Cilt: XVTL, Sayı: 303 YURTTA Millet Tatlı Bayram Uzun yıllardan beri ilk defa olarak Türk milleti, bu katta bir bayra- mın tadını çıkardı. Pazardan itiba- ren sokaklar neşeli kalabalıklarla İhtimal ki bütün Türkiye- hafta evvele nazaran farkın en iyi belli olduğu yer (Ankaradaki Kızılay meydanıydı. İstanbulda Be- yazıt meydanında başlayan Hürri- yet mücadelesinin asıl ve kati savaş- larının verildigi Kızılay meydanında bu meydanın adı mutlaka Hürriyet Meydanına çevrilmelidir- bu hafta- u başında ne ıslık çalan sakallı gençler, ne yüzleri takallüs etmiş po- söyleşi- yordu. Delikanlılar sadece nümayiş- ten değil, küçült küçük çapkınlıklar- dan da hoşlandıklarını belli (oediyor- lar, muntazam taranmış o saçlarıyla iyi ütülenmiş pantalonlarıyla ve cakalı gömlekleriyle göze çarp- maya bakıyorlardı. Daha yaşlıların nazarlarında ise şefkatin ve müsa- mahanın izleri vardı. Fakat Bayram günlerinde Türkiyenin her tarafında asıl rağbet görenler tertemiz, pırıl pırıl kıyafetleriyle Harbiyeliler ool- du. Ankara ve İstanbul radyoları sık sık eski ve meşhur "Harbiyeli" şar- kısın) çaldılar, okudular. Şarkının “Aman aman, Harbiyelim" mısrasına herkes yürekten katılıyordu. yram dolayısıyla memleketin 1 ütün ocakların- dan bir mecburiyetin değil bir nef- 4 AKİS HAFTALIK AKTÜALİTE MECMUASI OLUP Amil Artus Başkan olmayan Başkan retin neticesi olarak indirilmişti. Köylere okadar dağılan şehirliler köylünün hadiseleri tam bir sükünet içinde takip ettiği intibaıı edindi- ler. Demokratlar, liderlerim tanıya- mamış olmanın hafif ' mahcubiyeti içindeydiler. Halkçılara gelince, pek mahakar çalışıyorlardı. müşahitle u müsamahada ve tatlı bir gururun da kokusunu his- setmekten geri kalmadılar. Ama u- mumiyetle vatandaşlar arasında dostluk münasebetlerinin kurulması devresi başlamıştı. larının yolu tohumları olarak memlekete nifak litika sahasından maz Türkiyeye huzur bir anda geri gelivermişti. Bu sebeple sadece Bayram değil. Bayram intibaları da bütün vatan- daşları keyiflendirdi. İnkılap Hesap görme zamanı Bu o haftanın ortasındaki Ankarada çarşamba günü. Harb Okulunun İktidarda kalma-. 9 HAZİRAN 1960 BİTENLER üçüncü katındaki Ögretmenler Ga, toplananları tanımamak Bir zamanların "Büyük" sandalyelerin üzerinde bir münakaşasına girişmişlerdi. O bahki Bayram Gazetesi sakıt iktida, rın mesullerinin muhakemesine baş- lanılacağım bildiriyordu. Gazeteye göre bir Tahkikat Komisyona ilk toplantısını o gün yapacak, sabıkla- tayin edecek, delilleri k Ga zetede daha' kurulacağı belli değildi. Harbiye sa- kinlerinin heyecanına işte bu is yol açtı. Harbiyede bulunanların büyük ekseriyeti Yüce Divanın müs- takbel müşterileriydi. o Haklarındaki ithamların ne olacağım tabii en iyi bunlar biliyorlardı. Aralarında edeceğini, mu- nuştular. Ekserisi kendisini sayıyordu. Bütün kabahat Bayarda ve Mendereste değil miydi ? Rejimi onlar dejenere etmemişler miydi Sonra, hükümete ait kararlar Mec- listen geçmiş, Meclisin tasvip ettiği kanunlar yürütülmüştü. Sabıklar arasında çarşamba günü izzet (Ak- sal veya Celal Yardımcı gibi hukuk- çular revaçtaydı. Buna mukabil me- sela Lütfi Kırdar veya masan Polat- kan kötü kötü düşünmekle iktifa edi- yorlardı. Halbuki çarşamba günü komisyon toplanmadı. Toplantı cuma günü ya- pılacaktı. Komisyonda mahiyeti Harbiye sâkinlerinin istikballerini düşündükleri saatlerde bir AKİS muhabiri de artık AKİS adının res- mi vazife sahiplerinde bir ehşet uyandırdığı zor günlerin geride kal- ması şerefineymiş gibi herkesten sa- dece iyi niyet ve sevgi görerek "Tah- kikat Komisyonu" diye bilinen heyet hakkında bilgi toplamakla meşgul- dü. Heyetin hakiki adı "Her türlü AKİS 9 HAZİRAN 1960