DÜNYADA OLUP BİTENLER liderleri adaylıklarını geri alır ve halkı seçimleri boykot etmeye — ça- ğırır. İşte 30 yıldan beri, — Salazar emokrasisi bu şekilde işletmektedir ve bu şekilde ışleyıp gidecekti. Ama son seçimlerde teknik bir arıza ol- du. Sivil Havacılık Direktörü Ge- neral Delgado, bütün tehditlere, göz- dağı vermelere rağmen adaylığını ge- ri Buna rağmen Salaların seçtiği adayın kolayca kazanacağından hiç kimse şüphe etmiyordu. Bütün ted- birler alınmış, hiçbir şey tesadüfe bırakılmamıştı Şöyle ki, — Anayasa- a umumi rey hakkı tanınmasına rağmen, Portekizde herkesin rey vermesi mümkün değildir. Kadınlar ve nüfusun yüzde 40 ını teşkil eden olcuma ve yazma bilmiyenler — seç- men olamaz. Vergi ödemiyenler saf harici bırakılmıştır. Bu da yetmiyor- muş " etin — menfaatlerine zararlı faaliyetlerde bulunan — veya fikirlere sahip olanlar" sandık ba- şına gitmekten mahrum edilmiştir. Bu sayede, halkın yüzde 70 inden faz- lasının ismi seçmen kütüklerine gi- rememektedir. Tabii ki iş bununla da bitmemektedir: Adaylar — şeçim bültenlerini bizzat bastırmak zorun- dadırlar. Cesur aday Delgado, otuz yıldan beri ilk defa olarak bulten bastırmayı denemiş ve bunu güç bir iş olduğunu tecrubeyle ogrenmış— tir. Zira başvurduğu matbaacı, se- çımlere iki gün kala "teknik arıza- lar" yüzünden ısmarlanan — bülten- lerin hepsini bitirememişti! Hazır- lanan bültenlerin de yüz bin kada- rı "“muzır neşriyat" sayılarak müsa- dere edildi. 'Seçim listelerini kopya etmek de ayrı bir derttir. Bazı be- lediyeler seçim listelerini "mahrem Salazar Bir sıçrarsın çekirge... 22 evrak" gibi saklamaktadırlar. Ba- zıları seçim listelerinin görülebi- leceğini kabul etmekle beraber, fo- tokopisinin alınmasını "“günah" say- makta, ancak elle yazılmasma razı olmaktadırlar Binlerce ismi ell yazmak tabii ki imkânsızdır. İşin dahası da vardır. Sandık ba- şında, hükümet adayının oy pusula- ları, astığı astık kestiği kestik polis memurları tarafından dağıtılmakta- dır. Polisin gözü önünde —muhalefet adayının oy pusulasını almak elbet- te her yiğidin harcı değildir. İşte Delgado bu şartlar altında so- nuna kadar mücadele etti ve reylerin yüzde 20 sini kazandı. Cesur aday bu şekilde hiç değilse, butun dunyaya Salazar rejiminin haki çehresini göstermeye muvaffak oldu Zira Por- tekiz kağıt üzerinde bir demokrasi- dir: Anayasa, umumi rey, basın, söz, toplantı ve din hürriyetlerini, diğer demokrasilerde olduğu gibi tanımak- tadır. Yalnız, ismen demokrat diğer birçok memleketlerde görülen — usul üzerine, kanunlar ve kararnamelerle Anayasanın tanıdığı haklar, birer bi- rer geri alınmıştır. Ele güne karşı süs olsun diye tutulan tek demok- rasi alâmeti, şu yedi senede bir tekrarlanan seçim komedisiydi. Gel- gelelim mızıkçı Delgado, uslu uslu oynanan bu oyunun tadım kaçırmış ve Salazarı, bu sözüm ona demokratik piyesi sahneden kaldırmaya zorlamış- tır. Salazarın sahneden kaldıramıya- cağı bir tek şey vardır: O da, Del- gadonun cesaretının çaresızlık için- de diktatöre boyun eğen halkta u- yandırdığı ümittir. Portekiz halkı hâlen, "Salazar devrilebilir, Salazar- dan kurtulmak mümkün dur. demek- tedir. En heybetli diktatörlerin dev- rilmesi için, bu ümidin uyanması kâ- fidir. Lübnan Bitmiyen mücadele übnandaki iç harp bu hafta da devam etmektedir. Güvenlik Kon- seyinin aldığı karar, Cumhurbaşkanı n'a karşı ayaklanan muhalif- lerin mucadele azmim zayıflatmamış— tır. Chamoun istifasını vermeden si- lâhlarını bırakmıyacaklarını söyle- mektedir Maamafih Güvenlik Konseyinin kararı, muhaliflerin Birleşik Arap Cumhuriyetinden yaldım — görmesini güçleştirecektir. Zira Birleşmiş Mil- letler kuvvetleri, Mısır - İsrail hudu- dunda olduğu gibi Suriye hududunu da nezaret altına alacaklar ve Suri- yeden silâh kaçırılmasına mani ola- caklardır. Müşahitler şimdiden Lüb- nana gelmişlerdir. Karar, İsveçin teklifi üzerine alın- mıştır. Rusyann Lübnan, meselesini büyütmek istemediği anlaşılmakta— dır. Bu sebeple vetosunu kullanma- Camilie Chamoun Su yolunda kırılacak su testisi mış ve çekimser kalmıştı Mısır, Lubnan hükümetinin avukatlığını ü- zerine alan Irakın meşhur Fazıl Ce- malisinin ithamlarını cevaplandır- makla yetinmiştir.. Güvenlik Konseyinin kararı Lübnan hükümeti için bir — muvaffakiyettir. Fakat asıl mesele, yani iç harp ön- lenmiş değildir. Muhalefet lideri Sa- eb Salem, Güvenlik (Konseyi kara- rının mücadeleyi durdurmıyacagını soylemektedır Saeb Salem'e göre, eğer bu karar, Li buhranını ön- lemek gayesını güdüyorsa, Ameri- ka, İngiltere, Fransa, Türkiye, ve Iraktan gelen silâh ve insan yar- dımına da müsaade edılmemelıdır Zira Lübnan hâdiselerinin asıl sebe- bi bu silâhlardır. Muhalefetin mücadele azmi 1lâf- ta kalmamış, konsey kararından sonra çarpışmalar hızlanır gibi ol- muştur. Anlaşılan mücadele, Cha- moun'un yerine bütün Lubnanlıların sempatisini kazanmış biri gelme- n ve bu ufak memleket hower Doktrininden evvelki yasetine dönmeden bitmiyecektir. Macaristan İdamlar Kruçeün Malenkof, Bulganin — ve Suslovun hayatta olduklarına da- ir Batılı gazetecilere teminat ver- mesinden bir kaç gün sonra, bu haf- tanın başında Moskova radyosu eski Macar Başbakanı İmre Nagy ve ar- kadaşlarının idam edildiklerini bil- dirdi. Stalin devrinin peyk memle- ketlerdeki — seri halindeki idamları hatırlamamak imkânsızdır. Selefinin AKİS, 21 HAZİRAN 1958