© Haftalık Aktüalite Mecmuası Yıl: 8, Cilt: XXII, Sayı: 386 Yazı İşleri : Rüzgârh Sokak No: 16 Tel: 11 89 92 — 106196 P.S. 582 Ankara * İdare : Rüzgârlı Sokak No: 15 Rüzgârlı Matbaa Tel: 115221 * Başyazar Metin Toker AKİS Neşriyat Ltd. Şirketi sl İmtiyaz sahibi ve . Müdür. Mübin TOK * Yazı İşlerini fiilen idare eden Mesul Yazıişleri Müdürü Kurtul ALTUĞ Karikatür : TURAN Fotoğraf : Hüseyin EZER Associated Press Türk Haberler Ajansı * Klişe Doğan Klişe Bu uecmua Basın Ahlâk yas sma oymayı taahhüt edildi Abone şartları : 3 aylık (12 nüsha) : 10.00 lira 6 aylık (25 nüsha) : 20.00 lira 1 senelik (52 nüsha) 40.00 lira İlân şartları : Santimi: 20 lira 3 renkli arka kapak : İlân işleri: Telefon : 115221 Dizildiği ver : Rüzgârlı Matbaa asıldığı yer : Güneş Matbaacılık T.A Ş. FİYATI: 1 LİRA Basıldığı tariki 19.11.1961 1.500 TL. Kapak resmimiz Haftanın haberi Kendi Sevgili AKİS Okuyucuları, Aramızda Son haftalarda, mecmuanın alaka çekici bir kısmı haline gelen Okuyu- cu Mektupları sütununda AKİS ile alakalı bir nokta okuyucuları- mız tarafından bahis konusu ediliyor. AKİS'in şahıslarla uğraştığı ile- ri sürülüyor ve bundan, şiddetle yakınılıyor. Şahsiyat yapılmaması is- teniliyor, bazı kimselere hücumların hoş karşılanmadığı belirtiliyor. Belirli isimlerle boyuna uğraşıldığı söyleniliyor, bunun temcit pilavı hissi uyandırdığı ifade olunuyor, bırakıldığı anlatılıyor. AKİS'i bu yüzden bıraktıklarını veya bırakacaklarını sözlerine ekleyenler de var.. Buna mukabil, şahsiyat yapılmasıyla şahıslardan bahsedilmesi arasındaki far- kın o kısım okuyucu tarafından kavranılmadığını bildirerek haksız it- hamlarda bulunulduğuna söyleyenler de yok değil.. (Bk. "Okuyucu Mek- tupları" - YURTTA OLUP BİTENLER) Evvelâ, bir noktayı belirtmek isteriz: Okuyucularının düşüncesi, bu mecmua için, dikkatle kaale alınan bir husustur. Bu mecmuayı idare edenlerin, böyle düşünceler karşısında omuz silkmedikleri bilinmelidir. mecmua, mali sahibi kadar, hatta ondan da fazla, okuyucularınındır. Bir mecmua ile okuyucuları arasındaki fikri, manevi bağ sarsıldı mı, o mecmuanın başarı derecesi azalmış olur. Bu yüzdendir ki, sık sık tekrar- lanan "şahsiyat yapmak" ithamının, meselâ bazı ie ği kasten uğ- raşüdıgı kanaatinin bizi üzmediğini söylemek imkânsız. Ancak, AKİS'in devamlı okuyucuları br Bu itham- lar, AKİS'in yayınlanmaya başlamasından itibaren yükselmiştir. Yedi seneden beri de devam etmektedir. Yalnız şikâyetciler, sempatilerine ve siyasi kanaatlerine göre grup grupturlar. "Şahsiyat yapıyorsunuz, nedir Nihat Erimle alıp veremediğiniz ? ?", "Şahsiyat yapıyorsunuz, nedir Mü- kerrem Saroldan istediğiniz?", ' "Şahsiyat yapıyorsunuz, niçin Fuat Köp- rülüyü kötülüyorsunuz?", "Şahsiyat yapıyorsunuz, bıktık bu Menderes- le uğraşmanızdan", "Şahsiyat yapıyorsunuz, hep Gülek, hep Gülek", "D. P. yıkıldı, şahsiyat yapmaktan vaz geçmediniz, bırakınız şu Yassıada sanıklarım", "Şimdi de Muammer Altsoy ,Cihat Baban! Bütün kıymet- leri yıkıyorsunuz", "Şahsiyat yapmayı, Ali Fuat Başgilin şahsına hücu- ma karşı götürdünüz" tarzında pek çok mektup yedi sene boyunca AKİS in posta kutusunu doldurmuştur. Acaba bu şikâyetler, bizim şahsiyat yapmamızdan ziyade, hâdise- leri şahıslar yarattığına göre, hâdiseleri gündelik gazeteler gibi değil, bütün dünyadaki haftalık aktualite mecmuaları gibi, belirli ölçü içinde ve o şahıslarla alâkalarını belirterek vermemizin neticesi değil midir? Şahıslardan bahsetmekle şahsiyat yapmak arasındaki hududu, belki aş- tığınız zamanlar olmuştur. Ancak, inanılması şarttır ki bu, istenmeye istenmeye işlenmiş bir kusurdur ve AKİS bu nevi kusurların mesuliye- tini hulus ile kabul etmeye hazırdır. Ama, bu neviden her ithamın aynı derecede haklı olduğunu söylemek haksızlık olmaz mı? AKİS'in uğraştı- ğı kimseler diye bilinen kimselerin meselâ hususi hayatları hakkında, meselâ, o hafta ele alınan hâdiseyle ilgileri dışındaki cepheleri hakkında bir tek satır çıkmış mıdır? Şahısların o taraflarına hiç girilmek isten- miş, bir imâ yapılmış mıdır? Ama, şahısı hiç ele almadan onun belirli bir hareketi tenkit edilebilir mi? Hattâ, onun yarattığı hâdise izah edi- lebilir, meselenin içyüzü, altında yatan sebepler anlatılabilir mi? Üstelik, bu şahısların hepsi amme hayatında iddia sahibi kimselerdir. Gelişigüzel seçilmiş, kendi köşelerinde yaşayan insanlar değillerdir ki.. "Kıymetlerin zedelenmesi"ne gelince.. Böyle kimselerin küçüklüklerinin belirtilmeme- si gerektiği, "Aman, bunları her ne pahasına olursa olsun tutalım, zira bunların uğraştıkları m onlardan da beter" denmesi lâzım geldiği makbul bir fikir saydır AKİS'in bir talihi, yada talihsizliği vardır. Tatmadığınız adam hakkındaki her yazısı "mükemmel gazetecilik"tir. Tuttuğunuz adam hakkındaki her yazısı "şahsiyat'tır. Bu ikisinin ortasını, şüphesiz. AKİS daha fazla yn bulmakla vazifelidir. KİS'in sevgili okuyucuları da, bu mecmuanın ker teşkil li “hâdiseleri, onları yaratan şahıslarla birlikte perdeni önüne çıkarmak" çabasını hislerinden, şahsi sempati ve aitipavlerinden biraz ae inlaya çalışarak kıymet hükmüne tâbi tutmak zorunda değil midirler? Saygılarımızla AKİS