YURTTA OLUP BİTENLER da gazetecileri tenvir etti ve kendi- sinin ordu içindeki itibarını gösterir misaller verdi. Gazeteciler umdukla- bulamamış olmanın üzüntüsü içinde Gümüşpalayı o yakaladılar ve bu defa ona sualler sormağa başladı- lar. Yeni haberlere göre Gümüşpala Çankayaya davet edilmiş ve orada Devlet Başkanıyla görüşmüştü. Bir gazeteci: " Çankayaya gitmişsiniz, doğ- ru mu?" diye sorunca, Gümüşpala: Yok böyle bir şey! Siz. gaz teiier nasıl da haber alıyorsunuz?” diye cevap verdi. Bu defa gazeteciler Pala Paşaya bir gece evvelki toplantıdan bahset- tiler. Pala Paşa dinledi, dinledi ve: "— Biz memlekete hayırlı olanı yapmak için gayret o sarfediyoruz" dedi ve yürüdü gitti Az ilerde ise Senatonun tabii ü- yesi Suphi Karaman vardı. Kara- man, eski dostlarını sevgiyle karşı- ladı ve bir gazeteci dostunun kolu- na gire erken: — Biliyor musun, bu gece hiç uyumadım" dedi ve devam etti; — Zaten 15 Ekimle 25 Ekim a- rasında da hiç rahat uyku uyumadık. Şimdi ise siyasi partileri yaklaştır- mağa gayret etmekten fırsat bula- mıyoruz." Bir gazeteci bir sualle (omevzua di: girdi "— Dün akşam toplantıda neler konuştunuz?" Karaman, muzip muzip gülerek cevap verdi: "— Memleket meselelerini;."" Yine gülerek devam etti: — Doğrusunu isterseniz, ben çok ümitliyim. Bütün partiler, hattâ Cc. K.M.P. liler bile son derece anlayış gösterdiler. oZannederim, oÜrgüplü Başkan olacak." Bu sırada bir gazeteci: — C.H.P., verdiği sözü tutabi- lir. Ama, ya Senato seçiminden son- ra A.P. ve diğerleri (o sözlerini tut- mazlarsa?" diye sordu. Karamanın kaşları birden çatıldı: "— Dün nuştuk, herkes Buna itaat etmezlerse, menlikle ilgisi kalır mı? Başka bir gazeteci atıldı : "— Bakıyomliş çok nikbinsiniz.." Karaman Ben partili arkadaşlara gü- veniyorum. İnşallah beni yalancı çı- karmazlar" cevabım verdi ve saatine bakarak Senato salonuna gitti. Saat 12'yi geçiyordu ve Senatoda Başkan seçimi yapılacaktı. A.P. Gru- buna durum anlatılmıştı. Üyeler yer- lerini aldıklarında ve Başkan oturu- mu açtığında saat 12.25'e gelmişti. Bu sırada Kâzım Orbayın söz iste- 18 işin centil- diği görüldü, Orbay kürsüye geldi ve adaylıktan feragat ettiğini bildirdi. Şimdi, tek aday kalıyordu: A.P. nin bağımsız Senatörü Suat Hayri Ür- güplü!.. Başkanlık, oylamaya geç- meden evvel adayın Salonda bütün gruplar oOÜrgüplüyü samimi hislerle alkışladılar. Karamanın koyunu Fakat hikâyenin acıklı kısmı bun- dan sonra yapılacak olan Millet Meclisi Başkam o seçimlerinde cere- yan edecekti. Salondaki milletvekil- leri ve senatörler gazetecilerle soh- bet ederlerken, yukarı kattaki bir odada uzlaştırıcı heyet son çalışma- sını bitirmek üzereydi. Siyasi parti- ler bu defa daha kalabalık gruplarla toplantıya iştirak ediyorlardı. C.H P., Grubuna Hıfzı Oğuzu almıştı. Çelikbaş ve Feyzioğlu da orada idi- ler. Y.T.P. ise, uykuya kanmış Fah- rettin Kerim Gökayla takviyeli ola- rak görüşmelere katılıyordu. A.P. heyetinde bu defa Tahsin Demiray, Kadri Eroğan ve Nihat Kürşat var- dı. C.K.M.P. yi Hasan Dinçer ve Ah- met Oğuz temsil ediyordu. Sohbet, sabahleyin bırakılan yerden devam etti. Suat Hayri Senatoda desteklen- diğine göre, Millet Meclisinde de C. H.P. nin adayı desteklenecekti. Or- taya isimler atıldı. im, Avni Doğan oldu. Bu isim, A.P. lilere pek sivri gelmiş olacak ki, dudak büktü- ler. Sonra Fuat Sirmen ismi ortaya atıldı. Karşı grupların bu adaya di- yecekleri > Hatta Fahrettin erim Göka " — Sirmen hem birkaç lisan bi- lir, hem de çok yakışıklıdır. O koltu- ga yakışır" diyerek (o salondakilere takıldı. ismini okudu. Tekrar namus sözleri verildi ve alt kata inildi. Şimdi sıra, Millet Meclisi Başkanının seçimine geliyor- du. Büyük salonda cereyan eden ha- diseler, iyi niyetli Suphi Karamanın bile yüzünü kara çıkartacak kadar fena netice verdi. Saatlerin 15.30'u gösterdiği sıra- larda yeni Meclis binasının h toplantı salonunda Yakup Kadri Ka- raosmanoğlu, geçici olarak oturduğu Başkanlık koltuğuna yerleşerek: " — Ekseriyet vardır, oturuma açıyorum" şeklinde (o konuştuğunda, neler olacağından kimsenin haberi yoktu. Karaosmanoğlu, Başkanlık seçim lerine geçileceğini bildirince, sol ta- raftaki sıralardan birinde oturmak- ta olan ince, uzun boylu, kır bıyıklı bir adam söz istedi. Kürsüye yürü- yen adamın adı Yusuf Azizoğlu idi ve Y.T.P. nin Başkan adayı bulunu- yordu. Azizoğlu mikrofona geldi ve söze başladı: "— Günlerdir müzmin şekilde devam edip giden Başkanlık seçimi buhranına son vermek üzere aday- lığımı geri alıyorum Sözleri salonda alkışlara sebep oldu. Y.T.P. nin şanslı adayı feraga- tinin mücip sebebini de şöyle izah etti: "— Senato seçimlerindeki dörtlü anlaşma, bu seçime de iyi bir ahenk getirecektir. Bunu ümit ediyorum." Hemen ardından da feragatinin şu veya bu sebebe rica etti ve geceki duklarım belirtti. oğlunun bu örnek davranışım alkış- lıyordu. Bu sırada gözler sol taraf- taki sıranın başında oturan bir baş- Y.T.P. Grubu Zor oyunu bozar AKİS, 30 EKİM 1961