YURTTA OLUP BİTENLER. Bölükbaşı - Aksal - Çelikbaş Yolculuk bildirmişti.. Bu dört senenin bitmesine daha bir buçuk seneden fazla zaman vardı. O bakımdan D.P. hükümetleri elbette ki sadece D.P. lilerin değil, bütün Türklerin hükümetiydi ve on- lara uymak her vatandaşın boynu- nun borcuydu. Hatiplerin, sözlerine böyle başlamaları çok vatanpervera- ne olurdu ve Zaferin de şüphelerini bertaraf ederdi. Zira mesele bir ita- atsizliğe teşvik değil, kanunlar da- tidar milletten aldığı dört senelik e- manetin müddetini aşırmamış, onun üzerine oturmak niyeti göstermemiş, buna tevessül etmemişti ki tam meş- ruiyetine halel getirmiş olsun.. Ana- yasanın 13 üncü maddesi sarihti. Bü- yük — Millet Meclisi seçimleri dört yılda bir yapılmalıydı. Gerçi i yapılmasına imkân görülmezse" top- lanma dönemi bir yıl daha uzatılabi- lirdi. Ama bu imkânsızlığın, herkesi tatmin edecek bir imkânsızlık olması şarttı. Nitekim tek parti devrinde dahi, seçimlerin fazla pir manâ ifade etmemesine rağmen bu hususta titiz- lik gösterilmişti ve iktidar gayrı meşru hale düşmemeye dikkat etmiş- ti. Zira her kuvvet, ancak meşru kal- manın neticesiydi. Seçimleri savsak— layacak, yahut Anayasadaki hükm değiştirerek dört sene için getırıldıgı mesuliyet mevkiinde daha fazla kal- maya teşebbüs edecek bir iktidar -zira o madde değiştirilir değiştiril- mez yeni seçimlere gitmek ve millet- ten yeni süre için selâhiyet almak lâ- zımdır- derhal gayrı meşru hale ge— lirdi. Bunun ne demek olduğunu lamak da fazla zekâya elbette 1ht1— yaç hissettirmezdi. Seçimler ne sav- saklanabilirdi, ne de yapılmaması yoluna gayrı meşruluğa — düşmeden sapılabilirdi. Bütün bunlar bahis mevzuu olma- dığına göre, muhalefet hatipleri şu 8 var mühim noktanın üzerinde durmalıy- dılar: Biz, hiç kimseyi itaatsizliğe teşvik etmıyoruz 1958'e kadar D.P. İktidarı Türk Milletinin meşru ikti- darıdır; o tarihte yapılması elzem olan seçımlerde bugünkü durumu- nuzdan memnunsanız reyinizi gene D e verirsiniz; ama bize verir- seniz biz şöyle, şöyle, şöyl yapacağız. Evet her muhalif milletvekilinin şu hususu 1yıce bilmesi lâzımdı ki, Milleti 1954 yılında dört şene 1çın seçtiği D.P. İktidarını tam 1958 yı- lına kadar meşru bilecekti. Devleti o tarihe kadar D.P. ye emanet etmiş bulunuyorduk Muhalefet — hatipleri unu ehemmiyetle belirtmeliydiler: 1958e kadar bizi D.P. idare edecek- tir. Ama ne var ki millet, eğer idare- den memnun değilse, onu 1958'de de- ğiştireceğini — hissettirmeliydi. — Bu, 1958'e kadar dahi daha iyi bir idare sağlamanın tek çaresiydi. İşte bu şartlar altında içinde bu- lunduğumuz haftanın başında ilk he- yetler Ankaradan hareket ettiler. Bi- rinci C.H.P. heyeti eski Sağlık Baka- nı Kemali Beyazıt, Malatya milletve- killeri Mehmet Zeki Tolunay ve Ah- met Fırattan müteşekkildi. Heyet Niğde ve Maraş illerine gidecekti. C.H.P. ekipleri ğS vilâyeti gezecek- lerdi. Ekıplerın bir kısmının, gittik- leri yerlerde büyük alâka gorecekle— rine şüphe yoktu. Hemen hemen aynı esnada İstanbul'da Fethi Çelikbaş "va- zife gezileri"nin lüzumunu bir basın toplantısında anlatıyor ve buna adeta mecbur bulunduklarını bildiriyordu. D.P. de hareket Meşhur Cook acentasına gıpta et- tirtecek bu turistik faalıyetten .P. de nasibini alacaktı. Nitekim Meclisin temmuzdaki tatil kararını müteakip daha ziyade yabancı mem- leketler istikametinde Ankaradan ayrılan milletvekilleri bu sefer, Mec- lis Başkanı Refik Koraltanın da tav- siyesine uyarak seçim — bölgelerine gitmişlerdi. Oralarda temaslar yapa- caklar ve seçmenlerinin ruh haletini öğrenmeye çalışacaklardı. Bunun son derece mühim olduğunda şüphe yok- tu. Zira iki seneden bile az bir zaman sonra umumi seçimlere gitmek mec- buriyeti vardı ve milletvekilleri ge- ne o seçmenlerinin kargısına — çıka- caklar, onların reyini isteyeceklerdi. Anadoluyu dolaşmaya niyetli olan D.P. liler sadece milletvekillerinden müteşekkil değildi. Bu haftanın ba- şında bir çok gazete Başbakan Ad- nan Menderesin de bir yurt gezisi dü- şündüğünden bahsetti. Gideceği yer olarak Ege gösteriliyordu. Haberin Yeni Sabah gibi kısmen — doğrudan vasıtalı olarak doğruya, kısmen de Adnan Menderesle temas imkânı mevcut bir gazetede çıkması Egede- ki D.P. teşkilâtı için işaret yerine geçti. Genel Başkan iyi bir şekilde CUMHUR 1948 yılında, CHP Iktıdarı za- manında ve İsmet İnönü Cum- hurbaşkanı iken, Vanın Özalp ilçe- sinde, S3 şahıs haksız yere kurşu- na dizdirilmiş, ancak hâdise çok meden Büyük Millet Meclısıne ıntıkal etmıştı Hadıseyı ilk elde in- celeyen ilekçe komisyonu, 1948 yılında verdıgı bir kararla, hâ- dise hakkında kanuni kovuşturma istemiş, bu talebe sonradan ve İs- rarla o sıralarda mul tte bu- lunan D.P. milletvekilleri de katıl- mışlardı. Yapılan kanuni kovuşturma so- nunda, 88 şahsın, bir orgeneralin tamamen keyfi bir emriyle kursu - na dızdırıldıgı anlaşılmış ve bu g -gene C.H. ktidarda ıken ve gene Ismet Inöniı nün Cumhur- başkanlığı zamanında- suçu sabıt gorulerek 20 yıl hapse mahkum e dilmişti. Fakat mesele bununla kapanmış olmuyordu. Dâva devam ederken, B.M.M. ne yapılan ikinci bir m! uraca- atla, yalnız askerlerin degıl cilerin ve ilgili Bakanları vaya ithali istenmişti. Bu mıiraca- atı incelemek üzere teşkil olunan geçici komisyon, "şimdilik" kay- dıyla buna imkân olmadığını belirt miş, ve geçici komısyonun da bu kararma, 1950 yılında. Eskişehir milletvekili İsmail Hakkı Çevik iti- raz ederek eski İçişleri ve Millf Sa- nma Bakanları hakkında tahki- kat açılması talebinde bulunmuştu. Bu sıralarda, iktidar da el değiş- tirmişti. D.P. iktidarı zamamnda, Eskişe- hir mılletvekılının sozu geçen iti- bir takibata ve muameleye huku- ken imkân olmadığı belırtılmıştı. AKİS, 8 EYLÜL 1956