhal" kelimesini “"acele" tâbiri almıştır. — Askerlerin çekilmesini temin için lüle Ey kadar bu işin tamamlanacağı sanıl maktadır. Dünya Evinin Genel Sek- reteri Mr. H. vazifelendirilmiştir. Ingılız ve Amerikan askerlerinin ye- rini, Birleşmiş Milletler Kuvvetleri- AKİS, 30 AĞUSTOS 1958 nin, hattâ müşahitlerinin alması ba- his konusu değildir. Sadece Orta Do- ğuda Birleşmiş Milletlerin "mevcu- diyeti" kabul edilmiştir. Diğer bir deyişle, Dünya — Evi Orta Doğuda "elçiler" — bulundurabilecektir. Zor- lunun Dulles'la birlikle rüyasını gör- düğü "Sulh Ordusu" projesi şimdilik suya düşmüştür. Genel Kurul karar suretinden sonra dağıldı. Kolları sıvamak sıra- sı şimdi Dünya Evinin dünyaca meş- hur Genel Sekreterine gelmiştir. Sakin diplomat akit kaybetmeyi — sevmiyen Mr. H bu haftanın başında Orta Do- ğu yolunu tuttu. İlk durak Beyrut ve Ürdün olacaktır. Mr. H sonra Bağdat ve Kahireye gidecek ve muh- temelen Arap Liginin Eylül başında- ki toplantısında hazır bulunacak- tır. Ürdün hâlen her an bir yan- gin çıkması beklenen memleket- tir. Milletlerarası yangın — söndü- rücü Mr. acayı kıvılcımları söndürmeye çalışacaktır. Bunu nasıl yapacaktır? Meçhuldür. Zira Mr. H dünyanın en sessiz se- dasız çalışan ve en az konuşan ada- mıdır. Bu sebeple Birleşmiş Milletler çerçevesınde "sessiz diplomat" ismi- ni kazanmıştır Bu sessiz adam bundan beş yıl evvel 7 Nisan 1963 tarihinde Dünya Evinin Genel Sekreterliğine getiril- diği zaman onu kimse tanımıyordu. Haberi ogrenen gazetecilerin ilk re- aksiyonu "kim bu adam" demek ol- muştu. Radyolarda spikerler Dag DÜNYADA OLUP BİTENLER Hammarskjold isminin nasıl telâffuz edileceğini öğrenmek için bir hayli çabalamışlardı. Hattâ Birleşmiş Mil- İetlerde iki sene İsveç delegasyonu- nun başkanlığını yapmasına rağmen Dünya Evi sakinlerinden bir çoğu gölgede kalmasını — seven adamı tanımıyorlardı! Gazeteciler onu ta- nımak, hususi hayatını öğrenmek için çok gayret sarfettiler. Fakat bu gün bile, onun hususi hayatı hakkın- da çok az şey bilinmektedir. Mr. en az, kendi gibi İsveçli olan meş- hur Greta Garbo kadar bir sır küpü- Ür. Hâlen 53 yaşındaki Genel Sekre- ter İsveçin siyaset hayatında tanın- mış bir ailesine mensuptur. — İsveçi Birinci Dünya Harbının dışında tu- tan başbakan, Mr. Dag daha pek küçükken sessiz bir çocuktu. Başlıca merakı şiir ve resimdi. Dağ sporlarını ve bisiklete binmeyi severdi. Dag si- yaset ve iktisat tahsil etti. Par- lak bir talebe ve muvaffak bir idareciydi. Daha 81 yaşında İsveç Maliye Bakanlığı müsteşarlığına yükseldi. 36 yaşındayken — İsveç erkez Bankasını idare ediyordu. Daha sonraları dışişleri bakanlığı- na geçti. Marshall Plânı ortaya çık- tığı zaman, çok dil bildiği için plânın idarecileri arasına — seçi n son Birleşmiş Milletlerde Isveçi temsil ediyordu. Genel Sekreterlik — vazifesini hiç de istiyerek kabul etmedi. Selefi Trygbe Lie'nin seçildiği zaman söy- lediği, "dünyanın en muhal işini U- zerinize alıyorsunuz" sözlerine o da iştirak ediyordu. Fakat Mr. H dün- yanın en imkânsız işini muvaffaki- letle yurutmesını bildi. gin şöhreti 1954 sonunda baş ladı O tarihlerde Kızıl Çin 15 Ame- rikan tayyarecisini ele geçırmış, on- ları bir türlü saAlmaya yanaşmıyor- du. Mr. Tayyarecilerin kurtarıl- ması işini üzerine aldı ve 1955 yılı başında Pekin yolunu tuttu. Bir Müddet sonra tayyareciler serbest bırakıldı. Mr. o günlerde atom enerjisinin sulh yolunda kullanılma- sını temin için sarfettıgı gayretler yüzünden de dikkati çekti. Fakat onun asıl şöhreti talıhsız Süveyş se- ferinden sonra başlar. İngiliz, Fran- sız ve İsrail askerlerinin geri çekıl— mesinde Mr. H büyük bir başar gösterdi. Mısır ve İsrail hudutlarına Birleşmiş Milletler silâhlı kuvvetle- temin etti. rinin yerleştırılmesını Mr vuku bulan Orta Doğu seyahatleri o talihlerde başlı- yacak ve Genel Sekreter Arap işle- ri mütehassısı hâline gelecektir. Mr. H zirve konuşmalarının ger- çekleştirilmesi için de çok uğraştı. Moskovaya gidip Krutçefle konuştu. Zirve konuşmaları bir türlü yapıla- madıysa kabahat herhalde onun de- ğildir. Mr. H kalben Batıya bağlı olma- sına rağmen, vazifesinde tamamiyle bitaraf kalmaya son — derece dikkat etti. Dünya Evınin camdan sarayı- 19