BUNLAR HEP HAKİKATTİR anakkalenin Lapseki kazasının Şahinli köyü sakinlerinden — olan 28 yaşındaki Mehmet Demir, köyle- rinin civarında bulunan ormanlıkta tavşan ve domuz avına — çıkmıştır. Puslu bir havada ormanın isterine kadar girmiş olan Mehmet elinde tü- fegı yürürken, birden neye uğradı- ğını şaşırmış, çok kuvvetli bir el ko- lundaki tüfeğe uzanmış ve beline ye- diği bir darbeyle adamcağız yere se- rilmiştir. Neye uğradığını anlayamayan genç köylü, yuvarlandığı yerden a- yağa kalkınca karşısında koskoca- man bir ayı görmüştür. Mehmet'i bırakıp yerde duran tü- feğe el atmak hevesinde bulunan a- yının, kendisine daha fazla zararlı o- labileceğini düşünen Mehmet, hay- vandan daha çabuk davranmak üze- re tüfeğe saldırırken ayı ile kapış- mıştır. Boğuşma sırasında ayı Mehmet! hayli hırpalamış ve bir ara her ikisi de ağaç kütüklerine takılarak yere yuvarlanmışlardır yi bir tesadüf eseri, insan oğlu kendını çabuk toparlamaya muvaffak olmuş, ayı ise sırtüstü düştüğü yer- den koca gövdesini hemen doğrulta- madığı için, bana fırsat bilen Meh- met son süratle ormandan kaçmaya fırsat bulmuştur. Böylece soluk soluğa köyün yo- karşısına çıkan bir kamyonun altın- da kalmıştır. Vücudunun muhtelif — yerlerinden yaralanan genç köylü derhal Lâpse- kiye getirilmiş, buradan da İstan- bula sevkedilmiştir. Halen ilk yardım Hastahanesinde yatmakta olan Mehmet, kahramanca bir döğüşten sonra alelade bir kam- yon altında ezilmesine son derece üz- in dadır. (Ateş - Balıkesir) Gece geç vakit oldukça garıp bır hâdise olmuş ve bir çoc kabilinden muhakkak — bir olumden kurtulmuştur. Reşatbey mahallesinde Aysel ad- h bir çocuk, dadısile beraber anne ve babasının sinema dönüşünü —bekler- ken kapıda arabanın durduğunu duy- muş ve balkona çıkarak, anne ve babasına seslenmiştir. Bu arada mu- vazenesi bozulan çocuk balkondan a- şağı düşmüştür. Fakat mesut bir te- saduf olarak çocuk morton arabası- örüğünün üzerine düştüğünden kendısıne hiçbir şey olmamıştır. (Yeni Adana) sabah çarşımız allak bullak oldu, her duyan Millf kuvvetler caddesindeki Kabakçı — mağazasının dibine koştu. Ne varmış? ne olmuş? diye herkes birbirine soruyordu. — Küp çıkmış, hazine bulun mut" diye, dolaşan söylentiler git- tikçe yayılıyordu. AKİS, 17 ARALIK 1955 Polisler, görevliler. memurlar, emlakçıler kazılan yerin etrafını sar- mıştı. Hakikaten de başı gorunen küp hayli buyuktu. Vaktile yağ mı, pek- mez mi, su mu konulduğu henüz bel- li değildi. Bir amele durmadan ke- narlarını kazıyor, etrafındakiler heyecanla bekleşip dedikodusunu ' ya- pıyo Şoforler. (Ahh, bize lâstik çık- sa), kahveciler: (kahve çıksa), ga- zozcular: (Kapak çıksa), kalaycılar: (Kalay çıksa), memurlar da (Ayar- lama) çıksa, diye sayıklayıp — duru- yorlardı. Kazı hayli usun sürdü ve nihayet çıka çıka o koskoca küpten rutubet çıktı. (Ateş - Balıkesir) — emen'de İzmir — (Husus Men bır çıftlık kahyası 3 milyon lıra- Virtüoz Adamlar köpekleri ısırınca... hk bir mirasa konmuştur. Geçenlerde, Karşıyakada, Sami- ye A. isminde ihtiyar bır kadın vefat etmiştir. Mirasçıları ruhsatı alınmadan, mallarm taksimi meselesinden, anlaşmazlığa düşmüş- lerdir. dın, mütevazi bir törenle gömülmüş, ertesi günü de vasiyetna- me açılmıştır. Fakat, vasiyetnamenin mahiyeti anlaşılınca, mirasçılardan — basıları, oter önünde baygınlık geçıı'mışler, hatta bunlardan biri gayri tabii ha- reketler göstermeğe başlamıştır Neticede, ihtiyar zengın kadının 3 milyon lira tutarındaki mal ve mül- künü senelerden beri Menemendekı çiftliğini dürüstlükle idare eden kah- yasına bıraktığı anlaşılmışta*. Ken- dir halinde bir adam olan kahya Meh- met, böylece, hiç beklenmedik bir za- mand a, 3 mılyon Hiralık mirasa kon- muştur. (Hür Aydın) A dana — Evvelki gün özel Kösreli köyünde, çevrede — derin teessür uyandıran garip bir hadise vukubul- muştur. Elif Hatun adında 13 yaşın- da çok güzel bir kız babası tarafın- dan pazara götürülerek müzayede ile satılmak istenmiştir. 600 kişinin ö- nünde yapılan arttırma çok çekışme- li geçmiş ve neticede ayni köy ağa- larından cıman Yusuf adında bir şahıs kızı 8 bin lira ve 60 koyun ver- mek suretiyle satın almıştır. Hadise- ye el koyan alâkalılar bu iğrenç hâ- diseye fırsat veren babayı yakalaya- rak adalete teslim etmişlerdir. Adam karakolda verdiği ifadede "insan bir malı yetiştirirse ondan — kâr bekle- " demiş ve ilâveyle "Sizler yetıştırdıgınız mahsulü satmıyor mu- unuz?" diyerek müdafasını yap- mıştır. (Akdeniz) İzmir tüccarlarından Şeref Bal- kanlı, bundan birkaç sene evvel ödünç verdiği 725 liranın izmir mil- letvekili Rauf Onursal tarafından ia- de edilmediğini iddia ederek — haciz yoluna başvurmuştur. Balkanlı para- sını geri aldığı takdirde Hayır Ce- miyetlerine teberru edeceğini de ilâ- ve etmiştir. (Ateş - Balıkesir) "Hacıısmaıl mahallesinden aşçı Hil- aycı emniyete müracaatla ikindi namazını kıldığı Paşa Camiin- den çıktığında oraya bırakmış oldu- ğıı ayakkabılarının yerinde olmadı- ğını bıldırmış ve failin bulunmasını istemiştir Mağdurun beyanına göre ayakka- bılar sarı renkte olup 25 Uru değe- rind iden ayakkabı çalan hırsızın aranmasına ehemmiyetle de- | vam edilmektedir. (Ateş * Balıkesir) İzmir — Kastamonulu bir ailenin kızı olan E. Ç., bundan bir müd- det evvel ortadan kaybolmuş ve ba- aramalarına rağmen bır turlu bulunamamıştır. Bir kaç gün evvel şehrimize iş takibi İçin ge- len A. ç. dün akşam uğradığı genel- evde kızı ile karşılaşınca şaşkına dön- müş ve düşüp Hadiseye el koyan polis, yaptığı tahkikatta Kastamonulu zatın kızı ile böyle bir yerde karşılaşmak ne- ticesinde fenalık geçirdiğini — tesbit etmiştir. Ç. balen bu karşılaşma- nın hüznü içinde çırpınm: ise babasına dönmek istememekte- dir. Neticenin ne olacağı tahkikat so- nunda anlaşılacaktır. e (Yeni Ses) 21