DEMOKRASİ Çiviyi sökemiyen çivi Süveyş meselesinin patlak verdiği ilk günlerde Amerikan halk efkâ- rının alâka duyduğu bir tek mevzu vardı: Seçimler.. Sinema yıldızlarının, şarkıcıların, güzellik kraliçelerinin ve çoluk ço- cuğun karıştığı seçim kampanyala- rında baş aktörler, bir karnaval ha- vası içinde, artistik kabiliyetlerini gösteriyorlardı. menleri güldürüyorlar, ve eğlendiriyorlardı. coşturuyorlar Ağır başlı Avrupalılar, bu görülme miş hafiflikleri biraz şaşkınlık, biraz da hüzünle karşılıyorlardı. Fakat A- merikada birdenbire 180 derecelik bir dönüş vuku buldu. Hem de seçim yu murtasının gelip — kapıya dayandığı bir sırada.. Amerikalı vatandaşın gözleri, tıpkı rüyasından uyanmış bir insan gibi, Macaristan ve Süveyş hâ- diselerine — çevrilirdi. Seçimler, bü- tün cazibesini kaybetti. Fakat aday- lar, bu çetin futbol maçının son da- kıkalarında yorgunluklarına rağmen neticeyi lehlerıne çevirmek veya elde ettikleri avantajı — muhafaza etmek için didinip duruyorlardı. Demokrat aday Stevenson bir seneden beri gös- terdiği harikulade — gayrete rağmen, bu maraton koşusunda önde rahat fu- lelerle ilerleyen koşucuya yaklaşmaya muvaffak olamamıştı. Son Gallup 100 kişide 52 Ike taraftarına mukabil, an- cak 40 Adlai'ci bulunduğunu göster- mış i. Ike'ın şahsi prestiji muazzamdı. De mokrat aday, yedi kâinatın sihrini ve ilmini nefsinde toplasa bile, bütün A- merikalıların - babasını yenmek için çok sıkıntı çekecekti. Maamafih bu Amerikalı "Ferhad" kolayca umıtsız— lıge kapılacak bir adam değildi. "Şi- rin"e her ne pahasına olursa olsun kavuşmayı kafasına koymuştu. Bir yıldan beri bütün gücuyle koştuğu se- çim yarışında çıftçılere eyvallah de- mek, zencilere 32 dişini göstermek, 36 mılyon Amerıkahnın elini sıkmak, kadınlara sevdalı sevdalı bakmak kâ- fi gelmemişti. Kader de demokrat a- dayın yuzune örülmüyordu. Ike - ma- şallah turp gibiydi. Demokrat aday da bundan en az, diğer Amerikalılar kadar memnundu "Şirin"in vuslatı- na nail olabilmek için tek çare kalı- yordu: Modern zamanların kazması.. Hidrojen Bombası ke'ın prestiji kuvvetli bir silâhı da olarak tanınmasıydu re'den geri getıren soğuk harbe son veren adam Cenevrede, soğuk kalpli Kremlınlı hderlerın bıle gönül- lerini hararetlendirmeyi bilmişti. Se- çim kampanyasının başından beri “Sulh!. Sulh!." diye bağırıyordu. Sos- yal sahada sulh, gönüllerde sulh, harp meydanlarında bıle sulh, onun şiarıy- AKİS, 10 KASIM 1956 yanmda en "sulh meleği "Boy"ları Ko- Başkan adayları seç- * Adlai Stevenson Talihsiz. aday dı. Zamanımızın ihtiyar çocukları Fransa ve İngilterenin comertçe pat- lattıkları “"kestane fişekleri"yle şu viran “kasrı felek'"i yangına verme- leri ihtimali bile, ne Ike'ın sulha olan inancım, ne de müminlerinin itikadını sarsabilmişti. Altım toprak eden ta- lihsizliğine rağmen, her milletin sahip olmakla iftihar edebileceği Demokrat aday, çıvıyı çivinin — sökeceğini bili- yordu: Sulh taarruzuna, sulh taarru- zuyla “mukabele edilmeliydi.. Her iki blok da cehennemi Hidro- jen bombaları imal ettikçe, sulhtan bahsedilemezdi. Amerika 1946'da, A- tom bombasına sahip olan tek dev— letti. 1950'ye doğru Rusya da bom- bayı imale muvaffak olmuştu. Ame- rika sonra Hidrojen bombasını patlat- tı. Bu hadisenin cevabı, Amerikan a- raştırma âletlerinin tespit ettiği Sı— biryadaki infilâkler oldu. Hem de vada patlatılan bombalar Yarış halen devam ediyordu. Ko- balt bombası imal edilmeliydi. De- mokrat adayın bu mektuba da Rus- yadan cevap geleceğine kanaati var- dı. Cenennemı yarış, "dünyanın mih- vam edip gidecekti. bombaları yarışı, XX. asrın akıl dur- durucu tenakuzlarından biriydi. Sulh kelimesini huzur içinde telâffuz ede- bilmek için, herşeyden evvel bomba yarışı, hiç değilse büyük bomba ya- --sı durdurulmalıydı. Bu bombaların biyoloji sahasındaki kısırlık, delilik gibi yürek paralayıcı kötü tesirleri görmemezlikten gelinse bile.. Maa- mafih Amerikan halk efkârı, 'bu bi- yolojik tesirlere karşı askeri emniyet meselelerinden daha az hassas değil- di Demokrat aday Stevenson, seçim mücadelesinin en hararetli bir safha- sında büyük Atom bombası deneme- lerine,- tek taraflı olarak, son veril- mesini teklif ediyordu. Hıç bir tehlike varit olamazdı. Eğer Ruslar deneme- lere devamda ısrar ederlerse, Ameri- ka da tekrar işe başlıyabilirdi. Dinle- me merkezleri, nasıl olsa Rusların ye- ni bombalar patlatıp patlatmadıkları- nı haber vereceklerdi. Cumhuriyetçiler, bu Don Kişot'a lâ- yık ihtiyatsızlığın, Amerikanın emni- yetini tehlikeye atacağını iddia edi- yorlardı. Zira tekrar bomba imaline başlamak, bir sürü hazırlığa ihtiyaç gösterecekti. Hazırlık devresi iki se- neye varacak kadar uzun sürebilirdi. Bu arada da atı alan Usküdarı geçe- bilirdi. Ruslar yasağa rağmen bomba imal ederlerse, bunları artık Sibirya- da değil, Crıstophe Colombe'un yeni dunyası üzerinde deniyeceklerdi. Ya- ni Rusların bomba, imaline devam et- meleri, onların Uçuncu Dünya Har- bıne kararh oldukları manasım taşır- dı. Eğer hakikaten sulh istiyorlarsa elbette bomba imaline tevessül etmi- yeceklerdi. Bu iki tezden hangisinin haklı ol- duğunu tayin etmek cidden çok güç- tü. Siyasiler gibi, âlimler de iki gru- ba bölünmüşlerdi. Stevenson'un görü- şünün cazibesine kapılan bazı âlimle- rin iddialarına, Ike'cı âlimler kuvvet- li karşılıklar vermişlerdi. Alimler ve baş politikacılar bir kö- şede münakaşa ederlerken, pratik ze- kâlı seçım kurmayları bu hayatı mü- nakaşanın “hasıla"sı üzerinde fikir birliğine varmışlardı: Amerikan halkı Stevenson'un tezini benimsememişti. Cüzdanını yastığının altında hisset- medikçe rahat edemiyen bir eski za- man zengini gibi, "Yeni Dünya"mn insanları da Atom bombası olmaksı- zın kendilerini emniyette hissedemi- yeceklerdi. Maamafih Stevenson, oy kaybetmek pahasına bile olsa, dünya- nın liberal fikirli insanlarının hisleri- ne tercüman olmuştu. Galip sayılırdı, bu yolda mağlüp. Stevenson, tezın in Bul ganin tara- fından benımsenın bir mektupla Ike'a bildirilmesi talihsizliğine de uğradı. Bulganin'le ayni ağzı kullanan bir cumhurbaşkanı adayına bir çok A- merikalının oy yermek istememesi gayet tabiiydi. Bulganın Demokrat a- daya zehirli bir seçim hediyesi gön- dermişti. Ruslar Amerikada 1956 seçimlerini, mazidekilerden a- yıran büyük bir yenilik vardı: müşahitleri.. Amerıkalıların Rusyaya. Rusların Amerikaya asker tesisleri kontrol etmek için muşahıt— ler göndermesi hususundakı Ameri- kan teklifini reddetmişlerdi. Fakat Amerikan demokra mişle sisinin nasıl çalış- tığım görmek için, seçim müşahitle- ri göndermişlerdi, Rus — müşahitleri, bir çok'Amerikalının zannettiği gibi seçim dersi almaya — gelmemişlerdi. Kapitalist bir rejim içinde demokrasi olamazdı. Herşey yalandı, suniydi ve- 19