YURTTA OLUP BİTENLER bizzat C.H.P. Genel Başkanı İsmet İnönü de bulundu, C.H.P., son durum muvacehesinde hareket tarzını karar laştırırken, oylama sırasında salon- da bulunmayan kendi milletvekille- rinin de kulaklarım azıcık, çekmeyi ihmal etmedi. A.P, Torbada kediler ortalarında bir gündü. Meclis yeni Cumhurbaşkanını seçmiş, Cemal Gürsel Anıt oKahiri ziyaret için Meclisten ayrılmıştı. Dinleyiciler, muhteşem Parlamento binasının mermerlerle kaplı oObüyük salonlarından birinde tebrik töreninin başlamasını bekliyorlardı. Bir köşe- de duran senatör ve milletvekillerin- den bir grubun birden kaynaştığı yı rüldü. Temsilciler A. P.veY.T.P. mensuptular. Birbirlerine, az ilerile- rinde duran bir Albayı gösteriyorlar- Haftanın den bir tanesini yakalamaya muvaf- fak oldu. Gözünü kırpıp, başını "Gö- türeyim mi?" gibilerden, gülerek salladı. Eski Yassıada sâkini, yeni senatör önüne bakarak kalabalık a- rasına karışmayı tercih etti. Hiç bir şey, bitirdiğimiz hafta- nın içinde A.P. saflarında o başgös- teren ciddi ayrılığı bu ohâdiseden daha manalı şekilde anlatamaz. T.B. M. M. nde, bir ucundan Yassıadayla şahsen alâkalı bulunan -eski sakin- lerinden olma, hısımlık, akrabalık veya avukatlık gibi..- senatör ve milletvekillerinin sayısı 121 dir ve bunlar en ziyade iki parti içinde -A. P. ve Y.T.P.- yer almışlardır. Aslan payı, A.P. ye aittir. Tabii bu raka- ma, rabıtaları sâdece D.P. ile olan- lar dahil değildir. İktidar darbesi Haftanın Oo başından itibaren anlaşıl- dı ki, A. P. içinde "Başgilciler" diye bilinen ve son Havadiste küme- aynı yoldan teşekkül edecekti. O za- mana kadar, resmi bir birleşmeye başvurulmayacak ve şüphelerin doğ- masına yol açılmayacaktı. Grubun Başbakan adayı Burhan Apaydındı. Başgili Cumhurbaşkanı seçen çoğun- luk, kabineye de itimat sağlamaya yetecekti. (o Devletin ve Hükümetin dizginleri böylece ele (o geçirildikten sonradır ki maskeler atılacak, icraat başlayacaktı. Sandıklarda tecelli et- meyen Milli İrade, Parlamentoda tecelli ettirilecekti. Fakat 1961 konfedereleri, teker- leklerinin arasına ilk çubuğun Ra- gıp Gümüşpala tarafından sokuldu- gunu gördüler. A. P, Genel Başkanı, Başgilin Cumhurbaşkanlığına (o karşı açıktan cephe alınca ufak bir tak- tik değişikliğine lüzum görüldü. Pa- la Paşayı yıpratmak, gözden düşür- mek, itibarını kırmak kabildi. Bu su- retle Cumhurbaşkanlığı oylamasın- da ve onu takip edecek Hükümet dı. Genç, fakat beyaz saçlı, beyaz yüzlü, munis mavi gözlü albayın yakasında topçu rengi vardı. Etra- fındakiler, üyelerinden bazılarıydı. ret edenler: "— Tarık Güryay!" diye mırıl- dandılar. Yassıadanın eski komutanı, etra- fını seyretmekle meşguldü. Cumhur- başkanı seçimini, şeref balkonundan takip etmişti. Aman yarabbi, aşağı- da, milletvekillerine ve o senatörlere ayrılmış sıralarda ne de çok âşinâ sima vardı. Fakat âşinâ simalar, Yassıadanın eski komutanıyla gözgö- ze gelmekten dikkatle o kaçındılar. Buna rağmen muzip Albay, içlerin- 20 yüksek Adalet Divanının Albayı işa- Bağrı Yanık Türk Anaları Dün ve bugün lenmiş grup bir "Parlamento Darbe- si"yle iktidarın üzerine oturma plâ- nıyla başkente gelmiştir. e Çeşitli partilere mensup senatör ve milletve- killeri Ankaraya varır varmaz, ba- zı seçim öncesi anlaşmalar su yüzü- ne çıktı. Bunlar kendi aralarında he- men teman geçtiler ve hareketleri- ni tesbit ettiler. İlk darbe ,Cumhur- başkanlığı konusunda olacaktı. Ali Fuat Başgil, üç partiye mensup ta- raftarları tarafından ilk iki turda ol- masa dahi, salt çoğunlukla iktifa e- dilecek üçüncü turda Devletin başı- na getirilecekti. İmzalar toplandı ve ünlü âlim İsviçreden çağırıldı (Bk. "Devlet Başkanlığı"). Devlet böylece kurulduktan sonra, hükümet meselesinde A. P. milletvekilleri a- rasından az fire verilebilirdi. Y. T. P ve C.K. M. P. den gelecek oylar ise, zaten doğrudan doğruya (o Başgilin- di ve Gümüşpalayla alâkalı değildi. Hatta Gümüşpalanın takındığı ta- vir, C. K. M. P. den gelecek oyları daha emin hale sokacaktı. Plân der- hal tatbike kondu. Evliyazade gru- bunun elindeki yayın organları Gü- müşpalaya ver yansın ettiler. Şimdi Son Havadis, Düşünen Adam he A P. Genel Başkanının tecrübesiz- liğinden, partiyi düşürdüğü müşkül durumlardan bahsediyordu. grubuna mensup A. P. müşpalaya karşı şahsi davranışları bile değişti. Artık onu görünce sırt- AKİS, 30 EKİM 1961