1 Mart 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

1 Mart 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER konuşurken ve Cezayir meselesi de- vam ederken, bu memlekette Frah- şayı müdafaa etmek imkânı kalma- dı. Fakat Batı bana yardım ederse, ben yine de Batiyi savunacağım.'Her halü karda kartlar oynanmıştır. Zi- ra Fransa bu yardımı-yapmadı. Frân- sada Mendes . Franoe, De Gaulle gi- bi adamların sözlerine kulak verilme- mektedir. Halen Amerika bir tercih- le karşı karşıyadır. Kararım — ver- mesi lâzım, ya Burgiba ya — nötra- lizm, 1kısınden birini seçmek duru- mundadır. Tunusun ve bütün Ce- zayırın nötralistlerin cephesine ge- çeceğini hatırlamalıdır. FFransaya gelince, daha çok beklemek lâzım.. Bu beni son derece Üzmekte. Elçi- mize sorabilirsiniz. Paristen ayrı- lıirken yapılan — dostluk tezahürleri- ni, De Gaulle'ün Megr. Feltin'in ve François Mauriac'm ziyaretlerini işi- tince gözlerim yaşlarla doldu. Ama merika Batıya ve demokrasiye bagh tek Arap liderinin durumunu sag- lamlaştırmak için gerekli enerjiyi gösterecek miydi? Kuzey Afrikanın Nasırın eline düşüp düşmemesi, bu sualin cevabına bağlıydı. Orta Doğu Kazan kaynıyor B ütün dünyanın dikkati bu hafta da müslüman memleketlerin üzerine çevrilmişti. Tunus meselesi sürüp gitmekteydi. Sudan muhtemel ' bir Mısır .tecavüzüne karşı feryat edi- yordu — Endonezyada iki hükümet vardı. Ürdün ve Irak Federasyonun- dan sonra, Suri ve Mısırda yapı- lan plebisit bu iki memleketi birleş- tiriyordu. Bu izdivaçların üstünde kalmak isteyen Kral Suüdun ise min- Tarafsız gözle Tunus hâdiseleri burada, halk art'ık Fransız dostluğu- na inanmıyor.' Fransa, en büyük dostu Burgiba- nın dostluğunu anlıyamadı. Tunusta yaşıyan Fransızlara, kim olduğunu anlatan Burgiba, Akdenizin öbür kı- yısında bir düşman olarak görülüyor. du. Meşhur Bidault bile "atımın üze- rinde Tunusa girdiğim zaman..." gi- bi şövalyece nutuklar atıyordu. Hal- buki Tunusta oturan Fransızlar en büyük dostlarının Burgiba olduğunu çoktan anlamışlardı. "Fransız ordu- su giderse, Tunusu terkedecek misi- niz.?" sualine, "Burgiba iş başında kaldıkça biz buradayız" cevabım ve- riyorlardı. Ama Paris Hükümeti bu gerçeklerı gormemekte görse — bile görmüyormuş" gibi hareket etmekte ısrar ediyordu. Burgiba, Fransadan ümidini kesmişti. Son ümit Ameri- kadaydı. Acaba Orta Doğudaki Or- taçağ sultanlarına bel bağlayan A- 22 nacık petrol şeyhliklerini haremine dahil etmek istediği — söyleniyordu. MacMillan'ı koltuğundan sıçratacak olan bu soylenti gerçekleşirse Suud, Orta Doğu petrolünün yüzde 7 '1ne el koymuş olacaktı. Bağdat Paktı- nın akibeti üzerinde spekülâsyonlar devam etmekteydi. Kulağı dedikodu- ya kapalı ciddi Times bile, "iyi ha- ber alan kaynaklara göre" — Irakın gelecek yıl Paktı terkedeceğini ya- sıyordu. laşma gereğince Pakt 1960 yılında şayet üyeler yem bir uzatma talebinde bulunmazsa infi- sah edecekti. Paktın infisah etme- mesi! için üyelerin bir yıl evvel pak- tın uzatılmasını istediklerini bildir- meleri lâzımdı. Gelecek yıl Irak bu talebi yapmıyarak, Pakttan ayrılmış olacaktı. Talihsiz Bağdat Paktı I rakın Bağdat Paktına baglı ka- lacagını ifade etmesine Trağmen, . yazılarını Batı memleketlerinde Krallar Fe- dereayonuyla, Paktın idam hükmü- nün imzaladığı kanaati gittikçe ya yılıyordu, Nasırla yarış edebilmek i- cin genç Kral Faysalın Bağdat Pak- tı handikabından kurtulması gerek- tiği hususunda Batı mahfillerinde tam bir görüş birliği vardı. Ankara Konferansından bir iki hafta sonra zavallı Paktın gözden düşüvermesi, herhalde bir çok kimsenin akıl er- diremediği bir akıbetti... ' Ankara Konferansı sırasında, Pakt lehindeki adyo Gazetesinin ballan- dıra ballandıra anlattığı, New York . Times gazetesi bile düşenin dostu al- maz misaline uyarak Zzavallı Pakta insafsız darbeler indiriyordu. Radyo gazetesinin. Pakt inde — ardarda bir kaç yazı yazmasının mühim bir hâdise olduğunu söylediği New York Times. Paktın Rus tazyikine karşı bir sed teşkil etmek ve diğer Arap memleketlerini sinesine çekmek mak- sadiyle kurulduğunu yazıyordu. Bu "Kuzey Seddi" Rus sızmasını önliye- medi. Diğer Arap Devletlerini cez- betmek bakımından. Pakt daha da talihsizdi. Bağdat Paktı, Arap mem- leketlerinde nötralist cereyanları kuv- vetlendirdi. Yani Batı memleketleri ektiklerinin tam tersini biçmişlerdi. Hele ciddi New York Times, bir meni leketin yarısının Pakta bağlı, yarısı- nın Pakt dışında kalmasına akıl er- dirememişti. Bu durum — karşısında "dış münasebetler mütehassısları kü- çük dıllerını yuttu" diye yazıyordu Keza, at Paktının hararetli mü- dafii Newsweek Suud ve Hüseyinin Irakı Pakttan çıkmaya zorladıklarım yazdıktan sonra. "Arapların kendi eseri olan Komünist aleyhtarı bir fe- derasyonun. Rusyanın petrol kayna- ğı olan Orta Doğu ve Afrikaya iler- lemesini durdurmak için Bağdat Pak- tından daha tesirli.olacağı" mütalâa- sını ilâve etmekteydi. Şimdiye ka- dar Bağdat Paktını savunan diğer bütün gazetelerde de bu degışıkhgı gormek mümkündü. Paktın türkü sünü çağırmakta Zafer ve Havadıs ğ gazeteleri artık yalnız kalmışlardı. Kim kazanacak? Batılı diplomatlar bu hafta Bağ- dat Paktının akibetinden çok, ki- min kazanacağını tâyinle meşguldü- ler. Faysalın Federasyonu, Nasırın genişlemesini önliyebilecek — miydi? Yılın en heyecanlı konusunda Batılı- lar, daha evvel Faysal üzerinde oy- namışlardı. Onun kazanmasını iste- mekteydiler. Bununla beraber, mec- buren oynadıkları atın — zaferinden şüphe edenlerin sayısı bir hayli kaba- rıktı. Bundan başka — demokrasinin faziletlerinden bahseden Batının, Or- taçağ sultanlarını demokrasi ve hür- riyetin koruyucusu olarak takdim et- mesinden üzüntü duyan — "safdiller" de eksık degıldı Diktatör bile olsa Nasırın, Ortaçağ sultanlarına karşı bir terakki olduğunu biliyorlardı. Mü- nakaşa götürse de, Mısır ve Suriye, AKİS, 1 MART 1958

Bu sayıdan diğer sayfalar: