plânda düşünmek kaçınılamıyacak bir zarurettir. Zenginlerin feryadı bir vergi reformunun düşü- için başlayınca - zaten bu partinin, eski D P. milyonerlerinin servetleriyle (| fi- Halbuki, bilhassa gaflet içindeki zümrenin bilmediği, Türkiyede zenginlere ya parlamenter o rejimle arp sonrası İngilteresinde yapılan muamelenin yapılacağı, ya da, parla- menter rejim yürümediği takdirde bir. Nasır Sosyalizminin hem kendile- , hem de memleketi mahvedeceği- dir. "Ama, bizim zenginlerimizin Ku- veyt, Suudi Arabistan veya İran zen- ginlerinin haklarım muhafaza etme- leri artık bahis konusu değildir. Zira Türkiye öyle bir noktaya gelmiştir ki, o noktadan kurtulmak-için herke- sin elinden gelen fedakârlığın azami- sini tam bir güven ve eşitlik içinde, kuvvetli ve sağlam bir demokratik i- dare altında yapması şart haldedir. Bizim gafil zenginlerimiz, bunu anla- mamakta ve bindikleri dalı kesmek- tedirler. Tıpkı, parlamentoya gönderdikle - ri kendi gafil temsilcileri gibi.. . İşin güç tarafı İşte Maliye Bakanlığının üzerinde çalıştığı vergi reformu bu bakım- dan önem kazandı. Vergiler konusun- da yapılan reform, Devletin gelir kaynaklarını artıracak, artan Milli Gelirin daha büyük bir kısmının ya- tırıma ayrılmasını sağlıyacak, çeşit- li sınıflar arasında vergi ödeme bakı- mından adalet esaslarına daha uygun bir sistemi yerleştirecek bir çalışma olmaktadır. Fertlerin elindeki servet ve gelirlerin tasarrufa aktarılması i- şinin eşitlik esaslarına göre yapılma- sı ve finansman için gerekli kaynak- ları elde bulunduracak miktarda ol- ması gerekmektedir. Vergi muafiyet- lerinde değişmeler, vergi kaçakçılığı- nı önleyecek tedbirler, o adaletsizliği mümkün olduğu kadar ortadan kal- dırma çareleri bu çalışmalar arasın- dadır. Rerofmun gerçekleşmesi Bira- sında dikkate alınacak hususlardan biri de bütün nüfusun Devlet masraf- larına katılmasının künün azaltılmasıdır. Yeni artışlar düşünülürken işçi ve memur sınıflar İKTİSADİ ve MALİ SAHADA Maliye Bakanlığı binası Vur rının vergi yüklerinin arttırılmama- sına, buna mukabil serbest meslek erbabının, tüccarın ve küçük gelir gruplarına göre az vergi ödeyenlerin vergi yüklerinin adaleti (o sağlıyacak seviyeye getirilmesine önem veril- mektedir. Bütün bu tasarıların yanında, ge- lir vergisinde yatırımları-teşvik ede- cek bazı tedbirlerin alınması da unu- tulmamaktadır. Bu tedbirler arasın- da amortismanların o hızlandırılması ve zarar nakli süresinin genişletilme- si de bulunmaktadır. Bu vergide mü- GAZETE BASKI VE DIZGI İŞLERİ IÇİN EMRİNİZE AMADEDİR. | AKİS — 345 abalıya terakkilik düşünülmemekte, o sadece uygulanmasını Bağlayacak o tedbirler alınması gerekmektedir. Servet vergilerinden elde (edilen gelirin azlığı gözönünde o tutularak, Veraset ve İntikal Vergisi ila Arazi Vergisinin ıslahı yoluna gidilmekte- dir. Bu iki verginin mevzuunun, tapu- da kayıtlı vergi kıymeti yerine rayiç bedeli olarak değiştirilmesi düşünül- mektedir. Bu gaye gerçekleştirilince vergilerin tarhı sırasında ortaya ça- kacak farklılıklar da bertaraf oedil- miş, vergi mevzuu 15 - 20 yıl evvelki takribi kıymeti değil, gerçek kıyme- ti teşkil edeceğinden, adalet sağlan- mış ve elde edilen gelir miktarı art- mış olacaktır. Bina vergilerinde 10 yıl muafiye- tin sadece belirli ölçülerin altında ka- lan ve orta gelirlileri bir meskene ka- vuşturan yapılara verilmesi, böylece lüks inşaatın önüne geçilmesi ve kay- nakların daha çok vatandaşı ev sa- hibi yapacak şekilde kullanılması düşünülmektedir. Geçmiş tecrübeler göstermiştir ki, kalkınma işine programsız gidildiği zaman müspet netice alınamamakta, fiyatlar, paranın kıymeti, gelirler ve sosyal adalet prensibi altüst, olmak- tadır. Ama sadece plan, bir memle- ketin kalkınması için yeter şart mı- dır? Yetersiz kaynaklarla girişilen kalkınma hamlesinin başarı sağlıya-