YURTTA OLUP BİTENLER manın o yönden hiç bir sıkıntısı yok- tur. Zira hem annesi, hem de kızkar- deşi çok iyi yemek pişirmektedirler. İçki ile arası yoktur. Çok sıkıştı- ğı, bir davet veya bir toplantıda 1s- rar edildiği zaman bunu bir bardak soğuk birayla geçiştirmektedir. Esa- sen işlerinin çokluğu Kurelmanı içki içmeği düşünmekten bile alıkoymak- Gece hayatı olmayan hukukçunun, işinden çıktıktan sonraki meşgalesi kitaplarıdır. Mesleğinin her zaman tetkiki gerektirmesi Celâlettin Ku- relmanı sıkı'bir (o çalışmaya sevket- mektedir. Gecelerini, elinde kitapları ve hukukla ilgili yeni yayınlar geçi- rir. Bu bakımdan ihtiyaç sayılabile- cek eğlencelerden bile mahrum kal- maktadır. Meselâ bu yıl Kurelman, çok sevmesine rağmen, tiyatroya an- cak bir kere gidebilmiş, sinemaya ise birkaç saatini ayırabilmiştir. İşte, başkanlığını bu dinç ve ça- lışkan hukukçunun yapacağı Yüksek Soruşturma Kurulu geçen haftanın son günü ilk toplantısını yaptı. Bu, resmi bir toplantıdan ziyade bir ta- nışma toplantısıydı. e Üyelerden An- karada olanlar biraraya geldiler ve birbirleriyle tanıştılar. Kurul resmen çalışmağa pazarte- si gününden itibaren başladı. Yeni B.M.M. nin salonlarından biri Yük- sek Soruşturma Kuruluna tahsis edil- mişti. İlk iş olarak üçer kişilik tâli komiteler seçildi. On grup soruştur- mayı türlü cephelerinden ele alacak ye süratle tahkikatı bitirecekti. Bu arada Yassıadaya da küçük bir seya- hat yapmak lâzımgeliyordu. Sabık- ların ifadeleri Yassıadada alınacaktı. Ama gün geçtikçe ortaya çıkan pislikler insanı iğrendirecek hal alı- yordu. Sadece düşük Menderesin ka- sasının açılması hâdisesi mideleri bulandırmaya yetti. Düşünülmeli ki bu adam Türkiyede Başbakanlık yap- mış ve Türkiye Cumhuriyetinin mu- kadderatını elinde tutmuştu. Kadın donları ve sonrası Rezalet Menderesin yazı masasının gözleri açılınca başladı. Genç bir yüzbaşı masanın gözünü açtığında kendi gözlerinin de faltaşı gibi açıl- dığım hissetti. İlk gördüğü, beyaz bir kadm kilotuydu. Hem de nerede, Türkiye Cumhuriyeti (oOBaşbakanının masasının gözünde! Elini biraz daha ileri uzattı. Avucuna gelen yumu- şak nesneden ürperir gibi oldu. Ne olduğunu anlıyamadığı şeyi itina ile gözden ağır ağır çıkardı. Bu, bir ka- dın çorabıydı. Bazı yerleri kaçmıştı Daha sonra enteresan resimler bulun- du. Bunların Meclis sıralarında bulu- nanlardan farkı Japon malı olmayıp, 16 bulunmasıydı. Ta- aktörler de Avru- Avrupa menşe'li bii, resimdeki palıydı. Rezaletin .büyüğü iç kapağında "Milner Safe Co. Ltd." yazılı çelik kasanın açılmasıyla ortaya çıktı. Bu, mühim evrak saklandığı bir kasaydı. Hakikaten içinden çıkan evrak son derece mühim, hayati ehemmiyeti haizdi! İlk göze çarpan, kasanın ar- kasına dayanmış iki şahane kadın fotoğrafıydı. Bunlardan birisi meş- hur romancı S uzan Sözene aitti. Di- geri Sözenin rakibesi Ayhan Aydan- dı. Kasanın birinci gözünde munta- zam tutulmuş, fakat gayrı munta- zam yerleştirilmiş dosyalara rast- landı. İkinci gözünde ise biri ufak, diğeri daha büyük lüks zarflardan müteşekkil iki paket vardı. En alt göz bir seksoloji müzesini andırıyor- du. İpek kadın çoraplarının neşretti- ği kokular anlaşılan Menderes yaşın- daki bir adam için lüzumlu kokular- di. İnsanın içini bayıltıyordu. Çorap- ların arkasında kenarı dantelli iki adet pembe renkte kadm kilotu bu- lundu. Kilotlar en pahalı cinstendi ve kullanılmıştı... Birinci gözdeki dosyaların üzerin- de Yassıada sakinlerinden bazılarının isimleri okunuyordu. Ağaoğlu, ileri, Yırcalı ilh.. içlerinde bol bol foto- kopiler vardı. Bu vesikalar türlü şe- kilde elde edilmiş ve Beyfendinin ha- yati ehemmiyeti haiz evrakı arasına konulmuştu. oMenderesin pek çok kimseyi rahatça elinde oynatabilme- si için lüzumlu ipler küçük çelik ka- sada mevcuttu. Bunlarla ilgili piyes- leri oynamak sabık Başbakanın pek fazla hoşuna gidiyordu her halde. Pi- yes şuydu: Menderese yan gözle bak- mağa kalkan eski dostlar hemen ye- meğe çağırılıyordu. Şahane sofralar-" da yenilip içiliyor, sabık Başbakan PARTİLERİN OCAK BUCAK TEŞKİLATI KALDIRILIYOR — VARSIN YANSIN (GAZETELERDEN) OCAĞIM KURTULDU AL SANGAĞIM AKİS, 6 TEMMUZ 1960