TİYATRO fosundan ayrılmak ve kurulacak ye- ni bir tiyatroda çalışmak cesaretini göstermiş, Oğuz Bora ile birlikte o da istifasını vermişti. Sermet Çağan'- ın da böyle bir tiyatro — kurulacağın- dan haberi vardı. Zaten yıllardan be- Ti ıstedıgı şey kendisinin söz sahibi bulunacağı hususi bir tiyatroda faa- liyet göstermekti. Kendi tiyatro an- layışı ıgınde çalışmak arzusu gerçek- n de idi. Yeni kurulacak Tıyatrodarı aldıgı teklifi reddetmesi bu sebeple pek beklenemezdi. "Yağ- murcu" piyesinin dekoru hâdisesi, kararını kuvvetlendirmeğe vesile teş- kil etti. Kayıp mı, kazanç mı? ernekadar bazı aları o zamanlar gazeteler bu isti- "mühim" diye vasıflandırmışlarsa da bundan d ğacak neticenin hayırlı — olabileceği üzerinde durmamışlardı. Devlet Ti- yatrosu bu yıl sahnelerini dörde çı- karmasına rağmen, hâlâ ne keyfiyet, ne de kemiyet bakımından seyirciyi tamamen tatmin edecek durumda de- ğildi. Onun yanısıra her memlekette olduğu gibi bizde de hususi tiyatrola- rın kurulmasına elbette ihtiyaç var- dı. İşte sebebleri ne olursa olsun An- karada ilk defa —husus bir tiyatro kurmak gayesine müstenit bu istifa- lar, tabiidir ki cesaretle atılmış ha— yırlı birer adımdı. de e bu sebeble bıle alkışlanabılırler- Ankarada yeni açılacak bu tiyatro Devlet Tiyatrosuna bir nazire olarak Besinci Tiyatro adım aldı ve Tuna Caddesinde, eski Ekselans Pavyonu- nun bulunduğu yer kiralanarak ha- zırlıklara, başlandı. Onbeş - yirmi gün öncesine kadar Tuna Caddesin- den geçenler beyaz Üstüne siyah harflerle "Beşinci — Tiyatro" levhası- nın asıldığı kapının arkasında hum- malı bir faaliyetin hüküm sürmekte olduğunu görüyorlardı. Bir andan eski salonda ve antrede tadilâta giri- şilirken öte yandan da tiyatro kad- rosuna,, dahil bulunanların poz poz resimleri dükkân ""vitrinlerini süslü- yor, duvarlara — kırmızılı beyazlı bü- yük afişler asılıyordu Beşinci Tiyatro perdesini. Can Yü- cel'in Tennessee Williâms'dan tercü- me ettigi "Cam Biblolar - Glace Me- ile açacaktı. önce Can Yücel bu ter- Devlet Tiyatrosuna nager" cümesini 24 Oğuz Bora Şapkayı çıkarıp, kolları sıvayınız/. vermiş, eser Edebi Heyetçe tetkik e- dildikten sonra bu mevsimin başında oynanması karar altına alınmıştı. Fa- kat Devlet Tiyatrosu sözünde durma- mış, 1956 - 57 sezonunda perdelerini başka eserlere açarken "Cam Biblo- lar” in temsilini de meçhul bir gele- ceğe bırakmıştı. Bunun üzerine Can Yücel tercüme ettiği piyesi geri ala- rak Besinci Tiyatroya vermişti. Böy- lece Besinci Tiyatro hayırlı teşebbü- sünü daha da hızlandırmış, İstanbul - dan misafir sanatkârlar davet etmiş, kadrosunu daha zenginleştirmek için Devlet Tiyatrosundan bazı ele- manları da kendisine çekme çareleri- ni aramağa koyulmuştu. Bunların i- çinde Nuri Altınok'tan sağlam bir vaad dahi almıştı. Ne oluyor? raya g'linler girdi. Tuna Caddesin- eki salona yıkılan Yeni Sinema- nın koltukları satın alınıp yerleştiril- i. Sahne geriye — doğru genişletildi. Dekorasyon, ışık işi hızlandırıldı. Bü- tün bunlar rçfh 100 bin" liraya yakın bir para sarfedıldı Sonra Beşinci Ti- yatro kurucuları gittiler, İstanbulda Divan Otelinde bir basın toplantısı yaptılar Bu toplantıda — Ankaradaki yenı tiyatronun 15 Aralıkta açılaca- ğı haber verildi. F a k a t Beşinci Ti- yatro İS Aralıkta perdesini açmak şöyle dursun Tuna Caddesinde kira- ladığı salondaki — tadilât — faaliyetini birdenbire durdurmuştu. Üstünde ro- men harfleriyle V yazılı ve henüz ta- mamlanmamış kapıların — arkasında Artık hiçbir hareket — görülmüyordu. İlk hamle içinde gecelerı bıle çalışılır— ken şimdi içerde tam bir karanlık - küm sürüyordu. Dışarı sızan tek haber, Beşinci Tiyatronun dağılaca- ğı havadisiydi. Ne olmuştu"? Ankara- 11 tıyatro severlerin çoktanberi özle- tiyatro neden hâlâ perdelerını açmıyordu? Tiyatrodaki faaliyet niçin durmuştu? Sebeb, kurucular arasında anlaş- mazlıkların — başgöstermesiydi. — İşte Necmi İnancın geçen haftanın basın- da Salı günü. öğleden üstüneydi ve — kontrat sa- hiplerini tiyatro — idaresiyle rıcı bir gaye taşıyordu. Bütün ların arasında Ankaramn tiyatro se- ver seyircileri de Beşıncı Tiyatro- nun faalıyete geçeceği ve perdesini çacağı günü hâlâ —inançla, ümitle bekliyorlardı. Son durum eçen haftanın sonunda Cuma gü- nü Beşinci Tıyatronun muteşeb— bisleri, aralarında son' bir "uzlaşma toplantısı daha yaptılar. Bu toplan- tıda, araya giren dikenlerin büyük bir kısmının ayıklanması kabil oldu. Kurucular durumu bir efa daha gözden geçirdiler. Fikirleri, larmmkilerle — bağdaşamıyari” Gökseven Beşinci Tiyatrodan ayrıl- maya karar Terdi. Diğer müteşebbis- ler de bir limited şirketin kurulma- sını kararlaştırdılar. Tuna Caddesin- deki salon tiyatro faalıyetının dışın- da sinema salonu ullanıla- caktı. Bu takdirde gunduzlerı ve ti- yatronun çalışmadığı — gecelerde sa- londan istifade etmek mümkün ola- caktı. Sinema işletmek kâr getiren bir işti, bu suretle — elde edilen gelir tiyatro teşebbüsünün ağır masrafla- rını kısmen de olsa karşılıyacak ve Beşinci Tiyatronun yaşamasını ko- laylaştıracaktı. Ortakla anlaşma- sı, Tuna Caddesindeki sessızhgı sona erdirecekti. Önümüzdeki günlerde Tuna Caddesinden geçenler, eskiden Ekselans Pavyonunun bulunduğu bi- nadan çekiç, keser seslerinin yüksel- diğini gene duyacaklar ve Ankaralı- lar ihtimal, içinde bulunduğumuz, ay- da hasretini çektıklerı hususi teşeb- büsün eseri bir tiyatroya ve yeni bir sinema salonuna — kavuşmuş ola- caklar. AKİS okumadan yapamıyorsa- nız, mecmuanızı bayılere gelir gelmez derha AKİS, 5 ARALIK 1957