AKİS'in Yazı Müsabakası Demokratik Rejim içinde Yaşamağa Azimli Milletler Ne Şekilde Hareket Etmelidirler? iyast otoritenin İlahi kuvyetler- den geldiği inancının sarsılması sonunda demokratik düşünce ve halk kitleleri politika alanına girme- ye başlamıştır. Halkın ihtlyaçlarını, amalarını esas almaktan uzak, şa- hıs, soy, zümre menfaat emellerine hakim kanaatlerin yıkıl- ması kolay olmamıştır. Bugün, mil- let topluluklarının polıtıka hakkın- da serbestçe fikir yu tüp, — hare- ket yaratabılmele inin" gerisinde za- limler, oglar, psikopatlar sü- rüsünün kara, kapkara icraatları- nın korkunç ve ıbret dola bılanço— ları vardır. Haysiyetli ve muh olmaksızın yasa anın, Inandg söylemenin dâvasını güdenler, ta- rih boyunca bu sürü tarafından ezil- miş, kanla bogulmuş, zindanlarda çürütülmü Çok uyiık mücadeleler pahası— na demokratik hakların kaydetmiş olduğu ilerlemelere rağmen antide- mokratik idareler halen bazı millet' lerın başında bir belâ, bir problem olarak yaşam ktadır. Bahis konuşa asrımız diktaları, tarıhtekı dikta sekilerine benzeme- mektedir. Düşünce ve endüstri ala- nındaki yenilikler, İnsan haklarının dunyada kazandıgı başarılar netice- usul vi sıtalarda daha yumi şak şaşırtıcı, dişi yollar takip edil- mekte ve denenmektedir. Bu bakım- dan milletler modern diktaların bünyesini teşhis ve tesbitde anla- yış ızlığa uğramakta, sonuç olarak' ta zor kayıplara ugram aktadır. Hükümetler meşru — yollardan teşekkül ettiği hallerde dahı kanun dışı tasarruflara gidilmekte, hükü- meti teşkil eden organların anaya- sa hudutları dışındaki kararlariyle zulüm yollarına sapılmaktadır. Va- tandaşların yaşama vasıtaları ikti- dar elinde tutularak bir eğ- me makanizması haline getirilmek- te; basın hiirriyeti iiniversite muh- tarıyetı gelme ve konuş- ma hakları kısılmaktadır Mustakıl adalet, varsa parlâmento türlü tarz- larda emir altına, alınmaya, hâli mu- hafazaya memur organlar durumu- na getirilme ye çalış ıilmaktadır. Mil- letin hak ve hürriyetleri bir takım iktisadi kalkınma karşılığı olarak pazarlık mevzuu edil inekte, millet adına diğer' devletlerden sağlanan imkan ve krediler, İktidar bendeleri- ne hile ve usüllerle aktarılarak, de- vamlı iktidar hayalleri kurulmakta- 16 XLIU dır Em dikkate değer cihet olmak zere bütün bunlar demokratik per- desı hürriyet perdesi arkasında yü- riitülmektdir Millet karşısında ba- n bir şahıs, hazan üçbeş kafa dar bazan bir parlâmento, ekseri- yeti gostermektedı Şimdi basit bir tarih muhase- besi yapalım: Mılletler, yalam kan- dırılmayı mahküm etmedi mi; zul- ü k koyan kuvvetleri her türlü aldatıcı veç- helerine rağmen yenmedi mi; sağ- am bir kazığa bağlamadı mı? Evet bin kerre, mil kerre evet. Fakat demokrasi idarecilerin izan, İdrak ve insaflarından doğan bir rejim değildir ve olmamıştır da. Milletler bu rejimi yasamağa, azmetmişler, sonunda lâyık olmuş- lardır. Bu bakımdan demokratik vetire bir tarafta —diktalar, dıger tarafta halk tabakalarından yone- ticilerine doğru şikâyet, tazyik, yö- neticiler tarafından ise teşhis, ay- dınlatma, organize ve sevk olarak gelişmiştir. Bu, temeli halk, tepesi aydınlardan muteşekkıl mıllet ira- B n d desidir. Bu iradenin, bu a ev- let olarak tecellısı evvelemırde karşı engellerin berta- raf edılmesıyle başl ıştır. Adı çeçen azme sahip milletler, t'ıkren karşı koymanın fiili netic esı ni almak bakımından; pasif, insani ve hukukı yollardan kanlı Ihtılalle—, re kadar, türlü şekillerde hare etmek mecburiyetinde kalmışlardır Normal kanallardan akma im- kânını bulamıyan sular, potansiyel daha kudreti daha artm yıkıcı olarak nasıl yol bulursa, mıllî ira- deye karşı konması, türlü safsata ve yalanlara savsaklanması karşı- sında milli iradenin nme gücü sertleşip çevresini genışletecek yö- netmelerini stratejilerini değiştir- mek mecburiyetinde bırakacaktır. Neticesiz kalmış hareket tarzları geride bırakıla bırakıla yeni yeni imkanlar zorlanacak, — strateji de- gıştırmek neticesi olarak belirecek- Çünki icranın hukuk dışı ta- arrullarım işaretlemek, tenkit et- mekle yetlnılmıyecek gıdışa ı dur- durmanın müessir çaresi ergeç bu- lunacaktır. - Hu kuk dışı tasarruflarını de- vamlı bir şekilde yürüterek — söze, yazıya, hukuka itibar etmeyen Iktı- darlara mukavemet kaçınılmaz, zo- runlu bir netice ve hak olmuştur. Nihat ÖZTAŞ İnsan Haklan Evrensel Beyanna- mesinin önsözünde de "İnsan hakla- rının tanınmaması ve hor görülme- sinin İnsanlık vicdanım isyana sevk" ettiği, kabul ve ilân edilmiş- tir. İşte bütün bu sebeplerden dola- yı peşin hareket tarzları, prensip- leri muhtemel' gelışmelere oymaya- cagı için başlangıçta tâyin edile- Aynı stratejiyi şaşmaz şekil- de takıp etmek, zamanla pasif ve çekingen duruma düşmeyi netice- lendirir. Çekingen hareket Ise ikti- darı atak ve ersiz ve sebepsız sert başlangıçlar da lü- zumsuz|, fazla fedakârlıklara, ka- yıplara yol açar. Bu vaziyete göre esas olarak, hareket tarzını siyasi mücadelenin seyri tâyin edecektir. Demokratik rejim Içerısınde ya- şamağa azimli mılletler ciddi müca- dışesıyle daımı inkiyad e yasi kaderi kabullenmek lar için — yapılan tartışmaların da cüretkâr olmağa — sevkedeceği cihetle, milli iradeyi yürütmede 1li- derlik rolünün şerefli ve şevkli ta- rafının büyük mesuliyetlerin teme- li üzerinde yükseldiği unutulmama- lhıdır. Netice olarak, hukuki yolların netice vermediği, demokratik hak- lar — için an tartışmaların hayal kırıklıgı dog duğu — siyasi mücadele çıkmazlarında, mılletlerın kuvvete başvurmaları zaruret ve aynı zamanda haktır. Hiçbir cid- di hareket neticeyi istihsal etme yo nünden, mücadele tarzının bir saf- hasından öte gitmemezlik, gide- memezlik yapamaz. Tarihteki bü- tün milli hâkimiyet — mücadeleleri- nin kendi bünyesin ki ları, t bu nisbette buyukluk değer kazanmıştı Korkmayanı yola getirmenin ça- resi korkutmaktır. Çünki korkma- yandan korkulmuştur. Millf hakla- ra, hürriyetlere dayananlar ise kor mn en büyüğünü, en pervasızım telkin etmiştir Demokratik rejim ıçerısınde yaş maga azımlı millet- irades orkus önünde, diktatörlüklerin bütiin ihanet unsur- ları ile beraber kaldıkları karanlık- larda bastırılıp, hesabı gorulerek yolcu edildiklerini görüyor canlılık ve AKİS, 19 NİSAN 1958