Teşekküller Meşrünun inkârı mektar salonda hakim olan sabır- sızlıktı. Her kafadan bir ses geli- yor, delegelerden bir kısmı tahta kol- tuklara oturmuş veya abanmış, fakat ekseriyeti ayakta kümeleşmiş, sabit duruyor veya dolaşıyordu. Bir ara genel (o kongrenin organizatörlerini kısıtlı-yüksek perdeden: — Be birader, 27 Mayıstan önce bizi ihbar edenler, ceplerinde resim- lerimizi gezdirenler, şimdi meydana çıkmışlar, söz sahibi oluyorlar” şek- linle konuşulduğu duyuldu Eski ve tanınmış üyelerden Dün- dar Parmaksızoğlunun da, teessürün- den ,başım sağa sola sallıyarak: "—, Aaah M.T.T.B. ah!" diye mi rıldanarak gürültülü salonu terketti. ği görüldü. Hadise, geçen haftanın başında, İstanbulda, .Halkevinden (omüdevver, Cağaloğlundaki Eminönü Öğrenci kalinde, . T.B. nin genel kon- e ie ediyordu. nık M. , 45. genel kongre- sini 16 Oi toplamış, fakat para- s;, suyunu çektiğinden gündemin se- çim maddesini tamamlıyamadan da- gılmıştı. Şimdi işte böyle bir hava içinde toplanan, 45. genel kongrenin devamıydı. Ancak aradaki üç ay zar- fında, M.T.T.B., bir hilkat garibesi gibi iki başla idare edilmişti. Bir a- çıkgözler grubu, İstanbul Vilayetinin teşkil ettiği meşru Geçici Komiteyi tanımıyarak, kendi arasından bir idare heyeti meydana getirivermişti (Bk. AKİS - S; 355). Havsalaya sığdırılamıyacak ge- lişmelerin yer aldığı ikinci genel kongre bir defa, pazartesi günü sa- at 9 da açılacakken, patırtılar içinde saat 15 te çalışmalara basşıyabildi. Kongre, Geçici Komite Başkanı hi- miyeti Başkanı rantıdan pervasızca açıldı. tiyle durum, Geçici Komite ve etra- fında toplanan idealistler klikinin şiddetli usül itirazlarına yol açtı. Fa- kat idealistlere karşıt, eski D.J. li ve gerici bilinen gençlerin sevk ve ida- resindeki klik, dehşetli hazırlıklar yapmıştı. İdealistlere aman dedirtme- mek için kaba kuvwvet kolları teşkil edilmiş ve kilit noktalara yerleştiril- mişti, Özsoy, idealistlere söz hakkı- nı yasak etmişti. Kopacak derecede- ki gerginlikte kliklerin sille tokat ilk çatışması, idealistlerin usul iti- razlarını dile getirmek üzere bayrak- lar ve M.T.T.B. flamalarıyla bezen- miş sahneye fırlamaları üzerine oldu. AKİS, 24 NİSAN 1961 Iki muharebenin konusu,, ni- sap Meeesiyil. İdealistler, Geri yetin olmadığını, mikrofon bölgesi- ne sokulamadıklarından bağıra çağı- ra ileri sürüyorlar, diğerleri de aksi- ni, müdafaa ediyorlar, fakat bir türlü yoklama yapmağa yanaşmıyorlardı, Özsoyun nisabın mevcudiyetini sıh- hatli bir şekilde tesbit etmeden Riya- set Divanı seçimlerine gitmesi, saat- lerce süren tartışmalara, tabiatiyle tekrar kliklerin birbirlerine girip ye- niden kavgaya tutuşmalarına sebe- biyet verdi. Usulsüz olarak acılan ve aynı mahiyette devam eden Kong- rede Riyaset Divanı Başkanlığına Ö- zer Gürbüz *bazı delege olmıyanların da rey kullanmasıyla- getirildi. İdea- listlerin temsilcisi Cafer Karadavut- oğlu: "—Nisabın olmadığını bildiğim bir genel kongrenin başkanlığını ka- bul edemem" diyerek adaylığını geri alınca, meydan Gürbüze kalmıstı. Özsoydan çok haşin mizaçlı Gürbü- zün kürsüye gelir gelmez döktüğü, "Vicdani kanaatime göre ekseriyet incisi, gülüşmeleri davet e- derek vaziyeti biraz olsun yumuşattı. Mesuliyetsiz yetki Bi” başka arbede de, devamı yapı- lan genel kongrenin Başkam Ne- jat Çermanın, konuşmağa kalkışma- sıyla patlak verdi. Çerman, idealist- lere karşıt klikin "Yuha!", "İn aşa- ğı!" sayhaları arasında yaka paça sahneden uzaklaştırıldı. İtişme, ka- kışma arasında hoparlörler de bozul- du. Yarım saat kadar sonra, fırtına biraz diner gibi olunca, M.T.T.B, ile T.M..T.E. nin birleşmesi fikrinin şam- piyonu Çermanm, genel kongre - nin muallelliği hakkında verdiği izahat tam bir süküt içinde ve ku- zu gibi dinlendi İlk günün diğer önemli bir olayı- nı da, tıknaz ve göbekli, yuvarlak kırmızı yüzlü lügatperdaz eski Genel Başkan Yaşar Özdemirin verdiği de- meç teşkil etti. Özdemir, gırtlağım yırtarcasına ve büsbütün kızararak, kollarının da yardımıyla şunları söy- ledi: — Yetkisi Ankara, İzmir ve Er- zurum hudutlarına ulaşamıyan İstan- bul Vali ve Belediye Başkam Tümge- neral Refik Tulganın, M.T.T.B. nin iç işlerine müdahalesini şiddetle red ve protesto ederim. Teşkil ettiği ge- çici heyet onun için meşru olabilir, fakat bizim için mesrü değildir. Evet, İzmir, Erzurum ve Ankara- da M.T.T.B. ye bağlı derme çatma cemiyetler vardı, ama, Genel Merkez İstanbuldaydı. Üstelik Tulgaya böy- le biz selahiyet, mahallin en büyük M.T.T.B. kongresi Kaynayan kazan mülkiye âmiri olması dolayısıyla İl- ler Kanununun 9. maddesinin C fik- rası tarafından verilmişti. Genel Kongrenin ikinci gü! meşgul olduğu fevkalade önemli konu, Cumhuriyet el tak- bihiydi. Cumhuriyet, gün sa- fahatına fazla yer si, “hakikatle. ri ortaya koymuştu ama yap- mağa vakitleri olmadığını ileri süren- ler, fevkalâde meseleyi tam 145 da- kika tartıştılar ve idealistlere kar- şıt klik, "Cumhuriyet üzerine yürü- yelim" haykırışları arasında bir mey- dan savaşı daha verdiler. Daha son- ra karşıt klik, idealistleri tasfiye için beş kişilik bir komisyon kurdu. fi genel kongre, yersiz, mantık- sız, hissi, hattâ menfi bir-kararla beş kişilik ig tavsiyesi üze- rine Çermanı . den ihraç ve Geçici Komite bni Kurtcebe No- yan ile üyesi Hasan Kılıçın da dele- geliklerini iptal-etti. Delegelerin masraflarını karşılı- yacak para bulmadan genel kongre- yi toplıyan idare heyeti oraya buraya takıntılı ve müthiş borç içindedir ve yardım temini için beyhude kapı çal- maktadır. İdealistler, rey kullanılırken yeşil teşbihlerin havaya kalktığı bu ge- nel kongrenin iptali için alakalı mercilere başvurmaktan geri kalma- mışlar, İstanbul Vilâyet Hukuk İşle- ri Müdürlüğünden ve Emniyet Mü- dürlüğü Cemiyetler Masasından, "baş tanberi itiraz yolu açık" mütaleasını almışlardır. 21