RADYO Ankara Programlar Takvimler 15 Ocak 1962 tarihini gösterdiği ozaman Ankara Radyo- su bir "yeni program devresi"ne da- ha girecektir. Aslında bu "devre" yeni kış programlarına ayrılan prog- ram devresidir ve tam üç, aylık bir gecikmeyle hazırlanmıştır. Kış prog- ramları devresine niçin bu kadar geç başlanıldığını araştırırken, aylar- a önce sorulan soruları yine birbiri arakasına sıralamakta fayda vardır. Basın-Yayın ve Turizm Bakanlığı ve- ya Ankara Radyosu idaresi bu devre içinde yayınlanacak olan program- lan plânlarken bazı prensipleri göz önüne almış mıdır T Günlük yayınla- rın kaçta kaçı söz, kaçta kaçı müzik, kaçta kaçı kültür veya eğitim prog- ramlarına ayrılmıştır? Teni program lar hangi esaslara göre hazırlanacak- tır T Eleman yetiştirmek için ne gibi tedbirler alınmıştır? Program hazırla yacak olan şahıslar, bu program dev- resi içinde hangi eseslara göre seçil- mişlerdir? Ankara Radyosu idaresini ve radyonun günlük çalışma sistemi- ni kemiren dertleri ortadan kaldır- mak için ne gibi hazırlıklar yapıl- mıştır? Yoksa yeni programlar yine eldeki imkânlara göre ve program teklifleriyle radyo idaresinin o karşı- sına çıkanlar arasında yapılan basit bir seçim sonucunda mı hazırlanmış- tır? Kış programları devresine niçin üç aylık bir gecikmeyle başlanmakta- dır? Herhalde ilk olarak cevap ve- rilmesi gereken soru budur. Ankara Radyosu, Yassıada Saatinin sona er- larının saatlerinde yapılması gereken değişiklik bir türlü yapılamamıştır. Çünkü başkent radyosunun kilit nok- talarını tutanların istifalarından bo- şalan yerler ancak iki ay sonra dol- durulmuştur. Bu arada, yine önemli yerlerdeki (görevlilerin işlerine (o ay- larca önce son verildiği halde aynı şahıslar tekrar aynı görevlere alın- mışlardır. Bu şahıslardan biri, Anka- ra Radyosunun her zaman ihtiyacı olan Mahir Canovadır. Radyonun Söz ve Temsil Yayınları Şefliğine tâyin edilen piyes yazarı Turgut Özakma- nın da şimdi değilse bile ilerde baş- AKİS, 15 OCAK 1962 Mahir Canova Tek elin nesi var ? kent radyosuna büyük faydaları do- kunacağı muhakkaktır. Bir iki kişiy- le takviye edilen ve kendisini ancak geçici bir süre için toparlayabilen Ankara Radyosu nihayet 14 Ocak 1962 tarihinde kış programlarına baş- lamaya karar vermiştir. "O kapkara siyah gözler" Yeni program devresinin en önemli değişikliklerinden biri, her hafta- nın kendine göre bir özellik taşıması birakin İlk hafta meşhur ' > eva- mı Yarın Akşam" programıma yer cce ikinci hafta çeşitli söz programl arı yaymlanacak, o üçüncü hafta ise yine "Devamı Yarın Ak- şam"da sürekli piyesler dinletilecek- tir. Dördüncü haftada da kültürel programlar "Mikrofon Bir" İsmi al- tında takdim edilecektir. Bu sürek- li programların dışında, pazar sabah- ları onbeş günde bir skeçlere ve on- beş günde bir de halk önünde yapı- lan Özel programlara yer verilecektir. Her program devresinde olduğu gibi kıs programları devresinde de yine bir spiker tarafından hasırlanan bir edebiyat saati ve değişik (o isimlerle hazırlanan eski hafif müzik o prog- ramları ila dinleyiciyi oyalamaya ça- lışılacaktır. Bu arada, yine eskiden de yayınlanan ve günlük olayları haber veren "Bugün" programı 15 Ocaktan itibaren iki günde bir sabahlan sar at 8 de yer alacaktır. Yalnız progra- mın ismi bu devrede "Bugün ve Ya- rın" diye değiştirilmiştir. Eskiden "Günün Getirdikleri" ismi altında ya- dinleyicinin karşısına çıkacaktır. Gö- rüldüğü gibi, Ankara Radyosu kış programlan devresinde eski günlere yönelmiş, hattâ 27 Mayıs İhtilalin- den önceki radyo idaresinin her türlü politikadan uzak bir şekilde başa- rıyla lanse ettiği programların çoğu- nu yine mikrofona çıkartmakta te- reddüt etmemiştir. 14 Ocak 1962 tarihinde * başlaya- cak olan kış programlan devresin- de dünyanın çeşitli yerlerini tanıta- cak "Bir Ülkeden Bir Ülkeye", An- kara liseleri arasında o tertiplenecek yarışmayı ihtiva eden "Onaltı Soru", çeşitli fıkraları ve garip olaylara an- latan "Dünya Döndükçe", sanatçı- ların ilgi. çekici yönlerini açıklayan "Sanat Galerisi", uzun kış gecelerini tasvir eden "Kış Geceleri", öğrenci orkestralarının hazırladığı o "Anka- ra Radyosunun Öğrenci Orkestrala- ra-" isimli yepyeni programlar da yer alacaktır. Bütün bu programların hazırlan- masında göz önünde tutulan esas- lar ve gayeler, programların aksa- maması ve dinleyiciyi hoşnut etmek için alman tedbirler, programcıların seçiminde gözetilen özellikler ise an- cak bu programlar uygulandıktan sonra meydana çıkacaktır. (Fakat şimdilik herşeyin "eski tas eski ha- mam"lıktan kurtulmadığını belirtmek için 15 Ocaktan itibaren saat 20,15'e alınması teklif edilen "Olaylar (o ve Yankıları"n yeni yayın saati hakkın- da 13 Ocak cumartesi gününe ka- dar kesin bir karara varılamadığını söylemek yetecektir. Çünkü işi son dakikaya bırakmak, verilen kararı hemen bozmak zihniyeti, o Türkiye radyolarının idarelerini hâlâ kemir- mektedir. 29