teşkil etmeye namzettir! Tonla, met- reyle v.s. ile değil de parayla ıfade edilen kapasite artışları da ayrı is- tatistik şaheserleri 1statıst1k1er de, Trakkam başladığım unutarak. sadece zirai mahsul ihracının bir milyar dolara, yani 2,8 milyar lira- ya yükseleceğım müjdelemektedir. akan Menderes de evvelce 1958 yıllarını ballandıra ballandıra anlatmıştı! Komşu bir memlekete has bu i- yimserliği paylaşarak, bir milyar dolar tutarında zirai mahsul ihraca- tı yapılacağı günleri, büyük gönüllü Kalafatın bugünkü koltuğundan sey- retmesini temenni edelim Idare Koordinasyon Bakanlığı ütçe müzakerelerinin meşhur si- ması Sebati Atamanın, hafta bakanlar arasına kimseyi şaşırtmadı. çoktan beri bekleniyordu. transfer — kıymetlerden — Atamanın, bakanlıklararası işleri tanzimle va- zifeli Koordinasyon Bakanlığına ge- tirilmesi hakikaten bir sürpriz oldu. Zira Eski Yunan devrindeki bir cins filozofları hatırlatan mantık oyunla- rında büyük bir maharet — gösteren Koordinasyon Bakam, koordinasyon, plân, program mefhumlarının aman- sız bir düşmanı ve gelişi güzel ikti- - sadi kalkınmanın hararetli bir şam- piyonudur. Atamam, büyük bir iman ve samimiyetle, — plânlı bir iktisadi kalkınmanın imkânsızlığı hakkında, muhalif milletvekillerine dahi kon- feranslar verirken görmek mümkün- dür. Tabii ki bu zihniyetle yapıla- cak bir koordinasyon faaliyetinin neticeleri üzerinde hiçbir hayale ka- pılmamak lâzımdır. Maamafih son- baharda herhangi bir kabine değişik- liği vuku bulmazsa. Ataman bütçe müzakerelerinde, Başbakan için kıy- metli bir yardımcı olacaktır. Geçen yılkı muzakerelerde ikti- darı müşkül uma sokan en mü- i 1953 ten itibaren milli gelir rakkamlarında görülen gerile- ttik olmuştu. İktidar ancak resmi is- tatistikleri yalanlıyarak ve meşhur umarak sanayi sayımından medet durumu kurtarmaya çalışmıştı. Maa- mafih İktidar bu sene, milli gelir hesaplarım da sanayi sayımının ışı- AKİS, 19 TEMMUZ 1958 ği altında düzeltmekte kusur etme- yecektir. Milli Gelir hesaplarının di- linden anlıyan nadir bakanlarımız- dan olan Ataman şimdiden 1956 ve 1957 yıllan arasında Milli Gelirin yüzde 12 nisbetinde arttığını muva- fik muhalif herkese ilan etmekte- Piyasa Liberalizmin örnekleri G eçen haftanın başında, — Devlet Demiryollarının aldığı bir karar, parti programında liberal gözüken D. P. nin, liberalizmle uzaktan yakın- dan bır akrabalığı olmıyan icraatına artık alışan tüccarı pek fazla şaşırt- madı. Demiryolları, hususi şahıslara ait zahirenin nakliyatını durdurmuş- tu! Zahire tüccarlarına mübayaala- İKTİSADİ VE MALİ SAHADA sayede Ofis zahire tüccarlarının re- kabetini önliyecek ve yeni asgari fiyatlarla Demıryolları tarifelerine an yüzde 75 zam dolayısıyle fiyatlar- daki artığı önlemek için, bazı şehir- lerin ekmeğin gramajım düşürmeye başladığı şu günlerde, buğday fiyat- larının yükselmesini önlemek için İk- tidarın bulduğu yegâne çare budur Tüccarın rekabeti önlenecek vi hire müstahsilden, geçen yılki fıyat— lar üzerinden alınaca tır. Gelgelelim devltetçiliğin en kötü örneklerinden birini teşkil eden ka- rarın ümit edilen neticeyi vereceği şüphelidir. Meselâ Ofis Baremine gö- re 40 kuruş olan bir kuruş primli Floransa cinsi yumuşak buğday, hâ- len 42 - 43 kuruş üzerinden alıcı bu- labilmektedir. Maamafih nakliye im- Kamyonla taşınan buğday Astarı yüzünden pahalı yüksek fiyatla kamyonlarla -0 taşıtmaktan rını, da eğer bulabilirlerse.' başka çare kalmıyordu. Fındık ticaretine dahi başladığı halde vagonlarının sayısını bir tü arttıramıyan Demiryolları idaresine bu karar, Ofis mübayaalarını hız- landırmak maksadıyla aldırtılmıştı. em tüccarın, hem Ofisin mallarım nakledemiyen idare, münhasıran O- fisin hububatını taşıyacaktı. Görül- memiş kalkınma diyarında böyle u- fak tefek aksaklıklar ve hesapsızlık- lar olağan şeylerdi. Ne var ki bazı kötü diller, teknik — imkânsızlıklar neticesinde yapılan bu imtiyazlı mu- amelenin gerisinde bazı gizli niyet- lerin bulunduğunu söylemeden ede- miyorlardı. Bunlara göre kararı a- lanların güttükleri gaye — açıktır. Maksat, hububat piyasasında Otfisin tekelini tesis 'etmekten ibarettir. Bu kânlarının ve Milli Korunma Kanu- nunun tehdidinin, tüccarın bu arzu- sunu frenlemesi mümkündür. Bu du- rumda mahsulünü normal fiyatların altında satmak zorunda kalacak 0- lan ve n hâmiliğini kimse- ye vermediği koyluler acaba ne dü- şüneceklerdir? Fakat — başvurduğu usul ne kadar acaip — olursa D. P. nin buğday fiyatlarını tutmaya çalışması tasviple karşılan- malıdır, tabii son günlerde azgınlı- ğını arttıran fiyatlara da meram an- latmaya çalışırsa Dış Ticaret Demirperde Kredileri nkara milletvekili Bülent vitin Sovyetler Birliğinin kredi ve teknik yardımıyla kurulacak te- 21