Hadiselere Bakış Kargadan Kılavuz Aşağıda okuyacağınız yazı D. P. nin eski, A. P. nin yeni akıl hoca- larından biri, Necip Fazıl Kısakürek tarafından bitirdiğimiz haftanın sonunda yazılmıştır. Süpermürşidin yazısının mücerret pokerle alâkalı kısmı üzerinde ihtisasına hürmet edip sunmak farzdır. Fakat, memle- ketin dört bir tarafında çeşitli sebeplerden ötürü A. P. ye oy vermiş olan vatandaşların siyaseti kumar gözüyle gören bu tavsiyeleri oku- maları elzemdir. Kısakürek, belki de saflığından, siyaseti kumar gö- züyle gördüğünü ayan beyan belli etmiştir. Ama ayni telâkkiyi, A.P. nin üç yayın organında her gün bulmamak imkânsızdır. Acıklı taraf şudur; Her şey gösteriyor ki, mla D. P. nin idarecileri gibi A. P. nin idarecileri de, lerinin tabii bir icabı, lerdir! Ortaçağın meşhur sihirbazı "Nost- radamüs"ü duymuş olmanız lâ- zım... Misel Zevakonun romanlarına kadar düşmüştür bu meşhur büyü- İşte bu pr ait hayali bir menkıbe anlat erimi, Mısırdaki Sfenk- sin esrarını çözmek üzere mahut heykelin bir tarafında sizli bir yol bulup toprağa dalıyor. Gidiyor, gi- diyor; gittikçe yol açılıyor ve üstü ork şeklinde muhteşem bir dönüyor. Derken yol mahrut biçi- minde daralmaya, büzülmeye, kü- çülmeye başlıyor. Bir ân geliyor ki, sihirbaz, başı tavana değdiği için yü- rüyemez oluyor. Fakat geriye dön- müyor. Dizüstü çöküyor ve öylece e- mekliye emekliye yol alıyor. Yine başında tavan... Yüzü koyun yatıyor, elleri ve ayaklariyle sürünerek yine devam ediyor. Bir noktaya varıyor ki, orası çepçevre başına uygundur, başı çepçevre deliğe dayanmıştır, bir milimetre bile yol almasına imkân kalmamıştır. Tam o anda arkasında bir ses duyuyor; ve peşinden Şeytani Mr kahkaha; — Arkandan bir kapakla seni ka- pattık! Geri dönemezsin, ileriye gide- mezsin; olduğun yerde öylece kal ve çıldırarak 61!!! Nostradamüs bakıyor ki, hayalin ulaşabileceği son çaresizlik ve 1stı- rap anındadır ve bu işin pasif hiçbir çaresi kalmamıştır; damarlarındaki mak pahasına taştan huninin içine geçide ; doğru şiddetle çarpıyor. Ne o? Baş geçiyor!... Tul açıl- makta.. Başın geçtiği yerden vücut da geçiyor, gitgide yol genişliyor; sihirbaz dizüstü, derken ayakta... Ve karşısında, son noktasını zafer ışıklarının çalkaladığı muhteşem bir koridor ve bir kapı... Sır odasının kapısına varılmıştır. İşte Adalet Partisinin vaziyeti!.. Onun yolunu bir huni gibi kafata- Necip Fazıl Kısakürek Âyinesi laftır kişinin... başını taşa vurup parola- belki fikri seviye- bu tavsiyeleri kendilerine prensip ittihaz etmiş- sına denk gelecek şekilde daraltan malüm, arkasından kesen malüm yüreğine korku ve ihanet düşüren malüm; malüm oğlu malüm! Adalet Partisi işte bu vaziyette, yalnız hamle edip başım taştan huni- ye çarpabilirse kurtulur; başka türlü mahvolup gider. Bugün ona düşen muazzam "ak- siyondun, pasif soydan da olsa akti- fe namzet ilk teşebbüsü, asla ve kat- nün açtığı taviz mendiline metelik kaptırmamaktır. Her şeyden evvel İnönünün men- dili bomboş kalmalıdır. Ondan sonra da A. F. büyük oyu- na hazırlanmalıdır!!! A. P. politika pokerini ya büyük oynayacak, yahut "dekave" olup ma- sayı terkedecek!. Aynen pokerde olduğu gibi "sür- blöf"ler görülmeli. Partiyi arkasın- dan "kaç!" diye dürtenler hain ilân edilmeli; neticede kartlar masanın üstüne apaçık serilmeli ve hasmın e- linde "pot'u kaldıracak bir kâğıt ol- madığı anlaşıldıktan sonra oyuna devam etmeli, rölans üstüne rölans çekerek gitmeli ve nihai reste hazır- lanmalıdır. Elinde, milletin “10'lu" sundan başlayıp "Bey" 'inde biten yü- rekten bir "floş ruayal" varken A.P.. boyuna "3 papas" la çekilen blöfler- den kaçarsa komik olur! Ey Adalet Partisi! Elinde, mille- tin sana verdiği yürekten floş rua- yal var ama, sana ayrıca bir de yü- rek lâzım!..