YURTTA OLUP BİTENLER Kudretin levhası Kimin arabası, darın milletvekilleri 5400 lira alacak- lardı! Bir haksız "5400 edebiyatı" derhal ortalığı ip Halbu- ki bu maaş çok a da fazla olabi- lir, çok daha da az A bilirdi Zira bir açıkgöz iktidar birinci derecedeki me- maaşını 5 liraya çıkar- kendi milletvekillerinin ma- aşı da 10 bin liraya yükselecekti. Ya- hut birinci derecede memurun maaşı 1000 liraya düşürüldüğünde, milletve- kili maaşı 2000. liraya inecekti. Kı- U- "kurt politikacıları dahi, zevahirin gerçekler kadar, hatta on- lardan da mühim olduğunu ancak yaylım ateşi altında kalınca anladılar yaptıkları gaf kafalarına dank et- i. O zaman Karanfil Sokakta başlar av vuçlar i içine alındı ve bir tamir yolu düşünüldü. Bulunan hal çâresi son C H. P. iktidarının Başbakanı Şem- seddin Günaltayla bundan sonraki ilk C. H. P. iktidarının birinci Başba- kan adayı İsmail Rüştü Aksalın bir tadil teklifi vermeleri oldu. Yolluk maaş miktarını değil, onun yarısını geçemeyecekti! Böylece ozevahir de gerçeğin taşıdığı manayı alıyordu. Rakip rahmet okumaz B' hâdisenin, bitirdiğimiz hafta bir başka neticesi oldu, C.H.P. her ha- reketinin bundan böyle, sanki iktidar- daymışcasına ince elenip sık dokuna- cağını daha İyi anladı. Üstelik, D.P. nin demagogları ve eski silâhşörleri eski silâhlarını alıp bazı yeni ve eski partilere taşınmışlar, oralarda karar- gâh kurmuşlardı. C.K.M.P. nin bun- lar tarafından çıkarılan Kudreti, mib 12 kimin düdüğü letin 28 Nisanı andığı günkü sayısıy- la Muhalefet görevine şimdiden baş- ladığını belli etti. Ancak fazla açık- göz ekibin mübalâğaya kaçması bu gazete üzerine çiğ ışığı o serpiverdi. Muhalefet kime karşıydı? 28 Nisan günü Kudrette 28 Nisan hâdiselerin- den bahseden tek satır yoktu. "Geç- mişte Bugün" başlığını taşıyan a ra ise "C.H.P. devrinde saman yiyen köylüler" edebiyatına tahsis edilmiş- ti. Sekiz sütunluk gazete ortadan i- kiye bölünmüştü. -Mizanpaj ei bakımından en iptidai o sayfa-. sütunluk manşet şuydu: "Vatan Ga hesi dâvasında Menderes dedi ki: Kin ve nifak memleket menfaatlerini bal- talar". Menderesin, memleket men- faatini tayindeki isabetine hâlâ hay- ran olan, demek bir Kudretçilerdi. A- ma aslında, bunun şaşılacak bir ta- rafı yoktu. Zira Kudreti bir V.C. oca- gının ateşli mensubu bir eski yazı iş- leri müdürü idare ediyordu. Eh, dâva da V.C. dâvasıydı. Adam, yaptığı ma- rifetin ne iftihar edilecek bir marifet olduğunu belirten Başolun sözlerini manşete çıkaracak değildi ya.. Onun hemen altındaki iç açıcı başlık şuy- du: "İktisadi ve Ticari sahadaki kriz had safhada". Tam karşıda şu baş- lık vardı: "Bazı gazetecilerin seçtik- leri yanlış yol". Biraz aşağıda da şu Mi okunuyordu: “Doğru söyleye- i C.H.P. den koğdular Aslında hâdise, sadece V.C. li ya- zı işleri müdürünün eseri değildi. A.P. ve Y.T.P. İle girdiği "D.P. oyu yarı- şı'nda geri kaldığı zehabında olan C.K.M.P. eski Demokratlarla flörtte bim geçmek amacındaydı. Bu yüzdendir ki Menderesci görünmekte sürrölans yapıyordu. Buna mukabil başyazı sütunlarında günlerdir A.P. ve Y.T.P. nin aslında İnönü hayranı oldukları, onun iktidarını istedikleri yerleştirilirse C.K.M lilerin işi işti! Ama bu yarışta, tabii e A.P. de hızlanmakta gecik- mediler, “Yılana sarılmaları bir fayda sağlamamıştı. Öyleyse daha sıkı sa- rılmak lazımdı.. Aydın Yalçın bütün dertlerimizin osebebinin D.P. değil, C. N P. olduğunu ve her şeyin mesulü- ün ondan ibaret bulunduğunu par- lak bir seklide ilân etti. Gariptir, yılanla sarmaş dolaş ol- a da arzulanan neticeyi vermedi. Sadece, tehlikeli oyunlar üzerine dik- kati çekti Platonik deva! B" yarıştır ki bitirdiğimiz haftanın onunda, tam 28 Nisan günü İs- Gnbiliği bazı gazete sahiplerini şüp- hesiz iyiniyetli, fakat pek platonik, hattâ çocukca bir teşebbüse sevketti. Bir kaç kişi kendi aralarında 'Teklif Ediyoruz" başlıklı bir tebliğ hazırla- dılar ve bunu "İsteyen imzalasın" di- ye gazete gazete dolaştırttılar. Tek- lif edilen, parti liderlerinin Devlet Başkanının başkanlığında bir "Yu- varlak Masa Toplantısı" yapıp üç hu- sus hakkında taahhütte bulunmala- rıydı. Ama bu üç hususun bir kısmı "malümu ilan", bir kısmı fantezist fikirlerdi. Bir kısım gazeteler, gür lümseyerek ve böyle bir toplantının elbette hiç zarar vermeye ceğini bil- diklerinden 'Teklif Ediyoruz"u imza- layıp yayınladılar. Mn ertesi gün de gene kendi sütunlarında bunun ço- cuğumsu tarafım belirtmekten geri kalmadılar. Platonik teklifler, politikacılardan platonik akisler gördü. Herkes, imza sahiplerini memnun etmek için bir kaç güzel söz söyleyiverdi. a da Basının dünyayı idare etme iptilâsına sahip bir emektarı ta- rafından hazırlanan teşebbüs (o gene tebessümle nisyana terkedildi. Hükümet Yeni bir Bakan ye boylu, dolgun vücutlu, lâci- vert elbiseli adam, kapısında sol AKİS. 1 MAYIS 1961