YURTTA OLUP BİTENLER Muhalefet Çatallaşan işler Bu haftanın başında pazar günü, saat 11 sularında İstanbulda Teş- vikiyedeki bir apartman — dairesinin kapısı çalındı. Gelenler gazete fotoğ- rafçılarıydı. Kendilerine kapıyı aça- na, meraklı bir edayla sordular: - Fevzi Lütfi Bey buradalar mı?" I_(apıyı açan suale sualle mukabele et "— Fevzı Lütfi Bey burada mı o- lacaktı Gazetecıler Evet, dediler. Saat 1l' de İsmet Inonuyu ziyaret edecekti de.. Apartman dairesi, C.H.P. Genel lardı. Nitekim aradan bir kaç dakika geçti ve apartmanın önünde bir taksi durdu. Otomobille gelenler Hür. P Genel Başkanı Fevzi Lütfi Karaos- manoğlu ve Genel Sekreter İbrahim Öktem idi. İki lider şoförün parasını verdiler ve içeri girdiler. Gazeteciler 1sted1k1er1 fotoğrafı almışlardı; he- şlıktak eve segırttıler Bu sı- rada apartmanın apısı Önüne bir boş taksi geliyordu. Yarım saat ka- dar sonra üç politikacı -İsmet İnö- nü, Fevzi Lütfi Karaosmanoglu ve Ibrahım Öktem- aşağı inip ona bin- diler ve mülakata devam etmek üze- re Taşlıktaki eve doğru yola çıktılar. C.H.P. Genel Başkanı bu yarım saat içinde, partisinin Hür. P. muhtırası- na cevabının bir suretini misafirleri- ne takdim etmişti. Bir gün sonra An- İnönü ve Karaosmanoğlu Taşlık mülâkatında İşbirliğinin Başkanının politikayla hiç uğraşma- yan bir yakınının eviydi ve İsmet İ- nönü iki günden beri orada kalıyordu. Gazetecilerin geldiği kendisine haber verildiğinde "nereden ögrenmişler diye pek şaştı, fakat misafirlerin i- çeriye buyur edilmelerini söyledi. Sonra yanlarına gitti ve mülâkatın Taşlıktaki evinde olacağını bildirdi, fotoğrafçılardan oraya — gitmelerini rica etti. Gazeteciler mülakatta ha- zır bulunmak arzusunda olmadıkları- nı lâtife yollu belirttiler; maksadları iki liderin birlikte resimlerini çek- mekten ibaretti. Burada da olurdu, o- rada da: Sonra aşağı indiler.. ve beklediler... Zira mesleklerinin gerektirdiği kadar şüpheciydiler, atlatılmak istemiyor- 4 ahçıbaşıları karada C.H.P. Genel Sekreter Yar- dımcısı Turgut Göle bunun aslını Hür. P. Genel Merkezine cevap ola- rak, bir başka suretini de Cumhuri- yetçi Millet Partisi Genel Merkezine "bilgi edınılmek üzere" bırakacaktı. C.H.P, ilhassa Hür. P. cevabın hemen açıklanmamasını uygun gör- düler. Güç pişen yemek Cevap, C.H.P. Meclisinin iki gün süren sıkı çalışması sonunda ha- zırlanmıştı ve bir metin üstünde her- kesin mutabakatım almak kolay ol- mamıştı. Buna rağmen muhtıra, Par- ti Mechsının tam fikrini aksettırıyor— a sabahı İstanbul İl Merke- zinde Partı Meclisinin azaları bir a- raya geldıklerınde işbirliği mevzuun da C.H.P.'nin de son derece hassas olduğu derhal ortaya çıktı. Zira doğ- rusu istenilirse bu içte C.H.P. kendi- sinden mütemadiyen fedakârlık iste- nen bir kodaman vaziyetinde bırakı- lıyordu. Halbuki eski partinin buna ihtiyacı, öteki partnerlerin ihtiyacın- dan hiç de fazla değildi ve talep edi- len müsavata "fedakarlıkta müsavat ile başlamak lâzımdı. Parti Meclisinin azaları bunu, bütün müzakereler bo- yunca kendilerine prensip ittihaz et- tiler ve görüşmeler o hava içinde ge- lişti. Bir takım hususlar münakaşa mev- zuu değildi. Bunların başında, Muha- lefet partileri arasında sıkı işbirli- ğine taraftarlık geliyordu. Gaariptir, İşbirliği fikrine herkes sahip çıkıyor- du da hiç kimse bunun tam icabını yerine getirmekte — istical gostermı— yordu. C.H.P. Meclisi evvelâ Hür. nin muhtırasını tetkik etti. Belıren kanaate göre bu, İşbirliği mevzuun- da yeni bir safhanın hayırlı adımıy- dı ve o adımı attığı için arkadaş Mu- halefet Partisi takdire şayandı. Fa- kat İşbirliği fikri bundan tam altı a .P eclisinin bir tebliğin- de ortaya atılmıştı. 8 Nisan tarihini taşıyan bir Parti Meclisi tebliğinde, rejim meselelerinin halli için Muha- lefet Partilerinin işbirliği yapmaları lüzumu hatırlatılmıştı. C.H.P o zaman bu teklife karşı Hür. P nın takındığı tavrı belirttiler ve müzakere lerin bir kısmı hatıraların tazelenme- sile geçti. Hür. P. çekingen kalmıştı; çekingenliğine sebep olarak da, ku- ruluş halinde bulunmasını göstermiş- ti. O tarihte yeni partinin ileri gelen- leri bir kompleks 1ç1ndeyd11er Zafer Gazetesi Hür.. P.'ni "İsmet İnönü nün kolları arasında dünyaya gelmiş" göstermişti ya, yeni partinin liderle- ri böyle saçma bir iddiaya karşı o- muzlarını silkecek yerde hareketle- rile bunun yanlışlığım ispata heves- lenmişlerdi. Aslına bakılırsa Zaferin o neşriyatının maksadı da zaten bu- nu temin etmekti. 8 Nisanda Hür. P. Işbırhgı kelımesını ağzına almak is- temiyor. C. e aynı safta va- ziyet takınmanın partı için handikap olacağı endişesi liderlerin yüreğinden silinmemişti. Bir başka sebep te, eski 19'ların istikballerini pek pembe gör- meleriydi. Aralarından bir çoğu her şeyi olmuş bitmiş sayıyordu ve ken- dilerini en kuvvetli vaziyette hissedi- yordu. Fakat aradan geçen bir kaç ayın hadiseleri bu kanaatleri çok de- ğiştirmiş ve Hür. P.'ni aleni ve sa- mimi — İşbirliğine — sürüklemişti. üç Muhalefet Partısı arasındaki meşhur Temmuz beyannamesi vaziyete ye- ni bir şekil vermişti. C.H.P. Meclisi durumu kendi zavi- yesinden şöyle hülâsa etti: C.H.P. re- jim meselelerinin halli için Muhale- fet partilerinin İşbirliği - yapmasına evvelden beri taraftardır ve bunu 8 Nisanda ilân da etmiştir. Bu taraftar- k 8 Temmuzda Öteki partilerin ka- AKİS, 6 EKİM 1956